Ramazan lezzetleri resmi geçit yapıyor

Ramazan ayı için #iftarsofralarında hashtag'i ile sosyal medya üzerinden bir konuşma başlatmıştım. Amaç yemeğe sevdalıların kurdukları sofralarda, neyi eksik etmediklerini gözlemlemekti. Türkiye'nin geniş kültür ve gastronomi mozaiğinde bunu belli başlı birkaç yemeğe indirgemek çok kolay olmasa da, birkaç kategori bariz bir şekilde öne çıkıyor. Siz de benimle twitter.com/arda_turkmen ya da facebook.com/ardaninmutfagi.com adreslerinden #iftarsofralarında hashtag'i ile sevdiğiniz yemekleri paylaşıp sohbete katılabilirsiniz. İşte iftar sofralarının geçit töreni başlıyor
* Çorba
Aslında sadece iftar sofralarının değil, tüm sofraların altlığıdır çorba, mideyi yemeğe hazırlayan, hafif hafif ısıtan. En profesyonel sporcular bile ısınmadan antrenmana başlamazken mideyi ısıtmadan yemeğe başlamak, sonunda kaçınılmaz "Of çok yedim, aman ne şiştim," nidalarını da beraberinde getirecektir. Çorba bir altlıktır, iftar yemeğinin tabanıdır. Ilık yarım kase çorba, midenin dostudur, arkadaşıdır, iftar sofrasından eksik edilmemesi gerekendir. Neyse ki çorbasever bir milletiz de çeşit çeşit çorbamız var, Ramazan'ı fazlasıyla lezzetli kılan.
* İftariyelikler
İstisnasız
hepimizin vazgeçemediği, iftar başlangıcıdır kahvaltılıklar. Kimisi zeytin ile açar orucunu, kimisi hurma ile kimisi de bir lokma su ile. Arkasından gelsin iftariyelikler, Ramazan'ın sembolü ince ılık bir dilim pide, yanına güzel bir parça kaymak, biraz reçel, biraz peynir, belki ince, bir dilim pastırma, tabii ki bir lokmacık da bal... İftariyelikler o kadar seviliyor ki iftar sofralarında kimi dostlar sadece bunlarla bile tatminkar bir iftar yapıp sofradan kalkıyorlar. Ama bir çoğumuz sanki bir ara, mola için kullanıyor iftariyelikleri. "Orucumu açmış, yarım çorbamı içmişim. Mideme hafif ılık bir altlığı vermişim, şimdi bir alt taban katmanı yapıp bir de çay ile kısa bir mola vereyim," şeklinde yer buluyor iftariyelik bütün iftar sofralarında...
* Ramazan pidesi
Ramazan pidesi hepimizin baş tacıdır. İftariyelik kahvaltıların içinde figüran gibi geçti sanmayın. Hemen hemen hepimizin çocukluğunda pide kuyruğunda bir kere de olsa beklemişliği vardır. Tabanı kıtır, üzeri kabukumsu ve içi yumuşak pide en makbuludür, sofraya yakışandır.
* Güllaç önderliğindeki sütlü tatlılar
Zaten tatlıyı çok seven bir milletiz, iftarda tatlı olmadan huzura ermeyiz... Sizden gelen iletilerde, güllaç önderliğindeki diğer tüm sütlü tatlılar iftar sofralarında liderliklerini belli ediyorlar. Zaten güllaç olmadan iftar olmaz, hafif serinletici, lezzetli, damağı şenlendirici. Güllacın serinletici ilk lokmasını düşünmek bile iftar saatini beklemek için tek başına bir sebep.
Sebze çorbası
2 yemek kaşığı tereyağı
2 orta boy soğan
2 patates
1 kabak
2 havuç
1 bardak bezelye
1 litre kaynamış su
1 bardak süt
1 yumurtanın sarısı
Tuz ve karabiber
Soğan, patates ve havucu soyun, kabakla beraber iri iri doğrayın. Derin bir tencerede tereyağını eritin, önce soğanı hafif şekilde pembeleşene kadar yağda çevirin, bezelye hariç tüm sebzeleri ekleyin. Bir süre kavurduktan sonra 1 litre kaynamış suyu tuz ve karabiberi ekleyip karıştırın. Hafif ateşte sebzeler yumuşayana kadar pişirin. Pişince çorbayı blenderdan geçirin. Süt ve yumurtayı bir küçük kapta çırpın. Çorbadan 1 kepçe alıp bu karışıma çırparak ekleyin. Burada amaç yumurtayı pişirmeden ısıtmaktır. Isınan süt ve yumurta karışımını sürekli karıştırarak çorbaya ekleyin. Eğer çorbanın kıvamı aşırı yoğunsa biraz su ekleyebilirsiniz. 4 Bu çorba, her sezonun sebzeleriyle yapılabilecek basit ama yoğun lezzetli bir çorbadır. Vücudumuzun eksikliğini duyduğu sıvı ihtiyacını karşılamanın ve mideyi ana yemek için hazırlamanın pratik bir yoludur.
Lavantalı gülaç
6 su bardağı süt
2 su bardağı şeker
10 adet güllaç yaprağı
200 gram file badem
Bir avuç lavanta
Lavantayı bir bez kese içine koyun, ağzını bağlayın. Lavantayı sütün içinde demleyip daha sonra dışarı çıkartacağımız için bu önemli bir detaydır. Sütü tencerede lavanta kesesi ile beraber ısıtın. Süt ne çok kaynar ne de soğuk olmalı, elimizi yakmayacak şekilde fakat sıcak olmalı. Daha sonra şekeri ilave edin ve karıştırarak şekeri eritin. Şeker eridikten sonra lavanta kesesini sütten çıkarın. Güllaç yaprağını alacak boyda iki kabı yan yana koyun. Kaplardan birinin tabanını kaplayacak şekilde süt döküp güllaç yaprağını bu sütle ıslatıp diğer kaba muntazam şekilde yaprağınızı yerleştirin. Sonra bu yaprağın üzerine kepçe ile sütü dökün. Bu şekilde ıslatarak güllaç yapraklarını döşeyin. Beşinci kata gelince araya 200 gram file bademi serpin. Diğer güllaç yapraklarını da sütle ıslatıp bu şekilde döşeyin. Güllacı soğutarak servis edin. Tüm sütü kullanın. 4 Lavanta güllaca çok hoş bir aroma katıyor. Gülsuyu sevmeyenler için harika bir alternatif. Bu tarifteki önemli detay, sütün kaynar sıcaklıkta değil ılık olmasıdır. Soğuk süt güllaç yapraklarını ıslatmaz, kaynar süt ise paramparça yapar. Üzerini servis sırasında dövülmüş Antep fıstığı içi ile servis yaparken süsleyin.