Giriş Tarihi: 30.7.2011

Bir stil ikonu olarak Amy

Amy Winehouse'un trajik ölümüyle sadece müzik dünyası değil, moda dünyası da büyük bir efsaneyi kaybetmenin acısını yaşıyor. Winehouse, hepimizin dinlemek kadar bakmaktan da büyük keyif aldığı biri, Karl Lagerfeld'den Peter Som'a kadar tüm yaratıcı insanlar için büyük bir ilham kaynağıydı

Amy Winehouse'un 2008'de çekilen belgeseli The Girl Done Good'u izleyen film eleştirmenleri, normal bir kızın nasıl bu kadar hızlı, kötü bir bölgeye geçtiğine şaşırıyorlardı. Elle dergisi eleştirmeni Karen Dublin "Filmde sıradan, güzel bir kızın makyajının günler içinde savaş boyasına dönüştüğüne şahit olduk," diyordu. İlk gençlik yıllarını kendi kabuğunda geçiren Winehouse, içindekileri ortaya koymaya başladığı andan itibaren her anlamda sıradanlıktan uzak, çok çekici, dişi bir kadın oldu. Yaptığı açıklamalarda onlarca kez 'Çirkinim,' diye yinelese de ona bakan insanlar bu sıfattan bambaşka şeyler gördü hep. Benim aklımda, 2008 yılı Grammy Ödülleri'ndeki performansı kaldı mesela. Amy'nin altı ödül alarak bitirdiği gecede, düzensiz hayatı yüzünden kendisine Amerika'dan vize çıkmamış, performansını Londra'da küçücük bir sahnede gerçekleştirmişti. Winehouse karanlık bir sahne ve üç erkek vokalle herkesin kemiklerine işlemişti. Amy Winehouse bu dünyadan değildi. Müzik piyasasında bir yerlere gelen istisnasız tüm sanatçıların aksine onun sahnesinde ne dev şovlar ne de ağır bir kostüm hazırlığı vardı. Karl Lagerfeld'in kendisini yeni Birgitte Bardot ilan ettiği Winehouse, Fendi mağaza açılışında, modaevinin bir elbisesini kendince yorumlamış ve sahnede onu izleyenlere "İlgisizliğimi mazur görün, modadan da anlamam," diyordu. Ama şarkıları gibi kendine özgü stiliyle de bambaşka bir zamandan kalma gibiydi.
CHANEL DEFİLESİNDEKİ AMY SAÇLARI
Winehouse stilinde de hep caz şarkıcılarından ve soul'dan etkilenmişti. Lady Gaga'nın kendi yolunu açtığı için teşekkür ettiği Winehouse, sıradanlıktan her zaman uzak durdu. Eleştirmenlerin, geleneksel yani Madonnavari pazarlama tekniklerine darbe olarak algıladıkları Amy Winehouse, moda dünyasında da aynı etkiyi yapıyordu. Çok çalışılmamış, toplantı masalarında değerlendirilmemiş özgün bir İngiliz sokak stilini yansıtıyordu. Kalın eyeliner ve dolgun dudakları Amy'nin koluna ilk işlettiği Betty Boop dövmesinden kalmaydı. Bu gözler ve dudaklar Winehouse ile birlikte Isabel Marant'dan Jeremy Scott'a kadar pek çok modacının defilesine girdi. Amy'nin moda dünyasına getirdiği tek yenilik tabii ki gözler ve dudaklarla kalmadı. 2007 sonbahar-kış Chanel defilesinde Karl Lagerfeld, Amy'nin ikonik saç modelini taşıdı podyuma. Amy'nin çiçekler, kalın saç bantları ve fiyonklarla süslediği 1950 esintili saçları gibi Lagerfeld de modellerin kabartılmış saçlarına dev taçlar takmıştı. Winehouse'un başka hiçbir şekilde taramadığı saçları sanatçının müziğine etki eden Diana Ross and The Supremes, The Ronettes and Dusty Springfield'e saygı duruşuydu. Daha önce de sayısız modacı 1950'lerin akımlarını kullanmayı denemiş fakat hiçbiri Winehouse gibi bu dönemi, çağımızın sokak kültürü ile bu kadar uyumlu bir şeklide kombinleyememişti. Winehouse işte bu yüzden farklıydı, onun hayatında her şey alternatiflerle işliyordu. Başı hiç beladan kurtulmayan sanatçı, mahkemeye çıkarken bile olayın ruhuna uygun döpiyesler giyiyordu ama bir farkla, bunlar dapdaracık, mini hatta çiçekli oluyordu. ÖZEL
KOLEKSİYON HAZIRLADI
Tabii ki Amy'nin çiçek ve fiyonkları Paris Hilton'unkilerden çok uzak, daha karanlıktı. Winehouse tarzını dar ve mini üzerine kurmuştu ama hiçbir zaman 'sevimli' görünmedi. Onun karanlık rock'n roll tarzı da zamana aykırıydı. Zaten sahne dışında görüntülenmek, her öğün minik parçalar halinde yenilen 'ünlü'lerden birine dönüşmekten kaçınıyordu. Paparazzilerden korunmak için mahkeme kararı ile tedbir aldırdı, artık tabloid basın onun yanına 100 metreden fazla yaklaşamayacaktı. Paparazzilerden kaçmak, yaptıkları kadar giydikleriyle de basına malzeme, moda dünyasına da ilham kaynağı olmasına engel olmadı. Winehouse'un günlük hayatında sıkça kullandığı dar Fred Perry tişörtler, markanın dikkatini çekti ve Winehouse Fred Perry için, bir markanın klasik sportif tarzını 1950'lerin ruhuyla birleştirdiği bir kapsül koleksiyon hazırladı. Koleksiyonda kolsuz tişörtler, dar kalem etekler ve Amy'nin vurgulamayı sevdiği dolgun göğüs-ince bel kombinasyonuna vurgu yapan elbiseler vardı. Modaevi, Amy Winehouse'un ölümünün ardından yaptığı açıklamada, sanatçının ailesinin iznini aldıkları taktirde, Winehouse'un onlar için hazırladığı koleksiyonun devamını da piyasaya sürmeyi planladıklarını söyledi. Böylece ölümünün ardından piyasaya sürüleceği açıklanan üçüncü Amy Winehouse albümüyle birlikte moda dünyası da onun ruhundan bir parçaya sahip olabilecekti. Halbuki Winehouse, kendisiyle ilgili yapılan, sergilenen ardından da yüzlerce bin dolarlara alıcı bulan sanat ederlerinden bile kaçıyordu. Bu işler İngiltere'nin en prestijli balmumu müzesi Madame Tussauds'a giren bir parça da, sanatçıyı kanla kaplı banyo küvetinde kafasında bir kurşun deliği ile gösteren bir heykel de olsa. Heykelin yaratıcısı Marco Perego, 'Rock starlar, topluma kurban edilen hayvanlardır,' demişti. Bana sorarsanız Amy Winehouse yaşadığında da ölümünde de 'kurban' durumundan çok uzaktı. Yaşadığımız zaman içinde gerçek bir efsanenin doğuşuna, yükselişine ve sonunda çöküşüne tanık olduk. Artık bizim de gözlerimizle tanık olduğumuz 'bizim zamanımızda bir'le başlayan ve 'acı sonu'yla biten bir hikayemiz var. Amy Winehouse müziğiyle olduğu kadar, modern kültüre yaptığı etkileriyle de sonsuza dek hatırlanacak.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.