Cumartesi 28.05.2011

Ayakkabılara kuş konduruyor

Aslen grafik tasarımcı olan Mine Atalar, Minush markasıyla ilginç ayakkabı ve çanta tasarımları yapıyor. Onun farkı, ayakkabıların üzerine baykuş, dondurma gibi desenleri ve kendi yarattığı karakterleri boyaması Mine

33 yaşındaki Mine Atalar aslında bir grafik tasarımcı. Ancak şimdilerde moda meraklıları tarafından, kendi yarattığı Minush marka ayakkabı ve çantalarıyla tanınıyor. Cıvıl cıvıl desenlerle süslü ayakkabıları bazı butiklerde, Facebook sayfasında ve daha yeni açılmasına rağmen www.minush.net sitesinde yoğun ilgi görüyor. Sadece Facebook sayfasında 5 bin takipçisi var. Minush'un ortaya çıkması tamamen tesadüf olmuş aslında. 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü'nden mezun olduktan sonra İzmir'de bir reklam ajansında çalışmaya başlamış Mine Atalar. Sonra istanbul'a gelmiş ve yine bazı reklam ajanslarında, sanat direktörü olarak çalışmış. Her ne kadar yaptıklarının içeriği çok değişmese de ne kadar hızlı sektör değiştirebildiğini şu sözlerle anlatıyor: "Reklam sektöründen fenalık geldi bana ve ambalaj tasarımı işine geçtim..." Üç buçuk sene de ambalaj tasarımı yapmış. Derken bir ara İngilizcesini geliştirmek için Los Angeles'a gitmeye karar vermiş. İşte Minush'un çıkış noktası da burada. Los Angeles'a gitmeden iki ay önce işini bırakmış ve evde otururken sıkıntıdan çanta ve yastıkların üzerine çeşitli desenler boyamaya başlamış Atalar. "Ben hobi olarak yapıyordum ama arkadaşlarım 'Facebook'ta sayfa açsana, çok güzel oldu,' dedi. Açtım. Ertesi gün dergilerden aramaya başladılar. Arkadaşlarım şaka yapıyor zannettim önce. Ve bir şekilde satış başladı. Ama sadece kendi çevreme satıyordum," diyor. Ancak iş kendi çevresiyle sınırlı kalmamış. Fısıltı gazetesi girmiş devreye. Facebook'ta insanlar birbirlerine tavsiye etmeye başlamış. Ardından butiklerden "Biz de satalım," talepleri gelmiş. İlk olarak Cihangir'deki Fashion Project satmaya başlamış çanta ve yastıkları. Ama o sırada Los Angeles'a gitme vakti gelip çatmış. Mine Atalar, ayakkabı tasarımı yapmaya nasıl başladığını da şöyle anlatıyor: "Altı ay için gittim Los Angeles'a. Yanıma da bazı malzemeler aldım, orada da yaparım diye. Los Angeles'ta bir kızla tanıştım, bir alışveriş merkezinin içinde stant açtık iki aylığına. Orada da sattım bir şeyler. Fakat bu arada hep ayakkabı boyamak istiyordum. Ama Türkiye'de ona uygun boya bulamamıştım. ABD'de o özel boyama kalemlerinden buldum. Düz beyaz ayakkabılar aldım. Onların üzerini boyamaya başladım. Hatta Facebook'taki sayfa devam ettiği için oradan Türkiye'ye bile yolladım bir-iki tane..."
LAKABI, MARKASI OLDU
Döndükten sonra İzmir'de bir atölye bulup topuklu ve babet olmak üzere düz beyaz ayakkabılar yaptırmış. "Ayakkabıların üzerinin geniş olması önemliydi, desenin daha iyi görünebilmesi için," diyor. Ve bu ayakkabıları boyayıp Minush markasıyla satmaya başlamış. Markanın adının Minush olmasının sebebi ise genellikle çevresindekilerin kendisine 'Minuş' diye seslenmesi. Ve bu şekilde satışlar iyice artmış. Nişantaşı ve Bağdat Caddesi'nde şubeleri olan Cassette adlı butikte yoğun talep görüyor. Minush ayakkabıların satıldığı yerler arasında Nişantaşı'ndaki Kırmızı Butik, Bursa'daki Paburcum Design ve Antalya'daki GD Seksenyedi de var. İnci markası için de yazlık bir koleksiyon hazırlamış Mine Hanım. Haziran ayında, 'Minush designed for Inci' adıyla Cevahir AVM, İstinye Park, City's ve Beyoğlu mağazalarında olacak.
YAPMAYI SEVİYORUM, GİYMEYİ DEĞİL
Mine Atalar ilk başlarda ayakkabıların modelini kendisi tasarlamıyor, sadece üzerindeki desenin boyamasını eliyle yapıyormuş. Ancak daha çok üretim yapmaya başlayınca, el boyaması işi yetişmemiş ve iş baskıya dönmüş. Ama artık belli kalıplarda yaptırdığı düz ayakkabıları, çeşitli şekillerde modifiye ederek modelleri de kendisi tasarlıyor. İş hobiden çıkıp ciddiye binince şirketini de kurmuş tabii. Yakında kendisine küçük bir dükkan açmayı planlıyor. Yine de "Ben kendime ayakkabı tasarımcısı demiyorum aslında, sonuçta bu işin eğitimini almış ve yıllarını bu işe vermiş insanlar var," diyor. Yakında erkek ayakkabısı ve abiye kadın ayakkabısı da tasarlayacak. Ancak onlar, şimdikiler gibi 'oyuncaklı' olmayacakmış. "Ne de olsa erkekler, ne kadar modern olsalar da çoğunlukla ciddi ayakkabılar tercih ediyor," diye anlatıyor. Bu arada ilginç bir durumu da var Atalar'ın. Yaptığı ayakkabıları kendisi giymiyor. Bunun birkaç nedeni var. "Ben çok renkli, oyuncaklı giyinmeyi sevmem, düz renkler severim. Topuklu ayakkabı zaten hiç giyemem. Ben sadece bunları yapmayı seviyorum. Bir de kendi yaptıklarımı kullanınca sanki yaptığım şeyle övünüyormuşum gibi hissediyorum," diyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.