Tasarımlarımızla trendlere yön veriyoruz
Çalık Denim'in dünyaya sunacağı denim kumaşlarla özel bir koleksiyon hazırlayan Ümit Ünal, "Ürettiğimiz kumaşları ve tasarımlarımızı, büyük moda markalarının tasarımcılarına ilham kaynağı olarak sunuyoruz," diyor
- Koleksiyonunuzun çıkış noktanız ne oldu?
- İnsanların hayatta iyi şeylere ihtiyacı var diye düşünüyorum. Duygusal yüklerimiz çok ağır, hayatın nerede güçlenip, nerede kırılacağını bilemiyoruz çoğu kez. Yaşadığımız yerler, yediğimiz her şey sentetik. Tüketim kültürü, dostlukları, aşkları öldürüyor. Böyle olunca, insanları iyileştiren ürünler olması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'de moda hep biraz tepeden bakıyor gibi. Biz tasarımcılar, hep kırmızı halı üstündekileri giydiriyormuşuz gibi görülüyoruz. Oysa böyle değil, sokaktaki insanları giydirmek önemli. Bunun için de kurumların da desteği gerek. Bu anlamda Çalık Denim benim için çok önemli.
FİLMDEN ESİNLENDİM
- Çalık Denim'le yaptığınız çalışmaların özelliği nedir?
- Çalık Denim'le yaptığımız çalışmalarda, kimyayla ve kumaşın yapısıyla da ilgileniyorum. Ortaya çıkan parçalar, edindiğimiz bu tecrübelerin sonucu ortaya çıkan ürünler. Çünkü dünyada tasarım, estetiğinden çok kurgusu, matematiği, kuramıyla önemli. Bunlar olmadan iyi bir tasarım olamaz. Gerçek bir tasarımcı gibi hareket etmeye çalışıyorum. Bu da tasarımın matematiğini, kimyasını bilmeden olmaz.
- Bu koleksiyon için We Live in Public/Her Şeyimiz Meydanda filminden ilham aldığınızı söylüyorsunuz...
- Evet, yıllarca İstanbul Film Festivali'ni takip ettim. Ama daha deneysel şeyler izlemek istediğimde de !f İstanbul'a bakıyorum. Bu festivalde izlediğim Eternal Child ve Her Şeyimiz Meydanda filmleri benim hayata bakışımı değiştirdi. Her Şeyimiz Meydanda'da anlatılan şuydu: Birbirimizin özel hayatı hakkında her şeyi biliyoruz. Böylece birbirini ikaz eden, yaralayan, hırpalayan bir kültür ortaya çıkıyor. Bu bizim kültürümüze de yakın bir durumdu. Çok da deneysel bir filmdi. İsmi de çok iyiydi, slogan olabilirdi. İçinde bulunduğumuz durumu çok iyi anlatan bir tespitti bana göre. Bu filmi içinde bulunduğumuz durumun, kültürün bir parçası olarak gördüm. Çalık grubu da çok sahip çıktı. Ve bir slogan olarak aldık.
- Sizin tasarımlarınızın indie (bağımsızlık) kültürüne de yakın olduğunu söyleyebilir miyiz?
- Bana göre indie kültürü, bu dönemin pop kültürü ve bana çok gerçekçi geliyor. Hem yerel, hem uluslararası bir kimlik kazandırıyor. Indie kültürü sayesinde ben de pek çok kişi için yeni tasarımlar yapabiliyorum.
- Peki bu koleksiyon kimlere hitap ediyor?
- Çalık Denim'in ürettiği kumaşların yarattığı hissiyatı göstermek istedim. Bunları satmak gibi bir düşüncemiz yok, bu bir trend yönlendirmesi. Çalık, dünyanın pek çok büyük grubuyla çalışıyor. Bu kumaşların ve bizim yaptığımız tasarımların, o grupların tasarımcılarına ilham kaynağı olmasını istiyoruz.
- Hangi renkleri ağırlıklı olarak kullandınız?
- Herkesin hem kentli, hem köylü gibi davranmak, yer değiştirmek istediği bir dönemde, istediğiniz kadar kentli ve köylü olma imkanı sunan kasabalı olma durumunu ele aldım. Parlak renkler, aynı zamanda da iyi ağartılmış, dokuları daha natürel toprak tonlarını görüyoruz. Pembemsi tonlar ve kızıllar da var. Türkiye'de beyaz ve dümdüz siyah jean pantolonlara çok alışık değiliz. Çalık Denim'le birlikte bunları da hazırladık.
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler