F1'e son bilet!

Hız ve adrenalin tutkunlarının merakla beklediği Formula 1'in İstanbul ayağı için geri sayım başladı. 6-7-8 Mayıs tarihlerinde İstanbul Park'ta yapılacak Grand Prix için adeta nefesler tutuldu. Yarış bu yıl Türkiye için daha heyecanlı ancak bir o kadar da buruk geçecek, çünkü F1'in patronu Bernie Ecclestone'la anlaşılamadığı için büyük ihtimalle önümüzdeki dönemde yarışlar İstanbul'da gerçekleştirilmeyecek. Hal böyle olunca İstanbul Grand Prix'si daha büyük bir önem kazandı. Dakikada 18 bin devir çeviren F1 araçlarının sesi İstanbul Park pistini inletmeye, lastik izlerini bırakmaya geliyor. Takvimde Türkiye Grand Prix'sinin önemli bir yeri var. Çünkü bu sezon Avrupa'daki ilk yarış İstanbul'da koşulacak. Geçen yıl çok keyifli bir şampiyona izledik. Son yarışa kadar şampiyon belli olmadı. Bu yılki ilk üç yarışa baktığımızda yine çok çekişmeli bir mücadele görüyoruz. Yeni kurallar kimilerinin canını yakarken kimilerini podyumun en üst basamağına çıkarıyor. KERS (kinetik enerji dönüşümü), DRS (arka kanatlar) ve yeni Pirelli lastikler ile rekabet daha farklı bir boyut kazandı. Stratejiler daha fazla ön plana çıkmaya başladı. Dolayısıyla herkes Avrupa'nın İstanbul'daki ilk yarışını iple çekiyor. Avrupa'da şöyle bir genel kanı vardır: "Formula 1 Avrupa'ya geldikten sonra işin rengi belli olur. Takımların kuvveti, stratejileri Avrupa'da ortaya çıkar." Evet, şimdi bir takım oyunu olan şovun adresi Türkiye Grand Prix'si. Dolayısıyla herkesin gözü kulağı bu yarışta olacak. Bu nedenle de seyirci sayısında patlama bekleniyor. Avrupa'nın ilk yarışı olması nedeniyle 10 binlerce yabancı seyirci İstanbul'a akın edecek. 22 binin üzerinde yurtdışından seyirci bekleniyor. Bilet fiyatlarının Avrupa'nın en ucuzu olması da cabası... Peki İstanbul'u diğer Grand Prix'lerden ayıran nedir? Türkiye, Formula 1 takvimine 2005 sezonunda, 230 milyon dolara mal olan İstanbul Park pisti ile start verdi. 5 bin 378 kilometre uzunluğunda olan muhteşem pisti Alman mimar Hermann Tilke tasarladı. Pistte 14 viraj bulunuyor. En uzun düzlük 720 metre. Pilotlar bu düzlükte gazladıkları zaman maksimum hız saatte 330 km/s'yi buluyor. İstanbul Park pisti, Brezilya ve Abu Dabi gibi saat yönünün tersine gidilecek şekilde tasarlanmış. Pistin çeşitli virajlarından en ünlüsü pilotların korkulu rüyası 8. viraj. Burada dört tane apeks (doruk) noktası var. Bu viraj 260 km/s bir hızla dönülüyor. Şampiyona takvimindeki sola doğru dönülen en uzun viraj.
BU YIL DA HEYECANLI GEÇECEK
Pistte çok fazla geçiş noktası yok fakat zorlu yapısı pilotları hata yapmaya zorladığı için her bölümde bir geçiş yaşanabilir. Geçen yıl 12. virajda Red Bull pilotlarının yaşadığı hayal kırıklığı hafızalardan uzun süre silinmemişti... 1. sırada gazlayan Mark Webber'i geçmek isteyen Sebastian Vettel'in aracı bu sırada Webber'in aracıyla temas etmişti. Bunun sonucunda da Sebastian Vettel yarış dışı kalmış Mark Webber ise birincilikten olmuştu. Rekabetin gücü bir kez daha kendini göstermiş hemen arkalarında akıllı stratejilerle yol alan Mc Laren pilotları Lewis Hamilton 1. ve Jenson Button 2. sırada podyumu domine etmişlerdi. Bu yıl da İstanbul Grand Prix'si heyecan dolu geçecek. Vettel kariyerinde ilk kez İstanbul'da birincilik kürsüsüne çıkmayı isteyecek, rakipleri ona geçit vermemeye çalışacak...