Dünyanın en çok satan beşinci albümü 25 yaşında

Onunla ilk defa, 80'lerin sonunda, henüz tek rakamlı olduğum yaşlarda karşılaşmıştım. Çekirdek aileyle, yazlarımızı Marmaris'te geçirdiğimiz yıllarda, yolun üzerinde kaset satan bir adamın tezgahında görmüştüm onu. Nedense satın aldığım birçok albümün yerini ve zamanını çoktan unutmuşumdur. Bu sanırım ilki olduğu için hiç unutmadım. Beyaz bir fonun önünde, 'melez' görünümlü bir adam vardı kapakta. Henüz tam olarak beyazlaşmamış... Üzerindeki siyah deri ceketiyle, dünyaya hafiften meydan okurcasına bakıyordu. Neden bir başkası değil de o ilgimi çekti, bilmiyorum. Cebimdeki harçlığımı tezgahtarın eline tutuşturup, kaseti cebime koyduğumu hatırlıyorum. 'Walkman'ime kaseti takmak için sabırsızlandığımı da... Dinlediğimde ilk defa bir albüme âşık olmuştum. O çocuk halimle bile çok etkilenmiştim. Benim Michael Jackson'la tanışmam, işte Bad'i satın aldığım o günle oldu. Sonrasında da Michael Jackson'ı sevmeyi hiç bırakmadım... Ölümün zamanı olmaz ama bazıları hayata gerçekten beklenmedik bir anda veda ediyor. Sayısız popüler kültür ikonu bir trajediyle aramızdan ayrıldı. Kurt Cobain'den Heath Ledger'a, Marvin Gaye'den John Lennon'a kadar hepsinin ayrı bir hikayesi ve yeri var. Michael Jackson da o zamansız ölenlerdendi. Henüz 50 yaşındaydı. Belki pek de küçük sayılmaz. Ama Bob Dylan, Paul McCartney, Leonard Cohen gibilerinin, 70'i aşan yaşlarına rağmen hâlâ sahnede olduklarını düşürsek Jackson'ın bizi erken bıraktığı açık. 2009'da çıkmak için hazırlandığı, ölümüyle iptal olan 'This Is It' turnesinin 50 konseri çoktan 'sold-out' olmuştu. Çıkamadığı bu turnenin hazırlıklarını anlatan This Is It belgeseli, ondan bize kalan son eserlerden biri oldu.

ÖLÜMÜNDEN SONRA POPÜLARİTESİ ARTTI
Yine de her saniye Jackson'a dair bir şeyler yayınlanmaya devam ediyor. Eğer Jackson için ölümünden sonra daha da popülerleşti dersek, yanlış bir yargıya varmış olmayız. Bir yanda ailesinin onun yaklaşık 1 milyar dolarlık mirası için tutuştuğu kavga sürerken, diğer tarafta Jackson'a ait yeni şeyler ortaya dökülmeye devam ediyor. Eskilerse 'yeni' halleriyle beğenimize sunuluyor. Bu sene yeni haliyle sunulan Jackson albümünün benim için yeri daha da ayrı. Muhtemelen benim yaşlarımdaki birçok kişi için de. Zira, geçtiğimiz haftalarda özel bir versiyonu yayınlanan Bad, bu yıl 25. yaşını kutluyor. Niyet, cebimizdeki parayı almak olsa da, 'yıl dönümü' albümlerini her zaman sevdim. O özel paketleriyle, daha önce yayınlanmamış şarkılarıyla beni hep cezbettiler. Bad için de durum farklı değil. Albümün 2 CD'lik ve 3CD + 1 DVD'lik versiyonları mevcut. Bu özel albümde, dünya çapında yaklaşık 45 milyon satan (en çok satan beşinci albüm) Bad'in orijinal versiyonu, daha önce yayınlanmamış demoları ve 1988 Wembley konserinin DVD'si mevcut. Pop müziğin bu başyapıtı hakkında fazla söz söylemeye gerek yok aslında. Müzik anlayışımızı topyekün değiştiren nadir albümlerden biri. Aradan yıllar geçse bile hâlâ ilk günkü kadar orijinal ve çarpıcı. Onunla çok uzun zaman sonra tekrardan karşılaşmak, ilk rastlaşmadakiyle aynı heyecanı veriyor. İyi ki vardın MJ! Seni hep sevgi ve saygıyla anıyoruz.