Tatili evde geçirenlere öneriler

Özgür sanatçı
Evinizin salonunda boş bir alan yaratın. Nalburdan alacağınız 2x3 metre büyüklüğündeki kalın muşambayı yere serin. Üstüne evdeki tüm boyaları koyun; sulu boya, akrilik boya, kuru boya, pastel boya... Şimdi de fotokopi dükkanlarından rulo şeklinde alabileceğiniz bir metre enindeki kağıttan olabildiğince uzun bir parça kesin. Evdeki herkesin kağıdın bir bölümünü boyamasını isteyin. Ortaya çıkan sanat eserini koridorunuzun duvarına asmaya ne dersiniz? Veya salonunuzun tavanına? Benzer bir çalışmayı, keseceğiniz kağıdı yemek masanızın veya orta sehpanızın altına yapıştırdıktan sonra yere sırtüstü yatarak resim yapma şeklinde de gerçekleştirebilirsiniz. İşi daha eğlenceli hale getirmek için aynı resimleri bir kez de gözleriniz kapalı yapmayı deneyebilirsiniz. Gözler açıkken yapılan bir kedi resmiyle kapalıyken yapılanı yanyana koyup 'Aradaki yedi farkı bul' oyunu oynayabilirsiniz. Ayrıca hazır yere muşambayı sermişken kağıt yerine eski bir beyaz tişört veya fanilayı rengarenk boyayabilir, üzerine patates baskı yapabilir, eski düğmeler veya kurdelelerle süsleyebilirsiniz. Tasarladığınız tişörtlerle akşam eve gelen babaya bir defile düzenlemeye ne dersiniz?
Hayvanlar âlemi
Çocuğunuzun oyuncak hayvanlarının hepsini bir araya toplayın. Peluş hayvanlar, plastik hayvanlar, tahta hayvanlar.... Hayvanlar canlı olsalardı nerelerde yaşıyor olacaklardı? Deniz, dağlar, orman, çöl, kutuplar... Şimdi evin çeşitli köşelerine yer isimleri verin. Mesela kaloriferin yanı çöl olabilir, banyo küvetinin içi deniz, buzdolabının üstü kutuplar, çiçek saksılarının yanı orman... Şimde de hayvanları yaşadıkları mekana göre ayırıp yuvalarına götürün. Acaba en çok hayvan nerede yaşıyor? Çölde mi, yoksa denizde mi? Bu oyun çocuğunuzun, evde ne çok oyuncak hayvanı olduğunu da fark etmesini sağlayacaktır. Acaba bir kısmını, oyuncak alma şansı olmayan çocuklara hediye etmek ister mi? Hazır eliniz değmişken, evdeki diğer oyuncakları ve kitapları da aynı elemeye tabi tutmaya ne dersiniz?
Oyuncaklara parti
Kızınızın en sevdiği bebeğine bir doğum günü partisi veya oğlunuz için bir araba yarışı düzenlemeye ne dersiniz? Önce en sevdiği arkadaşlarına haber verin; kız çocukları bebeklerini, erkek çocuklarıysa arabalarını getirmeyi unutmasınlar. Mümkünse bunun için davetiyeler hazırlayın. Salonunuzu parti temasına uygun olarak dekore edin. Araba yarışı düzenleyecekseniz salondaki halıları kaldırın ve bir yarış pisti oluşturun. Bayraklar ve madalyalar hazırlayın, çocuklar arabaları yarıştırırken anneler kenardan tezahürat yapmayı unutmasın. Doğum günü partisi içinse oyuncak bebeklerin boyuna uygun bir masa hazırlayın. Annelerden kızınızın oyuncak bebeği için küçük hediyeler almasını isteyin, pastayı kesin, paketleri açın. Böyle bir parti düzenlemek fazla teferruatlı geliyorsa, arkadaşlar arası satranç turnuvası, puzzle yapma yarışı, sudoku çözme seansı veya kutu oyunları günü de düzenleyebilirsiniz.
Aşçıbaşı
Çocuğunuzla mutfakta bir macera kulağa nasıl geliyor? Bahsettiğimiz, mükellef bir sofra. Akşam yemeğini birlikte hazırlayın. Hatta mümkünse bir tema seçin; İtalyan yemekleri, mercimekli yemekler... Evinizin bir köşesini elinizden geldiğince bir restoran gibi dekore edin. Mesela mutfak masasını salona taşıyın, girişe bir banko koyun, çocuğunuzu aşçıbaşı kılığına sokun, siz de garson gibi giyinin. Birkaç aile büyüğünü müşteri gibi ağırlayın
Film festivali
Bir aile film festivali düzenlemeye ne dersiniz? Aile fertlerini toplayıp çocuğunuzun doğduğu günden bu yana çektiğiniz videoları patlamış mısır eşliğinde seyredin. Amcalar, dayılar, teyzeler, halalar da videolar getirebilir. Hazır aile fertlerini bir araya toplamışken herkesin küçük bir gösteri yapmasını isteyip videoya çekmek de hoş olabilir. Büyükanne ile büyükbabanın dansı, dayının fıkrası, halanın şarkısı çocuğunuzu çok eğlendirecektir. Aynı eğlenceyi çocuğunuzun arkadaşlarıyla da gerçekleştirebilirsiniz. Diğer çocuklardan bu gösteri için hazırlanmalarını istemeyi unutmayın. Ve tabii evin bir köşesini sahne gibi düzenlerseniz, her şey daha eğlenceli olacaktır. Bir başka alternatif ise çocuğunuza belgesel film çekmesini önermek. Konu alternatifleri sonsuz: 'Babamın bir pazar günü', 'Yaprak sarma nasıl yapılır?', 'Evin en karışık odası neresi?'...
Rekorlar kitabı
Aile içinde bir rekorlar kitabı hazırlayabilirsiniz. Ailenin en uzunu kim, en yaşlısı kim, en çok ben kimde var, en uzun baş parmak kimin, en unutkan kim, en inatçı kim? Ne kadar komik sorular bulursanız, ortaya çıkacak kitap o kadar eğlenceli olacaktır. Aile fertlerini davet edip hazırladığınız kitabı sesli olarak okuyabilirsiniz. Hazır aileyi bir araya toplamışken herkesin başından geçen en komik olayı, yaptığı en aptalca şeyi, tanıştığı en tuhaf insanı, en çok utandığı anı, en kötü unutkanlığını anlatmasını isteyebilirsiniz.
Alışveriş oyunu
Çocuğunuza, en sevmediğiniz özelliğinizi satılığa çıkardığınızı söyleyin. Çocuğunuzun da en sevmediği özelliğini size vermesi gerekiyor. Örneğin asabiyseniz, bunu verip çocuğunuzdan tırnaklarını yemesini alabilirsiniz. Tüm gün sizin sinirlenmeye, onun tırnak yemeye hakkı yok. Sizin tırnak yemeniz, onunsa sinirli davranması gerekiyor. Birbirinize ayna olmanız için iyi bir fırsat. Bir ipucu: 'Haydi' kelimesini verin. "Haydi," demeden bir gün geçirmek zor ama eğlenceli olabilir.
Fotoğraf günü
Herkesin evinde bir kutuda veya çantada birikmiş, albümlenmeyi bekleyen fotoğraflar vardır. Onları keyifli bir oyun eşliğinde albümlere dizmeye ne dersiniz? Önce tüm fotoğrafları yere boşaltın. Sonra çocuğunuzla beraber fotoğraflara bakarak onların ne zaman çekildiklerini tahmin etmeye çalışın. "Acaba bu fotoğrafta kaç yaşındasın?" Çocuğunuz fotoğraflarda kendi görüntüsünün nasıl değiştiğini görecek ve onları yaş sırasına sokmaktan büyük keyif alacaktır. Fotoğrafları gruplandırdıktan sonra albüme dizmeden önce keyifli bir oyun önerisi daha: Aile büyüklerini bir akşam davet edin. Bir fotoğraf seçip herkese gösterin. Herkesin fotoğrafla ilgili bir hikaye bulmasını isteyin; fotoğraf nerede, ne zaman, niçin çekildi? Öncesinde ve sonrasında ne oldu? Sonra da fotoğrafın gerçek hikayesini anlatıp buna en yakın hikayeyi anlatanı kutlayın. Tabii bir de en saçma hikayeyi uyduranı kutlamayı unutmayın!
Kitap saati
Çocuğunuzla kitap okuyun. Hayır, okumayı bilmeyen çocuğunuza resimli kitap okumak değil kastettiğimiz. Çocuğunuz okumayı çoktan öğrenmiş, şimdi belki de 5. sınıfta olabilir. Yine de kitabı ona siz okuyun ve bunun uzun bir seans olmasına özen gösterin. Tıpkı sinemada film izler gibi, seans saatini belirleyin, bilet kesin, oturacağınız koltuğu gösterin, patlamış mısırlarınızı, içeceklerinizi hazırlayın ve başlayın kitabı sesli olarak çocuğunuza okumaya. Okurken sizin de keyif alacağınız bir kitap olmasına özen gösterin ki sayfaları çevirdikçe birlikte gülün, heyecanlanın, eğlenin. Yarısına gelince ara verin ve ikinci yarıda da, kitap bitene kadar kalkmayın.
Bitkilerin duyguları
İki adet saksı çiçeğini evin iki farklı odasına koyun. İkisinin de eşit miktarda ışık ve su aldığından emin olun. Çocuğunuzdan bitkilerden birine her gün sabah kalkınca güzel sözler, diğerineyse kötü sözler söylemesini isteyin. Bitkilerdeki gelişmeleri takip edin.