Cumartesi 19.03.2011
Son Güncelleme: Cumartesi 19.03.2011

Yemek veya yememek, işte bütün mesele bu...

Yemeğin yaşama bağlılıkla yakın ilişkisi var. Mutluluk ve mutsuzlukla da... Öfke anında kaçımız buzdolabının önünde bulmadı ki kendini, bir çikolatayı bütün haliyle yutmak hangimizin aklından geçmedi... Bazımız o duygunun şiddetinin yiyerek azalacağını düşünür, bazımızsa yemeyerek... Öfke, kırgınlık, hüzün... Konuşamamak veya karşındakine söylemek istediğini söyleyememek... Ağzından çıkaramadıklarının hıncını, kendinden çıkarmak; yiyerek veya yemeyerek. Altı genç kadın... Yıllarca farklı sebeplerle yediler veya kendilerini yemekten mahrum bıraktılar. Artık bu ilişkinin düzelmesi gerektiğini düşünerek, bir iç hastalıkları uzmanının kapısını çaldılar. Onları Prof. Ziya Mocan'ın kliniğinde tanıdım. Şaşkınlıkla birbirlerini süzdüklerini görünce de birbirlerine soru sormalarını istedim. Kamera görüntülerinden oluşan Movie-röp'ü sabah.com.tr'den izleyebilirsiniz.
BUKET TİBET (32) - 43 kilo
Çocuk reyonundan giyiniyorum
"Kendimi kilolu bile zannettiğimi söyleyebilirim. Şu an 43 kiloyum. Boyum 1 metre 59 cm. Sağlıklı beslenmeyi öğrenmek istiyordum. Hep zayıftım ama vücuduma neyin, ne kadar miktar girmesi gerektiğini öğrenmek istiyordum. Bu yüzden diyetisyene gitmeye başladım. Fazla yediğim her şeyin vücuduma zararlı olduğunu düşünüyorum; özellikle artık doğal bir şey yok. Hep 43.5 kiloydum, spor yapıyordum. Bunun bozulmasını istemiyordum. Birkaç sene önce yaşlanacağım korkusu da başlayınca yediklerimi daha da önemsemeye başladım. '40 yaşıma geldiğim zaman 70 kilo olmak istemiyorum,' dedim. Çok yemek yersem midemde problem çıkıyor. Mesela bir porsiyon yemek yersem problem oluyor, onun için ben yemeği yarıda keser, yarım porsiyon yerim. Bir markanın çocuk reyonunun giysileri bana uyuyor. 11-12 yaş arası tam oluyor. Bütün pantolonlarım oradan. Yemek yerken yavaş olmayı seviyorum. Zaten tat mekanizması beyni uyarıyor. O porsiyonu illa bitirmeniz gerekmiyor. Bir de çok titizim. Yağ kullanmam yemeklerde. Mesela evimde eşya, halı yok. Hepsini kaldırdım. Temiz, berrak olsun her yer istiyorum."
SEDEF BAŞ (29) - 127 kilo
Erkeğin yanında soyunamıyorsun
"Kendimi diyete verdim. 135,5 kilodan 127 kiloya düştüm. 'Ay çok güzelsin ama biraz zayıflarsan daha güzel olursun,' diyorlar. Kilolu olduğumu da, güzel olduğumu da biliyorum. Mütevazı olamıyorum. Şişmanlığım yüzünden yüksek tansiyonum var. İlaç kullanıyorum. Zaten sağlık sorunum için geldim buraya. Bir erkek beni beğendiğinde 'Milyonlarca zayıf insan varken, neden beni tercih etti?' diyorsun. 'Niye ben? Bir art niyet mi var?' gibi sorular geliyor aklına. Bir çekingenlik oluyor. Erkeğin yanında, kiloların yüzünden soyunmak istemiyorsun. Zaten vicdan azabı yaşıyorsun. Ben bile şişman bir erkeği koluma takmam, dolaştırmam. Aynı şey onun için de geçerli."
EBRU METİN (34) - 38 kilo
Sevdiğim gidince yemekten kesildim
"Boyum 1 metre 67 cm. Ağırlığım 38 kilo 400 gr. Aslında kendimle barışığım ve kendimi seviyorum. Çocukluğumdan beri ailem istemeye istemeye doktora götürdü. Kimden bir şey duysalar uygulamaya çalışır, yurtdışından vitamin hapları getirirler. Ama haplarını düzenli kullanan biri değilim, sıkılırım. Yarıda bırakırım. Kısa etek giymem çünkü zayıflığımın farkındayım ama kendimi böyle seviyorum. Yani 'Çok zayıfsın, senden zayıfı kesinlikle yoktur' diyenler oluyor, önemsemiyorum. Ben üzüldüğüm zaman yemek yiyemiyorum. Kendimden fedakarlık ediyorum. İlk defa iki sene önce, yeğenimin düğününde biriyle tanıştım. İlk defa tanımaya çalışacağım biri çıktı karşıma. Her şey çok hızlı oldu. Nişan, söz... Her şeyi o isterken, bir anda ters döndü, kafası karışmış. Kaçtı... Evliliğe hazır değildi. Ben de biraz eski kafalıyım. Depresyona girdim. Evden çıkmak, kimseyle konuşmak istemedim. Kendimi yemekten kestim. İştahım var ama o anda yemiyorum. Biraz panikatağım var ama eskisine göre şimdi çok iyiyim."
ÜLGEN UZUNEYÜPOĞLU (25) - 50 beden
Yemek yiyerek kendi kendimi cezalandırdım
"60-62 kiloydum. Birden bire bunun iki katına çıkmamın nedeni hırs, öfke, kendine zarar verme isteği. Beş yıl önce erkek arkadaşımdan ayrıldım. Çok seviyordum. Ayrılığın sebebini sorgularken yemek yemeğe başladım. Cevabını bulamadıkça, kendimi daha çok yiyerek cezalandırdım. Saklama gereği duyduğunuz duygusal boşluğunu doldurmak bu. Yoksa durup dururken iki kilo baklava yer mi insan? Bende ara ton, gri yok. Ya siyah ya beyaz hayat...Öfke kontrolünü çok bilmiyorum. Çünkü hayatımda hiçbir şeyi sabrederek elde etmedim, hep sunuldu bana. Sabretmeyi öğretmedi ailem. Kendimi hayat engellisi olarak görüyorum, çünkü çözümü kendimde olan bir şeyi başaramıyorum. Şu an kendimi en dipte hissediyorum. Ziya (Mocan) Hoca'ya iki buçuk ay önce de gelmiştim, sonra iki ay ara verdim. Yine 8-9 kilo aldım. Yaptığımın yanlış olduğunu biliyorum. Bile bile yemek yemek, insana acı veriyor. Aynaya baktığımda, boynumdan aşağısına bakmak istemiyorum. Dört gün önce, 'Yeter artık, ben önemliyim,' dedim ve Ziya Mocan'a tekrar geldim. Gri tonların da olduğunu öğrenme vakti geldi."
HÜLYA ÖNEL (28) - 43 kilo
Yiyorum ama hiç kilo alamıyorum
"Hamileyken biraz göğüslerim şiştiği için kocam mutlu olmuştu. Hamileliğimde sekiz kilo aldım. Bebek sağlıklı da doğdu, hiçbir sorun olmadı. Doktor vitaminler verdi. 'Her şeyi yiyebilirsin,' dedi. Zaten yiyorum ama hiç kilo alamıyorum. Yemek de ayırt etmem. Bir tek pırasa yemeğini yemem. Bu zamana kadar çok tedavi gördüm ama hiçbir şey bulamadılar. Parazitten guatra kadar tüm araştırmaları yaptılar. Aslında şu anki kilomdan memnun. Ama 'Beş kilo daha alayım, giydiklerim güzel dursun istiyorum. Çok zayıf olunca kıyafetler güzel durmuyor. Beğendiğim bir kıyafeti almayabiliyorum, bazen bunun burukluğu oluyor."
BAŞAK TORTUMLU (19) - 120 kilo
Kilolarım yüzünden birkaç kez intihara kalkıştım
"Diyetle 165 kilodan 120'ye düştüm. Kendimi bildim bileli kiloluyum. Lisedeyken, en zayıf olduğum zaman 80 kiloydum. Annem geceleri ağladıkça, onu üzmeyeyim diye başladım diyete. Birçok zayıflama merkezine, doktorlara gittim ama neden bilmiyorum, hepsini yarım bıraktım. Bir arkadaşım kilomla ilgili beni çok üzen bir cümle söyledi. Özür diledi ama içimi acıttığı için bir ay eve kapandım. Kaç kez bu sorun yüzünden intihara kalkıştım. Bileğimi kestim. Bir kere hap içtim. Hiçbir zaman kendimi tok hissedemiyordum. Yemek yerken kendimi mutlu hissediyorum. Sonra da pişmanlık falan olmuyor. Bana 'Yeme,' dedikçe yeme isteğim artıyor, yemeyeceğim de varsa yiyesim geliyor ve yiyorum. Ve çabuk sıkılan biriyim. Bırakıyorum diyeti, tekrar kilo alıyoru m.Annem evden çıkıyor, ben doğru mutfağa... Bu sefer iradeliyim. Zayıflayınca yapacağım ilk şey, kendime çizme almak olacak. Hiçbir çizme bacağıma olmuyor. Dize kadar uzun bir çizme istiyorum..."
Zayıflar içine kapanık oluyor
İç hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan bu altı kadının doktoru. Metabolizma hızının ciddiye alınması gerektiğini vurguluyor: "Her zayıf insan az yediği için zayıf değiy. Normal porsiyonlarda yediği halde metabolizması hızlı olduğu için kilo alamayan da var." Stresin de yemek veya yememek üzerinde etkili olduğunu söylüyor, "Stres, kimine yemek yediriyor, kimini yemekten kesiyor," dilor. Kiloların genelde insan ilişkilerinde daha açık, zayıfların ise içlerine daha kapanık olduğunu belirtiyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.