Cumartesi 24.03.2012
Son Güncelleme: Cuma 23.03.2012

Dizilerde kadın - erkek eşit değil mi?

YIL 2000:
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Sevilay Çelenk ve Nilüfer Timisi, 'Yerli Dramalarda Kadın Temsili ve Şiddet' başlıklı makaleleri için, beş televizyon dizisindeki beş ana, 24 yardımcı kadın karakteri inceledi.
Bundan 12 yıl önceki bu çalışmaya göre:
Dizilerdeki kadınların çoğu 18-30 yaş kuşağında ve yarıya yakını bekardı.
Eğitim düzeyleri ve üçte birinin çalışıp çalışmadığı belli değildi.
Geleneksel aile yapısına ve evliliğe önem veriyorlardı.
İki araştırmacı, kadın karakterlerde bazı dikkat çekici dönüşümler de gözlemledi:
Dizilerin kadın karakterleri, mücadeleci ve direngen kişiliklerdi.
Çoğu, tuzaklarla dolu güç yaşam koşulları içinde rasyonel kararlar alabilen, zeki kadınlardı.
Artık Yeşilçam melodramlarındaki tuzak ve iftiraların gözü yaşlı, boyun eğen kurbanları rolünde değillerdi.
Etraflarında olup biten haksızlıkları anlamaya ve hayata tutunmaya kararlı bir davranış sergiliyorlardı.
Yeşilçam kadınlarının, yaşamlarının ancak son birkaç dakikasında kan tükürerek öldükleri yataklarında sahip olabildikleri aklanma ve mutluluğa razı olmaya niyetleri yoktu.
Özellikle genç kuşaktan olanlar, evli olmasalar bile aşk ilişkilerinde cinselliği de cesurca yaşıyordu.
YIL 2012:

TBMM Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonu dizileri incelemeye almış, daha doğrusu en çok izlenen dokuz TRT dizisine bakmış ve 39 erkek karaktere karşı 24 kadın karakter bulunduğunu tespit ederek, kadın ve erkeğin dizilerde eşit olmadığına karar vermiş. 12 yıl öncesiyle bugünün kıyaslamasından anlaşılacağı üzere, bu elma armut hesabı gibi rakamlarla yapılacak iş değil. Mesele dizilerde kaç kadının yer aldığı değil, bu kadınların kaç erkeğe bedel olduğu. Ben de Meclis Komisyonu'na, küçük de olsa bir katkıda bulunmak için, tüm kanalların en çok izlenen dizilerini mercek altına aldım. Ama kaç kadın karakter olduğuyla değil, bu kadınların topluma nasıl yansıtıldığını bir izleyici gözüyle inceledim.
Öyle Bir Geçer Zaman ki'de Cemile ve Karolin ana karakterler. Dizinin yan kadın karakterleri de bir hayli fazla. Kadın karakterler üzerinden süren dizide, erkek egemenliği olduğunu söylemek haksızlık olur. Cemile'nin aseksüelliği dışında, dizideki tüm kadın karakterler, dizinin yansıttığı zamana göre bir hayli cesur. Mesela Karolin, evli bir adamı ayarttı. Aylin evlendi, ama evli olduğu adamın kardeşine âşıktı. Ve bu aşkı yaşadı. Keza Berrin de evli ama başkasına âşık. Dizinin konsepti, evli kadınların başka adamlara âşık olması üzerine gibi...
Muhteşem Yüzyıl da herhalde komisyonun gözünden kaçtı. Rakamsal olarak da, ağırlık olarak da dizi kadınlar üzerinde dönüyor. Belki de en fazla erkek egemenliğinden söz edilebilecek dizide resmen sarayı kadınlar yönetiyor.
Yalan Dünya, modern kadınla gelenekselin çatışmasından başka bir şey değil. Bir tarafta temizlik hastası Nurhayat, diğer yanda oyuncu Deniz.
Son dizisinde bariz bir erkek egemenliği var. Dizide erkekler bir haltlar karıştırıyor, kadınlar bu haltı çözmeye çalışıyor.
Uçurum'da kadınlar ana karakter ama maalesef acizler. Dizinin en güçlü kadını Nur bile, bir acizlik içinde.
Çocuklar Duymasın, bu anlamda en eşit ve gerçekçi dengeyi veriyor. Türk toplumunu en iyi yansıtan haller bu dizide. Yani erkek kendini evin hakimi sanıyor, oysa kadının her dediği oluyor.
Adını Feriha Koydum dizisi, kadın entrikaları arasında kalmış erkeklerin durumunu yansıtıyor.
Hayat Devam Ediyor, erkek egemenliğinde bir dizi. Ama dizinin sorun olarak gördüğü ve düzeltilmesini talep ettiği gerçek de bu.
Arka Sokaklar, bir polis dizisi. Hakimiyet erkeklerin. Ama kadın polisler de en az erkek meslektaşları kadar mücadele veriyor.
Umutsuz Ev Kadınları, ismi üstünde, kadınlar üzerine ama kadınlar umutsuz! Burada, kadınların ev hanımı olmaları itibariyle toplumdaki güçleri değil, 'olmaları' gereken konum işaret ediliyor.
Suskunlar, tam bir erkek dizisi. Dizideki iki arkadaşın da aşkı olan kızcağızı diziye koymalarının tek nedeni, 'Kadroda bir de kadın olsun' ihtiyacından sanki...
Kalbim Dört Mevsim, kadınların hem sayı olarak hem de ruh olarak yoğunlukta olduğu bir dizi.
Al Yazmalım, kadın odaklı dizilerden bir diğeri. Velhasıl asıl incelenmesi gereken, bu kadınların izleyenlere nasıl bir alt mesaj verdiği... Bu konuda yapılmış çok araştırma yok. Bence Meclis'in yapması gereken bu tip bir çalışma!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.