Komşu'da da kayak yapılır

Türkiye, geçtiğimiz hafta boyunca soğuk havanın ve kar yağışının etkisi altındaydı. Bu durum en çok okulları tatil olan öğrencilere ve kış sporları tutkunlarına yaradı. Öyle ki, ülke genelinde kar kalınlıkları yüksek seviyelere ulaştı. Yaklaşan sömestr tatili öncesinde, kayak tutkunları için kar kalınlıklarının yüksek seviyelere ulaşması sevindirici bir haber. Fakat kayak yapmak için ülkemizin merkezlerine alternatif olarak bir merkez daha var. O da komşu ülke Bulgaristan'ın ünlü kayak merkezi Bansko. İstanbul'dan sadece 550 kilometre uzakta olan Bansko, Türk turistler arasında yeni yeni popüler olan bir kayak merkezi olarak dikkat çekiyor.
15 FARKLI PİST VAR
Bulgaristan'ın başkenti Sofya'dan kara yoluyla iki buçuk saat uzakta olan Bansko'nun talihi 1985'de düzenlenen kayak şampiyonası ile değişmiş. Düzenlenen şampiyonanın ardından da Bansko'ya yaklaşık 40 milyon dolarlık yatırım yapılmış. Bu yatırımların meyveleri de alınmış tabii ki. Bansko'da 2011'de Dünya Bayanlar Kayak Şampiyonası, geçtiğimiz yıl ise Dünya Erkekler Kayak Şampiyonası düzenlendi. Bu uluslararası şampiyonların ardından Bansko'da şu an bin ile 2 bin 600 metre arasında 15 kayak pisti bulunuyor. Üstelik bu pistler farklı zorluk derecelerine sahip; altı mavi pist, yedi kırmızı pist ve iki siyah pist var. Bunlara ek olarak merkezde, 4-7 yaş arası çocuklara yönelik Ski Oyun ve Kayak Öğrenme Parkı da bulunuyor. Bu da çocuklu aileleri mutlu edecek bir özellik. Tüm bunlardan sonra Bansko'da kayak sezonunun yaklaşık beş ay sürdüğünü de söylemek gerekir. Fakat Bansko'da turizm sadece beş ay ile de sınırlı değil!
UNESCO KORUMASI ALTINDA
Bansko Kayak Merkezi, Pirin Dağları'nın eteklerine kurulmuş durumda. Bu çevre ise Pirin Ulusal Parkı'nı oluşturuyor. Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) koruması altında olan bu park, Bansko'da sadece kış turizminin değil kültür turizminin de yapılabileceğinin en büyük göstergelerinden biri. 180'den fazla irili ufaklı gölle çevrelenmiş, yemyeşil Pirin Ulusal Parkı, kış sporlarıyla uğraşmayanlara da trecking alternatifi sunuyor. Bansko, doğal güzelliklerinin yanı sıra tipik bir Bulgar kasabası olma özelliğini de taşıyor. Bölgede, gezilecek çok sayıda anıt ve müze var. 1835'te yapılan ve Osmanlı devletinin de yapımına katkıda bulunduğu Kutsal Trinity Kilisesi, 30 metrelik çan ve saat kulesiyle görülmesi gereken yapılardan başında geliyor. Kasabanın kültürel zenginliklerinin yanı sıra gece hayatından söz etmekte de fayda var. Çünkü Bansko'yu Türkiye'nin kayak merkezlerinden farklı kılan özelliklerin başında da bu geliyor. Türkiye'deki kayak merkezleri misafirlerine, otellerin imkanlarından fazlasını sunamazken, Bansko 'yaşayan bir kasaba' olmanın avantajına sahip. Kasabada birçok gece kulübü bulunuyor ve kulüpler de çoğu zaman Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden gelen genç turistlerle dolu oluyor. Bansko'ya gidince otele tıkılıp kalmanıza gerek yok anlayacağınız; farklı gece kulüplerini ve barları gezebilirsiniz.
BALKANLARIN EN İYİ SPA'SI
Bansko'da birbirinden farklı birçok otel var. Fiyatları da Türkiye'ye oranla çok daha avantajlı. Üstelik bu bölgede bulunan otellerin birçoğunda SPA da var. Fakat Türkiye'den Öztürk Ailesi'nin yatırımı olan Regnum Hotel'in SPA'sı diğerlerine göre bir adım daha önde. Çünkü otelin sahip olduğu SPA, geçtiğimiz yıl Balkanların En İyi SPA'sı seçilmiş. (www.regnum.bg)
Nasıl gidilir?
Türk Hava Yolları'nın her gün Sofya seferi bulunuyor. Bansko'ya uzaklaşmak için ise Sofya'dan sonra kara yolu ile 160 kilometre daha katetmeniz gerekecek. Tabii Bansko'ya ulaşmak için direkt kara yolunu da tercih edebilirsiniz. Kendi arabanızla İpsala gümrük Kapısı'ndan Yunanistan, Kavala, Drama üzerinden Bansko'ya ulaşabilirsiniz. Ya da otobüslerle Sofya'ya oradan da Bansko'ya geçebilirsiniz. Bu arada, Bulgaristan'ın yakın bir geçmişte Schengen vize uygulama sistemine dahil olduğunu hatırlatmakta yarar var.