İstanbul'un en yeni balıkçıları

"Denizden babam çıksa yerim," sözü toplum olarak pek benimsediğimiz bir sözdür. bu. Her ne kadar et ve kebap düşkünü olsak da, Boğaz'da yapılacak bir rakı-balık keyfinin yerini başka bir şey alamaz. Soğuk mezelerle başlayan, ara sıcaklarla devam eden, balık ziyafeti üzerine tatlı ve Türk kahvesiyle sonlanan bir yemek, şöleni andırır. Şüphesiz pek çoğumuz için bir balıkçıya gitmek, bir kafe zincirinde oturup makarna yemekten çok daha keyif vericidir. Elbette balık denilince de akla gelen belli başlı semtler var: Çengelköy, Arnavutköy, Sarıyer... Semt neresi olursa olsun Boğaz'da, denize nazır yenen balığın lezzeti de kuşkusuz bir başka olur. Zaten son zamanlarda deniz kenarında hizmet veren balıkçıların sayısı da artıyor. İstanbul'un en eşsiz manzaralı yerlerinde genelde hep balık lokantaları açılıyor. Üstelik hem dekorasyonları hem de mönüleri bakımından hepsi iddialı. Keşif yapmak isteyenler için şehrin yeni açılan balık lokantalarını araştırdık.
ÇİĞ BALIK ÇE ŞİTLERİ
Balık müdavimlerinin yakından tanıdığı Arşipel Balık Lokantası, Kuruçeşme'deki yeni yerinde hizmet vermeye başladı. İki katlı mekanın üst katındaki terasa çıkınca, kendinizi Bodrum'a gelmiş gibi hissediyorsunuz. Genelde misafirler üst kattaki terasta oturuyor. Burası ısıtıcılar ve en arka kısımda bulunan şömine sayesinde ısınıyor. Haftanın her günü kalabalık oluyor. Ama hafta sonu gitmek isteyenlerin rezervasyon yaptırmasında fayda var. Gelelim mönüsüne ve yemeklerine... Mönüde İstanbul Boğazı'nın günlük balıklarının yanı sıra Çanakkale'den getirtilen kılıç, ıstakoz ve levrek, Bodrum'dan getirtilen sinarit, trança, lagos ve çipura ile Adana Karataş'tan getirilen orfoz ve jumbo karidesleriyle hazırlanan yemekler dikkat çekici. Ama buranın en özel yemeği, özel pişirme teknikleriyle marine edilerek hazırlanan çiğ balıklar ve karides. Çiğ balıktan hoşlanıyorsanız mutlaka ortaya bir tabak ısmarlayın derim. Yok, çiğ balıktan haz almayanlardansanız, kalamar dolmaya geçmenizi öneririm. Kalamar dolma, bildiğimiz içi kaşarla doldurulan kalamar değil. İçinde kuşüzümü var ve soğuk meze olarak geliyor. Buraya özel bir başka lezzet ise karışık ot tabağı. Hafif şekerli bir tadı olan deniz yosunu da denenmesi gereken farklı lezzetlerden biri. Bu arada tatlıları da es geçmemeli. Karamelli armut tatlısı, başka yerde yiyemeyeceğiniz bir tat. Mekanda fiyatlar Boğaz'daki pek çok restorana kıyasla makul. Örneğin balık çorbası 10, deniz börülcesi, çiğ karides 10, kalamar dolma 10 TL. Tel: (212) 265 96 00
SIRA DIŞI TATLAR
Yelken, İstanbul'un klasikleşen balık lokantalarından biridir. 2003'ten beri Yeniköy'de hizmet veren lokanta geçtiğimiz aylarda kapandı; yeni yerinde, yeni konseptiyle tekrar açıldı. Adı da Yelken Palace olarak değişti. Yine Boğaz kenarında hizmet veren lokantanın en büyük farkı ise alışılagelmiş mezelerin dışında paella gibi uluslararası mutfaklardan tatların da olması. Peki ama neler mi var mönüde? Moules marinieres (Belçika usulü midye), surf and turf (aynı tabakta et ve balık), ıstakoz rostosu, deniz mahsülleri linguini, paella, balık şinitzel ve balık, kış mönüsündeki lezzetlerden sadece birkaçı. Tüm bu lezzetleri duyunca burayı alfranga bir deniz ürünleri lokantası sanmayın. Çünkü Ege otlarıyla hazırlanan mezeler ve lakerda, kalamar tava gibi sevdiğimiz lezzetler de var. Kısacası ister şarap eşliğinde paella yiyebilir, isterseniz de Türk usulü bir balık şöleni yaşayabilirsiniz. Tel: (0212) 262 94 90