Giriş Tarihi: 23.10.2010

Hayal kurmayı bırakıp, dünyayı keşfe çıktılar

Seyahat etmek için geçen yıl evlerini, arabalarını satıp yollara düşen Tracy ve Daniel Blanchard çiftinin hedefi, en az 100 ülke görmek. Şu ana kadar gezileri maceralı geçmiş. Brezilya'daki yağmur ormanlarında yerlilerin saldırısına da uğramışlar, zehirli yılan, tarantula gibi hayvanlarla haşır neşir de olmuşlar

Tracy ve Daniel ile Kaş yakınlarında bir butik otelde karşılaştım. Ne müşteri gibiydiler ne de çalışan... İkisi de rahat tavırlarıyla mutfakta, mekânın sahibine yardım ediyorlardı. "Kim bilir belki de slow food hareketinin temsilcileridir, Türkiye'de lezzet turuna çıkmışlardır," diye düşündüm. Hiçbiri değildi. Amerikalı Tracy ile Brezilyalı Daniel'in, Paulo Coelho'nun roman kahramanlarına benzediğini anlamam için biraz sohbet etmem yetti. 34 yaşındaki Tracy Blanchard, Amerikalı ama İngiltere'de İngiliz Dili ve Eğitimi okumuş. 36 yaşındaki Daniel ise eğitim sistemini daha küçük yaşta sorgulamaktan, hayat okulu diplomasıyla yetinmiş. Ama şifalı bitkilerden masa sandalye yapma tekniklerine kadar bilmediği konu yok. Bu iki özgür ruh, günlük hayatın tutsağı olmaya başladıklarını hisseder hissetmez, dünyayı keşfe karar verince: Brezilya, Paraguay, Bolivya, İspanya, Fas, İsviçre, İtalya, Hollanda, Hindistan'dan sonra, yolları Türkiye'ye de uzanmış... Başlarına gelmedik aksilik kalmamış, ama onlar verdikleri karardan ve bu yolculuktan çok memnun.
- Ne zaman, nerede, nasıl tanıştınız?
- Tracy:
2005'te Brezilya gezim sırasında Alto Paraiso de Goias kentindeki bir pizzacıda tanıştık. Yolculuğumun ikinci haftasıydı. Bir gece kapanmak üzere olan pizzacıya girdim. İçeride sadece Daniel ve bir arkadaşı vardı. Sohbete başladık, ilginç ve biraz gizemli bir kişilikti, ilgimi çekti. Ertesi gün için beni evine davet etti, adresini verdi. Yolda kayboldum. Vazgeçip dönerken, futbol oynayan çocukların sesini duydum. Bulmak için uğraşırken bir tepeye ve üstündeki ağacın tepesine kurulan eve rastladım. Bir gün önce Daniel, iki küçük kardeşiyle bir ağaca ev yapmaya çalıştıklarını anlatmıştı. Kapıda 'O Caminho Santiago' (Santiago Yolu) tabelası dikkatimi çekti. Paulo Coelho'nun 11 Dakika romanından bir bölümü, o sabah okumuştum. Romanın kahramanı olan kadın, Amsterdam'da Santiago Yolu adlı tabelayı izleyerek bulduğu barda hayatının aşkıyla karşılaşıyordu. O geceyi sohbet ederek geçirdik, Daniel beni dışarıda yemeğe davet etti. Sonra olaylar birbirini izledi, altı ay sonra evlenmiştik. Dört yıl Brezilya'da, Daniel'ın evinde yaşadık. Bu sırada Brezilya ve Paraguay'da uzun yolculuklara çıktık. Geçen ağustosta dünyayı keşfetmek için yollara düştük.
- Kâşifliğe nasıl karar verdiniz?
- T:
Herhangi bir plan yapmadık, karar vermedik. Kızkardeşimin nikâhı için ABD'ye gittim, o sırada Daniel uzun bir yolculuğa çıkmaya karar vermiş. Brezilya'ya döndüğümde havaalanında, 'Çantanı açmana gerek yok, yolculuğa çıkıyoruz,' dedi.
- Gittiğiniz ülkelerde, turistik yerlerde çalışarak mı kalıyorsunuz?
- D:
Çalışmıyoruz. Hayat kısa ve yapacak çok güzel şeyler var. Çalışarak harcayacak zamanımız yok. Ölene kadar en az 100 ülke gezmek istiyorum. Şimdiye kadar 40'dan fazla ülke gezdim. Tracy, benimle karşılaşmadan önce 11 ülke görmüştü. Birlikte Brezilya, Paraguay, Bolivya, İspanya, Fas, İsviçre, İtalya, Hollanda, Hindistan ve Türkiye'yi gezdik. Son yedisini ağustostan bu yana dolaştık.
TRACY BREZİLYA'DA TİMSAH PİŞİRDİ
- Yolculuklarınız dışarıdan göründüğü kadar konforlu mu gerçekten? Karşınıza çıkan en şaşırtıcı olay neydi?
- D:
Uzun bir listem var: Örneğin Brezilya'nın yağmur ormanlarında yerlilerin saldırısına uğradım. Bindiğim tekne, okyanusta batınca sekiz saat yüzdüm, çıktığım kayalıkta iki gün kurtarılmayı bekledim. Aslında sürprizlere alışığım. Sekiz yaşında zehirli bir yılan sokması sonucunda ölümden döndüm, sonraki yıllarda beş maskeli adam tarafından evden kaçırıldım, bir seferinde benimle cinsel ilişki kurmak isteyen bir kadın tarafından kaçırıldım.
- T: Brezilya'da yabancıların bilmediği, yaban hayvanlarıyla dolu, çobanlardan başka kimsenin olmadığı Pantanal'da yaşamak en ilginç maceramdı. İki yıl boyunca dev tarantula, kertenkele, zehirli yılan, hatta karınca yiyen ayı dahil pek çok hayvan uğradı evimize. Yerel ev kadınları gibi timsah, yaban domuzu pişirmeyi öğrendim. Anneme anlattığımda inanamamıştı.
YAŞADIKLARINI KİTAP YAPACAK
- Ya gelecek? Bu yolculuğun bir son istasyonu var mı?
- D:
Gelecek diye bir şey yok. Gökkuşağının ötesi kadar uzak bir kavram bu. Çocukluğumdan beri geçmiş ve gelecek benim için illüzyon gibidir. Tek gerçeklik yaşadığımız an.
- T: Yaşadıklarımı kitaplaştırıyorum. Amacım bunu yayımlayacak bir yayınevi bulmak. Sonra da kaldığımız yerden gezileri sürdürmek.
- Sizin yolunuzdan gitmek isteyenlere en basit öneriniz ne?
- D:
Hayal kurmayı bırakın, yola çıkın.
- T: Tek ihtiyacınız cesaret ve karşılaştığınız koşullarla başa çıkmanızı sağlayacak mizah yeteneği. Bu benim için de zorlu bir tecrübe. Bu sayede ağlamadan gerçeklerle yüzleşebiliyorum. Bu sayede yaşadığım en korkunç olaylar, anılarımın en ilginç bölümlerine dönüştü. Daha işlevsel bir öneride bulunmam gerekirse Organik Çiftliklerde Gönüllü Çalışma Programı (WWOOF) ve yeni başlayan ve çok çabuk popüler olan 'workaway' programı hakkında bilgi sahibi olmalarını öneririm. Yerel halkla temasınızı, evlerinde konaklamanızı sağlayan 'couchsurfing.org' bir başka seçenek. WWOOF ve workaway için küçük bir ücret ödemek gerekiyor, diğeri ücretsiz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.