Cumartesi 23.07.2011
Son Güncelleme: Cumartesi 23.07.2011

Tarihçilere Urartuca öğretiyor

Van'dan Hakkari'ye giderken şoförümüz bir hikaye anlatmaya başladı. Vanlılar arasında Van Kedisi kadar meşhur, Mehmet Amca'nın hikayesini... Bu başarı hikayesini şaşkınlıkla dinlerken, Mehmet Amca'nın bekçiliğini yaptığı Çavuştepe Kalesi'nin önünden geçiyorduk o sırada. "Sabah 5'te gelir kaleye... Akşama kadar çalışır, turistleri gezdirir, taşları oyar... Şimdi de kitap yazıyor," deyince; gideceğimiz yere çok geç kalacağımızı bile bile, "Azmin zaferi işte budur," dedirten Mehmet Kuşman'ı tanımak, elini sıkmak istedim.

Dünyada Urartu alfabesini oluşturan ilk kişi ve bu dili konuşan 36 kişiden biri o... Mehmet Kuşman'ı New York Times iki kez haber yapmış, ABD'de sempozyumlara davet edilmiş. Haftaya Avusturya'da konferans verecek. Üzerinde çalıştığı kitabı, üç dilde yayımlamaya hazırlanıyor. Ancak Kültür Bakanlığı'dan bugüne kadar işittiği tek söz "Aferin," olmuş. Dünyadaki profesörlerin referans gösterdiği, her kitabeyi okuyabilen ve tercüme eden 71 yaşındaki Mehmet Kuşman artık emekli ama hâlâ gönüllü olarak Van Kalesi'ni korumaya devam ediyor...

- Yıllarca bu kalenin bekçisiydiniz. Şimdi sizi, dünyanın pek çok ülkesinde konferans vermeye davet ediyorlar. Haftaya Avusturya'ya gideceğinizi duydum...
- Evet. 1961 yılından bu yana Çavuştepe Kalesi'nde bekçilik yapıyorum. Yaş 65 olunca devlet baba 'Güle güle,' dedi. Emekli oldum. Konferanslara rahatça gidebiliyorum. Hâlâ bekçilik yapmaya devam ediyorum ama gönüllü olarak. Devlet Baba'dan para almıyorum. Temizlik, rehberlik, bekçilik, her şeyiyle ben ilgileniyorum. Sadece yaptığım taşları satıyorum, o şekilde anlaştık.
- Neden Urartuca öğrenmek istediniz?
- Kalede çalışıyorduk. Bir hocamız, kazıdan çıkmış bir kitabenin başında düşünüyor. 'Hocam, herkes kitabe çıktığı zaman seviniyor, siz düşünüyorsunuz,' dedim. 'Yok,' dedi: 'Ben de sevindim ama kime okutacağız?' Branşı Fars dili ve edebiyatıydı. Ben de o zaman çok gençtim. Zannediyorum ki profesör denince, her şeyi biliyor. Ankara'da, Emin Bilgiç adında bir bey vardı. O tarihte onu çağırdılar, geldi ve kitabeyi okudu... Sonra yeni kitabeler çıkmaya başladı. Hoca yine düşünüyor. Hoca da beni çok severdi, hatta işe o aldırmıştı beni. 'Hocam, ben öğrenemez miyim?' deyince, öyle bir sinirlendi ki, sert bir şekilde 'Hadi canım sen de!' dedi. Ben de 'Bu dili öğreneceğim,' dedim. Van Kalesi'nde çok yazılar var. Hangisi Asur, hangisi Urartu seçmek zor. O kış öyle düşünerek geçti. Bir dahaki sene İran'a gittim.
- Parayı nereden buldunuz?
- Otostopla, atlarla köylere gidiyordum. Çok zorluk çektim tabii. Her ülkeden harf topladım. Urartuların yazısı çivi yazısı. Hangi sembol, hangi harfe denk geliyor? Tek tek araştırdım, alfabeyi oluşturdum. O zamana kadar alfabe yoktu. 53 tane harf tamamladım. 22 Mayıs 1986'da Müze Müdürlüğü'ne bir yazı geldi. Beni Ankara Milli Kütüphane'de sempozyuma çağırdılar. Türkiye'de kazı yapan yerli ve yabancı bütün hocalar oradaydı. Önce inanamadılar. Sonra hepsi teker teker elimi sıktı. Profesörlerden tebrik alınca daha bir hırslandım. Dedim ki 'Yazıyı çözdük, bundan sonra sıra lisanda'. Lisan o kadar zor ki... Nereden bileceksin harfleri, kelimeleri...
- 'Merhaba' nasıl denir Urartuca?
- 'Eştiye.' Konuşma dilini çözmek zor oldu. 12 yıl kadar uğraştım. Bazı kelimelerin neden bahsettiğini biliyorum ama cümleyi kuramıyorum. Bir hoca dedi ki, 'İstanbul'a git, orada Beyazıt'ta lügat bulabilirsen, belki işini kolaylaştırır.' Urartuların dili, Ural-Altay kökenli. İyi bir lügat buldum, ondan faydalandım ve hemen çözüldü. O zorluklardan sonra çok kolay geldi.
- Şimdi kitabeler çıkınca okumanız için sizi mi çağırıyorlar?
- Genelde ben okurum. Van'a gelen her valiye 'Bana 30-40 öğrenci verin, bir yer gösterin, Urartuca öğreteyim,' diyorum. Çivi yazısıyla yaptığım oymacılığı da öğretirim. Bir zanaat sahibi olurlar. Her vali hep 'İyi olur,' diyor ama vaatleri masada kalıyor. Ayda 1200 lira emekli maaşı alıyorum. 44 yıl hizmetim var. Kendi imkanlarımla nasıl kurs açayım?
- Bu dili yakınlarınıza öğrettiniz mi?
-
Oğlum biliyor, ona öğrettim. O da şimdi memuriyete atandı. Kamu yönetimi okudu. Altı ay sonra da kaymakamlık imtihanına girecek.
- Oğlunuz kaymakam olunca belki o bir kurs açar, sizin gençlere Urartuca öğretmenizi sağlayacak...
-
Bir savcı bey vardı, Gürpınar'da... Ona öğrettim. Bayağı ilerledi Urartuca konusunda. Şimdi Ankara'ya tayini çıktı. Gece beni alıyordu, evine gidiyorduk, gece geç saatlere kadar benden ders alıyordu.
- Urartuca ne kadar zamanda öğrenilir?
-
Tahsil yapan bir insan üç yılda öğrenebilir. Hem okumayı hem yazmayı öğrenmek için üç yıl vermek lazım.
- Nasıl bir milletmiş Urartular?
-
Çok çalışkanlar. Savaşçılar ama savaşı sevmiyorlar. Silah yapıyor, düşmanına veriyor. Kitabelerde bir sürü silah var Urartu yapımı... Asurlular, Urartululardan aldıkları silahla geliyor, onları öldürüyorlar. Van Kalesi, Urartuların en büyük kalesi. 135 bin kilometrekare yerde, 3.5 - 4 milyon insan yaşıyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.