Cumartesi 15.12.2012

Orta Dünya'ya yeni yolculuk

Yüzüklerin Efendisi, yani son dönem sinemasının Harry Potter'la birlikte en etkili fantastik serisi dönüyor. Üç serilik filmin alındığı ünlü J. R. Tolkien romanlarının aslında atası olan ve yazarın ilk ününü yaptığı The Hobbit'in (1937) dünyası, elbette Yüzükler'inden farklı değil. Bu açıdan, bunun tüm sinemaseverler için bir büyük buluşma olduğu açık. Öte yandan, Altyazı dergisinde Ali Deniz Şensöz'ün kapsamlı yazısında belirttiği şey de doğru: Bu "Öncelikle bir çocuk romanı. Ve üçlemenin karanlık tonuna göre, daha masalsı bir atmosfere sahip". Bu açıdan, filmin ilk yarıda büyükler için biraz 'uyutucu', giderek sıkıcı olduğu bile söylebilir. Fantastik sürekli dramatik ve trajik olanın üstüne çıkıyor, mizah aşırı çocuksu duruyor. Ve seyircinin, üçlemenin tersine, özdeşleşebileceği tek bir kahraman bile yok (Neredesin Frodo!). Böylece Hobbitköy'de sakin bir yaşam süren Frodo'nun kuzeni Bilbo Baggins, kavgadan nefret etmesine ve eline kılıç bile almamış olmasına karşın, 13 cücenin peşinden Orta Dünya'da müthiş bir sefere çıkıyor. Alev saçan bir ejderha saldırısıyla huzuru bozulan bu masal aleminin Troll'ler, Ork'lar, Elf'ler gibi farklı ırkları ya da Goblin'ler gibi devleri birbirine girmiştir. Bilbo bu amansız mücadelede tıpkı Frodo gibi büyüyecek, erkekliği öğrenecek, Gollum'la bir zeka savaşına girerek sihirli yüzüğü de eline geçirecektir.
YENİ İSİMLER KATILIYOR
Tolkien'in kendi kültüründen Kral Arthur dönemi) ve İskandinav mitolojisinden aldığı esini çağının sorunlarıyla yoğurarak yarattığı dünya, anlaşılan yeni bir üçleme oluşturacak. Bu ilk film, ilk yarıda umut vermiyorsa da, ikinci yarıda öyle bir açılıyor ki... Anlaşılan bunun da tiryakisi olacağız. Böylece, 10 yılda hatırı sayılır biçimde gelişmiş teknolojiyle, önümüzde yaprak yaprak harika aksiyon bölümleri açılıyor. Eski dost, büyücü Gandalf (Ian McKellen) baştan beri yol gösterirken, yeniler maceraya katılıyor: Bilbo'da Martin Freeman, Thorin'de Richard Armitrage gibi. Frodo-Elijah Wood, Galadriel- Cate Blanchett, Elrond-Hugo Weaving, Saruman-Christopher Lee ve elbette Gollum-Andy Serkis ile nostaljik buluşmalar gerçekleşiyor. Ve film finale doğru artan bir tempo içinde, bizleri yine büyülemeyi başarıyor. Bilgisayar yardımına rağmen, o vahşi doğaya, o kalabalık sahnelere, o nefes kesici dövüşlere ilgisiz kalmak mümkün değil. Bir kez daha kötülükle iyilik karşılaşıyor, zeka kaba güce başkaldırıyor, perdeden bir yaratıcılık rüzgarı esiyor. İçimizdeki çocuk bir kez daha doğrulurken, büyümüş benliğimiz de filme çabası geçen herkese karşı bir minnet duygusuyla doluyor. Böylesine özgün ve farklı bir dünyayı yoktan var etmek az şey mi?
HOBBIT: BEKLENMEDİK YOLCULUK
(The Hobbit: An Unexpected Journey) ****
Yönetmen: Peter Jackson Senaryo: Philippa Boyens, P. Jackson, Guillermo del Toro, Fran Walsh Görüntü: Andrew Lesnie Müzik: Howard Shore Oyuncular: Martin Freeman, Richard Armitrage, Ian McKellen, Ken Stott, Graham McTavish, William Kirscher, Andy Serkis, Sylvester McCoy, Cate Blanchett, Hugo Weaving, Christopher Lee, Elijah Wood/ MGM- NewLine yapımı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.