Cumartesi 17.09.2011

A'dan Z'ye Moda

İstanbul Moda Haftası IFW yeni bitti, New York FW bu hafta sonu bitiyor, Londra, Milano, Paris moda haftaları ise ya başladı, ya bitmek üzere ya da başlayacak. Herkes yeni sezonla ilgili eteğindeki taşları döktü yani. Bize düşen de 2011-2012 sonbaharkış modasının ana hatlarını çıkarmak ki, kışlık alışverişlerde neler alırsak bu yılı modaya uygun şekilde geçiririz, bilelim
ALTIN: Altının altın çağını yaşamakta olduğu klişesini bir kere daha gözünüze sokacağız maalesef, çünkü durum tam da böyle. Yalnızca yatırımcılar değil, modayı yakından izleyenler de altına yatırım yapıyor artık.
BABET: Düz ayakkabılar, kışın uzun eteklerinin altında rahatlıkla kullanılacak. Üstelik, artık yanında babet taşımayanlar pek demode kalıyor, haberiniz olsun. Yüksek topuklu ayakkabı giymek zorunda olduğunuz zamanlarda bile çantanızda bir adet babet taşıyorsunuz. Sırf çantada taşımak için üretilmiş babetler var. Dr. Scholl, Pretty Ballerinas, Footzy Rolls ve Redfood markaları aklınızda olsun.
ÇANTA: 'It Bag' kavramını duymuşsunuzdur. Sezonun olmazsa olmaz çantası yani. İlla herkeste aynı marka çantadan olacak. Uzun bir süre moda sektörünün bu dayatmasına boyun eğen kadınlar, artık özgürlüklerini ilan etti. Şimdi kadınlar sadece kendi istedikleri çantayı alıyor, herkesin elindeki çantadan bir de kendisinde olsun diye uğraşmıyor. Ama tabii çanta, bir kadının ne kadar çok sahip olursa olsun almaktan vazgeçemediği tek şey olan ayakkabının yerini alma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Çantanın fazlası olmaz yani. Ne kadar çok olsa o kadar çok kullanılır. Bu sezon da hem büyük hem küçük hem el hem sırt çantaları var. Tek fark, çok sayıda markanın çantada kürk kullanmış olması. Leopar desenleri de atlamayın deriz.
DESEN: Biraz geometrik bir sezondayız. Çizgili, kareli, Mondrian resimlerini andıran giysiler çok var. İster istemez biraz 60'lar, bir parça Mary Quant havası da taşıyorlar. Farklı ve çarpıcı renkler de çok sık bir araya getiriliyor. Ayrıca uzun, uçuşan etekli elbiselerin çiçek desenlerini de atlamayın.
ERKEK: Bu erkeksi görünüm kadınları ele geçirmeyi her sezon bir dener. Ayakkabıyla olsun, pantolon kesimiyle olsun, gömlekle olsun... Bu sezon, bizce erkeksi modadan nasibinizi hiç çekinmeden alacağınız tek parça parkalar olabilir. O kadar çok ve o kadar çeşitli parka var ki. Hem de hepsi o kadar rahat ve şık ki. Burberry'nin çoban ve parka karışımı ile Gap'in yakası kürklü modeli bizim favorimiz.
FNO: FNO yani Fashion's Night Out. Siz bunu okurken tabii ki gelmiş geçmiş olacak. Fakat öneminin altını çizmek gerekiyordu, bu nedenle aldık maddeler arasına. Geçen yıl tek bir gecede %500 satış artışı getiren bir gece, sektörün içindekileri de dışındakileri de heyecanlandırıyor.
GÜVEN: Modayla iyi geçinmenin birinci şartı. Kendinize güvenin. Tabii bunun için önce size neyin yakıştığını biliyor olmalısınız. Bunu bulmak da zor değil esasında. Neyin içinde kendinizi iyi hissediyorsanız, neyi giymişken iltifat alıyorsanız, size yakışan odur. İçinde kendinizi rahat hissettiğiniz bir giysi de size güven verir. Güven ise, insanın başı dik dolaşmasını, parlamasını sağlar.
HARPER'S BAZAAR: Moda dergisi deyince, Harper's Bazaar'ı hatırlamamak mümkün mü?
IFW: İstanbul Fashion Week biteli de bir hafta oluyor; dört gün boyunca 22 tasarımcı ve beş markanın katılımıyla gerçekleşen 21 defile yapıldı. Etkinliği izleyen 30 bin kişi arasında 250 yabancı basın mensubu da vardı.
JOHN GALLIANO: Modanın dâhi çocuğu, bu sezonun maddeleri arasına tasarımlarıyla değil, hatasıyla girdi. Bir barda ağzından çıkıveren antisemitist hakaretler sonucu mahkum olup işsiz kalması, modanın parıltılı dünyasında bile kimsenin sonsuz koruma altında olmadığını göstermesi açısından önemli. Kimsenin kimseyi aşağılayamayacağını şu anda en iyi Galliano biliyordur herhalde.
KÜRK: Siyaseten doğruculuk adına bir ara ortadan yok olan kürkler, hayvanseverlerin bütün çabasına karşılık tabiri caizse kükreyerek döndü bu sezon. Yelek, manto, çanta şeklinde. Ayakkabılarda bile var. Bizim önerimiz tabii ki gerçek olmayan kürklerden edinmeniz. Hem hayvanların katledilmesine katkıda bulunmamış olursunuz hem de muhtemelen gelecek sezon giymeyeceğiniz bir şey için çok fazla para harcamazsınız. Üstelik sahte kürklerin rengarenk olanları da var.
LEOPAR: Kürkten bahsetmişken 'leoparı ayrı bir madde olarak yazmak de neyin nesi' denebilir. Şöyle ki, yıllardır resmen hafifmeşreplik simgesi olarak görülen leopar desenine iadeiitibar yaşandığının altını çizmek istedik. Çok kısa süre öncesine kadar leopar desen neredeyse sadece sahne sanatçılarına mahsus olarak değerlendiriliyordu. Bu eğlenceli, kadınsı ve seksi desen, ki aslında kendisi muhteşem bir hayvanın kürkü oluyor, birçok saygın markanın ürünlerinde kullanılıyor. İsabet, seksapel kimsenin tekelinde olmamalı, değil mi? Siz yine sahtesinden şaşmayın ama.
MOKASEN: Çok yaygın bir yanlışla makosen olarak da anılabilen bu ayakkabılar, hepimizin okula giderken giydiği düz ayakkabılar işte. Bu sezonun farkı, birçok markanın bildiğimiz mokasenin topuklusunu yapması. Platform olanları bile var.
NATALIA VODIANOVA: 1982 doğumlu Natalia Vodianova o kadar revaçta ki, bu yıl birçok moda dergisinin kapağında onu göreceksiniz. Vogue'un eylül sayısında da kapaktaydı.
ÖRGÜ: Küresel ısınma nedeniyle gelişi gecikse de, kış geldi mi geliyor, biliyorsunuz. Gerçi ne iyi ki artık eskisi gibi uzuuun kışlar yaşamıyoruz. Bu yılın en soğuk günlerini birkaç yıl önceki örgü furyasından kalan kalın, kocaman kazaklarla, ceketlerle geçirebilirsiniz. Ya da bu kış için adım başı karşınıza çıkan kocaman trikolardan alabilirsiniz.

PELERİN:
Yoksa sizin hâlâ bir pelerininiz yok mu? Ortalıkta o kadar çok pelerin var ki, belli ki herkes bir tane edinecek. Deve tüyü rengi olanları çok gözde. Muji bile devetüyü pelerin görünümünde; kol çıkaracak yeri olan bir şal üretmiş. P harfi için bereketli bir sezon derken, puantiye olan her şeyin de çok moda olduğunun altını çizelim. Bir de küçük hatırlatma: Puantiye, Fransızca bir kelime ve puanlı, benekli demek zaten. Puantiyeli diyerek, yanlış yapıyoruz. Unutmayalım. (Mümkün olsa buraya gülücük işareti koyardık.)

RENK:
Siyah herkes için hayat kurtaran, deyim yerindeyse 'sınıf atlatan' bir renk olduğu için stiliyle hayran bırakan birçok kadının genelde tercihi. Ancak bu sezon o kadar cıvıl cıvıl, o kadar güzel renkler kullanılmış ki, insanın eli ister istemez neredeyse bağıran, parlak parçalara gidiyor. Keşke biz de çok renkli giyinmeye alıştırsak kendimizi de, kahverengi, gri, siyah karışımı kalabalıklar biraz hafiflese.
SİM:Ojelerde matlık out! Ojeniz hangi renk olursa olsun içinde mutlaka sim olsun. Sim sadece ojelerde değil, ruj, far ve göz kalemlerinde de çok sık kullanılıyor bu kış.

TÜNİK:
Özellikle kilolu kadınları çok rahatlatan bir seçenek, bu sezon moda olması sebebiyle de rahat rahat giyilebilir. Çizme ve çorap ikilisinin üstünde düz, desenli, renkli veya simsiyah seçeneklerle.
UZUN: Mantolar, elbiseler, etekler uzun uzun bu yıl. Çok rahat tabii. Yalnız, uzun olan her şeyin özellikle arabalara inip binerken yerleri süpürdüğünü, hele söz konusu olan mantoysa ve bir de yağmur yağıyorsa eteklerin çamur içinde kaldığını hatırlatalım da, sonra bize kızmayın.
VAMP: Yani esasında her sezon bir şekilde altı çizilir, her sezon bazı modacılar sadece bu tarza eğilir. Kadınlar olduğu sürece olmaya devam edecek bir unsur. Harf bakımından sağladığı rahatlık açısından da joker görevi görür.
YUMUŞAK DERİ: 90'ların başında bile, deri giyenler hemen kategorize edilirdi. Deri giyiyorsun, o halde sen motosikletli olsan da olmasan da asi bir ruhsun. Neyse, durum değişti. Deri tayyör bile var artık. Şık, tip top ve deri giyen bir kadın olmak çok mümkün. Kolsuz gece elbiselerinden kalem eteklere, hatta atkıya kadar her yerde yumuşak deri tasarımlar bulunuyor. Geleneksel bir tarzınız varsa, deriyi manto ya da cekette tercih edebilirsiniz. Yoksa, kim tutar sizi. Deri iç çamaşırı bile var artık.
ZAMAN: Zaman derken, bu yılın en önemli unsurlarından biri modadaki zamansızlık aslında. Yani her YIL var. Mesela Banana Republic'in MadMen koleksiyonu modayı 60'lara götürürken, geometrik desenler 70'leri, kürkler 80'leri, deriler 90'ları geri getiriyor. İyi de oluyor. Yaşı müsait olanların atmaya kıyamadığı ama demode olduğu için de giyemediği bir sürü kıymetli parçayı dolaplardan çıkarıp özgürlüğüne kavuşturmanın tam zamanı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.