Cumartesi 21.05.2011
Son Güncelleme: Cuma 20.05.2011

Ben sadece güzel sesli bir ev hanımıyım

Bir dönemin en ünlü şarkıcılarından Asu Maralman, Kaybedenler Kulübü'ndeki Bağrı Yanık Dostlara şarkısından sonra, iki albümle tekrar gündemde. Maralman uzun zamandır İngiltere'de yaşıyor

Türk pop müziğinin önemli isimlerinden Asu Maralman, Kaybedenler Kulübü filminde yer alan Bağrı Yanık Dostlara şarkısıyla yeniden gündeme geldi. Sanatçının 30 yıl sonra tekrar dillere düşen şarkısı, eski 45'liklerden oluşan Bir Zamanlar Özel 2 albümüyle de dinleyiciyle buluştu. Kanser hastalığını yendikten sonra evlenip İngiltere'ye yerleşen Asu Maralman keyif yıllarının başladığını söylüyor.
- Bağrı Yanık Dostlara şarkınızın yer aldığı Kaybedenler Kulübü filmini nasıl buldunuz?
- Filmi izlediğim zaman yaşadığım şoku zor atlattım. Çünkü ben romantik bir film olduğunu düşünüyordum, oysa korkunç gerçekçi bir film çıktı.
- Şarkının kullanılmasından pişman mı oldunuz?
- Yok, pişman olmadım. Parçanın olduğu sahneyi çok beğendim, film o sahnelerden ibaret olsaydı çok hoştu. Bana kimse, iki fırlamanın hayatına gireceğimi söylememişti.
EŞİMLE SEKİZ YAŞIMDA TANIŞTIM
- Eşinizle İngiltere'de mi tanıştınız?
- Eşimle sekiz yaşındayken tanışmıştım, abimin arkadaşıdır. Türkiye'de yaşıyordu o zamanlar, sonra İngiltere'ye gitti, evlendi ve iki çocuğu oldu. Yıllar sonra annesinin cenazesinde karşılaştık. Abime benden bahsetmiş. Sonra bana evlenme teklifi edince, ben de iki sene süre istedim.
- Düşünmek için oldukça uzun süre istemişsiniz...
- İki sene sonra teklifini yenileyince, bunda bir iş var dedim. Gündemde olduğun zaman kapının zilini çalarlar, ortalarda gözükmeyince kimsenin aklına gelmezsin. Antikacı dükkanına düşmüş gibi olursun, tozunu alacak adam bile bulamazsın. Neticede 63 yaşındayım, münasip gördüm ve evlendim.
- İngiltere'de ne yapıyorsunuz?
- Orada çok yoğun bir okul hayatım var. İtalyan Lisesi mezunu olduğumdan, benim için her zaman önce İtalyanca ve Fransızca geldi. İngilizcemi hatırlamak istiyorum. Okulun en yaşlı talebesiyim, notlarım da çok iyi. Ama benim bütün hayatım burada, evimi bozmuş değilim. Kedim bile evimde, arkadaşlarım bakıyor. Eylül ayında bir dizi projem var, gerçekleşirse en az bir sene burada olacağım.
- İki Aile dizisinden sonra oyunculuğa iyice ısındınız...
- İki Aile dizisindeki rol bana çok oturmuştu. Küçük yaşlarda zaten operetlerde oynardım. Ancak oyunculuğumu hiç yansıtamamıştım, hep şarkıcı olarak kaldım.
- Soprano olan annenizin sanatçı olmanızda etkisi büyük sanırım?
-
Annem bizi sanatçı yapmak için doğurmuş. Ablam da sanatçı, bu çarkın dışına bir tek abim çıkabildi. Beş yaşındayken piyanonun başına oturdum, 15 yaşında şana başladım. Annem sanattan başka bir şey düşünmezdi, virtüöz olmamı isterdi.
- Klasik müzik eğitiminden sonra pop müzikle ilgilenmenize annenizin tepkisi ne oldu?
- Pop müziğe geçtiğim zaman çok kızdı. 'Ben size solfej, şan derslerini piyasaya çıkıp parça okuyasanız diye mi aldırdım?' derdi. Ben de o zaman 'Sen de Chopin ile evlenseydin, istediğin gibi biri doğardı. Babamla evlendin ve ben doğdum,' dedim. Yapabileceğimin çok azını yaptığım, kapasitemin altıyla yetindiğim de başka bir gerçek.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.