Cumartesi 25.08.2012
Son Güncelleme: Cuma 24.08.2012

Adalara gittik, lahmacun yedik

Henüz tatil yapmayanlar, planlarını gözden geçirenler var elbette. Fakat bazılarımız için sezon çoktan bitti. Biz de bir değerlendirme yapalım dedik; bu yaz hangi mekan öne çıktı, nerede ne yedik, ne içtik? İşte yaza damgasını vuranlar

Yaz henüz bitmedi. Hatta pek çoğumuz için yeni başlıyor. Kimileri tatil için Ramazan sonunu beklerken kimileri soluksuz eğlenmeye devam etti. Magazin gazetecileri güneye ve Ege'ye indi. Yine en çok kare Çeşme ve Bodrum'dan geldi. Bazı kaideler yine bozulmadı. Maçakızı bu yaza da damgasını lahmacun fiyatıyla vurdu. Yiyen yemeyen, abartı bulan bulmayan tartışa dursun, paparazzi derdi olmadan gönlünce eğlenmek isteyenler kendilerini Yunan adalarında buldu. Eylül ayında eğlence hem güneyde devam edecek hem de sönük geçen İstanbul sezonu hareketlenecek. Peki şimdiye kadar neler yaşandı? En çok neler konuşuldu, yazın bir değerlendirmesini yapalım dedik. İşte şampanya savaşlarının yaşandığı, Türkçe müziklerin tavan yaptığı 2012 yazı...
Lahmacunun dönüşü muhteşem oldu
Maçakızı'nın 50 liralık lahmacunu bu yazın en çok konuşulan yemeği oldu. Aslında haksızlık etmemek lazım. Lahmacunla ayranın toplam fiyatı 50 lira. Bu kadar çok lahmacun konuşulunca canımız mı çekti ne, Çeşme'dekiler kendilerini Dost Pide'de pide yerken buldu, 50 liralık lahmacunu yiyemeyenler, kendisini Bodrum merkezde pide arası sebzeli dönere vurdu. Kısacası bu sezon yazlık mekanlarda tatilciler hamur işine doydu. Sonuç mu; artan kilolar... Arada Life&Co'da detoks kaçamakları yapanlar durumu toparladı, toparlayamayanlar da soluğu diyetisyenlerde aldı. Eylül ayında detoks kamplarının kapısını aşındıracakların sayısı küçümsenemeyecek kadar çok olacak gibi görünüyor.
Bu yazın içkisi şampanya
Bu yazın içkisi bütçeye göre şampanya ve prosecco arasında değişti. Çok şükür blush çılgınlığı biraz gözden düştü ama yine de happy hour partilerde tüketilmeye devam etti. Tektekçi'nin hayatımıza getirisiyse shot'lar oldu. Bloody Mary ve domates suyuyla hazırlanan bloody sake de bu yazın en klas içkileri arasındaydı. Avrupa'da kalori hesabı yapanlar diyet tonikli votkaları tercih ederken, bizde diyet yapan genç kızlar ellerinden cin-sodayı düşürmedi. İçine de biraz misket limonu... Hem fresh hem az kalorili... Kavunlu, şeftalili, satsumalu kokteyller de bu yaz çokça tüketildi. Yunan adalarını sık sık aşındıranların içkisiyse kesinlikle mastika yani sakız likörü oldu. Rakı mı? Elbette Bodrum Mimoza ve Sait gibi balıkçılarda rakı tercih edildi ama meyhane dönemi henüz başlamadı. Bunun için ekimi beklemek gerecek.
En gözde tatil rotası: Adalar
Hangi adalar mı? Burgazada, Sedef Adası, Yunan adaları... Bu yaz tam bir ada çıkarması yaşanıyor. İstanbul'da kalanlar serinlemek ya da tatil moduna girmek için Prens adalarının yolunu tutarken, tatilciler Yunan adalarına akın ediyor. Özellikle Mikonos'ta adım başı bir Türke, düzeltiyorum renkli ekrandan tanıdığımız bir yüze rastlıyorsunuz. Mikonos'un gözde tavernası Sea Satin'de cemiyet hayatından isimlere rastlayabilirsiniz. Akşamüstü Caprice Bar'da ise adeta Türk çıkarması yaşanıyor. Sedef Adası'ndaki Sedef Elio da bu yaz adından söz ettiren mekanlardan biri oldu. Özellikle hafta sonları akşamüzeri düzenlenen partilerde herkes şezlongların üstünde eğlendi. Gece acıkanlar da ya mekanın restoranında karnını doyurdu ya da yatlarıyla Büyükada'ya geçerek Milto'da ızgara kalamarın tadına baktı.
Rihana ve Tarkan dinledik
Kışın karanlık ve arabesk ruh hali, yerini hit müziğe devretti. Özellikle Rihanna-Where have you been, Calvin Harris-Let's Go, David Guetta-Titanium, Tarkan-Ozan Çolakoğlu-Aşk Gitti Bizden, Yalın-Kasma ve Kenan Doğulu'nun Bal Gibi'si duyulduğu an masalarda açılan şampanya ve arkadaşa ısmarlanan shot sayısı arttı. Bu yaz 90'larda dinlediğimiz Türkçe müzikler tavan yaptı. Yonca Evcimik, Burak Kut, İzel... 90'lara damga vuran Türkçe hitlerin yeni versiyonları da bu yazın en sevilen ve dinlenenleri oldu. Sinan Akçıl'ın Fark Atıyor'u ise özellikle genç kesimin en sevdiği şarkılar arasında oldu.

Monaco ve SaInt Tropez'i çok sevdik
Sadece Yunan adaları mı? Bu yaz bir de Saint Tropez ve Monaco tatilini de abarttık. Prens Albert'in verdiği partide malumunuz cemiyet hayatımızdan birçok sima boy gösterdi. Sanırsınız Prens daveti, gezmeyi seven Türk işadamlarına vermiş. Elbette yıllardır Cote d'azur'da eğlenen, Güney Fransa sahillerini bilen tatilcileri ayırıyorum ama bir yer moda diye gidenler artık bir "Dur," dese...
Yazın en gözde mekanları
Görmek ve görülmek isteyenlerle, kalabalıktan uzak, gözden ırak olmak isteyenler farklı mekanları tercih etti. Elbette yazın en çok 'göründüren' mekanı Marrakech oldu. Kimileri bile bile lades deyip, kameralara gülümsemek için, Berrak Tüzünataç gibi objektifleri unutanlar da eğlenmek için mekanın yolunu tuttu. Gece acıkanlar için salatalık ve haşlama yumurta servisi yapan Alaçatı'nın yeni mekanı Göz de bu yaza damgasını vuranlar arasındaydı. Billionaire Club ve Cipriani ise biraz daha lüks eğlence arayanların tercihi oldu. Önce İtalyan yemeği ardından da partilemek isteyenler Yalıkavak'taki bu eğlence cumhuriyetinin yolunu tuttu. Ship A Hoy bu yaz pek de iyi gitmedi. Genelde Ankaralılar burada eğlendi. Ama yaş ortalaması küçük olunca, kavga çıkması da kaçınılmaz oldu. Bu yazın en popüler restoranları da yine Ege'den çıktı. Asma Yaprağı, Deli Deli, Barbun Çeşme'nin popüler restoranları olurken, Bodrum'da yine Mimoza ve Sait öne çıktı. Antalya'dan da bu yaz eğlence sesi yükseldi. Plaja inen Cahide, Mardan Palace'ın içinde beklenenden daha fazla ilgi gördü. Ahh bir de Antalya'nın denizi daha soğuk ve paparazzisi daha fazla olsaydı, kim bilir belki de çok daha popüler olabilirdi. Maçakızı ise happy hour'larıyla en kaliteli eğlencenin adreslerinden biri oldu.
Her daim Bebek
Bebek trendi pek bitecek gibi görünmüyor. Gerçi büyük söz etmemek gerek. Malum, Asmalı'da masalarla birlikte kalabalığın da gittiğine şahit olduk. Ama Bebek yaz sezonunu da hareketli geçirdi. İstanbul'da kalan eğlenceseverler yine akşam iş çıkışı Lucca'da buluştu. Pazar kahvaltılarında da Lucca yine gözdeydi. Happily Ever After da hem yemekleri hem de kokteylleriyle öne çıkmayı başardı. Çoluk çocuklu aileler, oynamak için Bebek Parkı'na geldi, Abbas'ta waffle kuyruğuna girenler gerekirse onlarca dakika kuyrukta bekledi. Kısacası Bebek'te manzara yine aynıydı.
Dostlar Arnavutköy'de balıkçıda görsün
Daha önce yazdım... Hatta yazmakla kalmadım, Arnavutköy'deki balık restoranlarının rehberini bile hazırladım. Semtte adım başı bir balık lokantası var... Ve her lokantanın önünde bekleyen magazin basını... Son bir yıldır sanki canı balık çeken Arnavutköy'e gidiyor. Eftelya, Arnavutköy Balıkçısı, Sur Balık... Hem yemekleri hem de sohbete uygun ortamları nedeniyle, ne yalan söyleyeyim gerçekten de gidilesi. Bir de Adem Baba'nın üstünde Lipari var ki daha çok bilenin gittiği salaş ama lezzetli bir mekan. Üstelik Candan Erçetin, Sezen Aksu gibi müdavimleri de var.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.