Madalyonun altta kalan yüzü

Sevgili eşimin sevgili okurları, bu hafta köşeyi ben (Ferhat Çalapkulu) devraldım. Genelde hamilelik süresince ve sonrasında kadınların yaşadıkları konuşulur, tartışılır. Madalyonun diğer tarafındaki babaların durumu ihmal edilir. Sizlerle babaların karşılaştığı sorunları paylaşmak ve yetkililere çözüm önerilerinde bulunmak istiyorum. Hamileliğin belli başlı zorlu dönemlerini şöyle özetledim:
AŞERME VAKASI:
Kayınvalidem eşime hamileyken, daldan düşmüş çürük eriğe aşermiş. Başıma neler gelebilirdi, siz düşünün. Ben bu olayı sorunsuz atlattım, sağ olsun eşim bir kez bile aşermedi. Ama son zamanlarda aşerme vakalarında büyük artış görülüyor. Sebebi de televizyondaki çiğ köfte, lahmacun vb yemeli yarışmalar. Erkekler bu programların etkisindeki eşlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için 80 öncesindeki gibi kuyruklar oluşturuyorlar. RTÜK ve kanallar acilen bu drama bir son versinler. Programların yaş ve içerik uygunluğunu gösteren Akıllı İşaretler arasına 'Hamileler İzlemesin' sembolü eklesinler ve kocalar kanal değiştirip bu tehlikeyi savuşturabilsinler.
LOHUSA KOCASI SENDROMU:
Nerden çıktı demeyin, böyle bir sendrom var, bizzat yaşadım, yaşıyorum. Düşünün, eşiniz doğumdan sonra ne zaman patlayacağı, kime patlayacağı belli olmayan bir bombaya dönüşüyor. Bu bombanın tahrip gücü ve etkileri hiç belli değil. Peki, bu bomba kimin elinde, tabii ki kocanın. Cem Yılmaz bile yaşamış bu sendromu. Adını bilmiyor, tanımlayamıyor ama tüm belirtilerini anlatıyor gösterisinde. Lohusa Kocası Sendromu, ciddiye alınıp incelendiğinde Stockholm sendromu gibi çok ilginç sonuçlara ulaşılacağını düşünüyorum. Bu konuda tıp dünyasını göreve çağırmak istiyorum, konuyu hafife almayın, bu sizin de başınıza geliyor, gelecek.
EVDEKİ KADINLAR :
Başka ikiz babalarıyla da görüştüm, hepimizin durumu benzer; doğumdan sonra eve kayınvalide ve bakıcı, yani iki kadın daha gelmiş. Bir de arada benim annem ve ablam vs gelince evdeki kadın nüfusu ortalaması dört. Çıkan çatışmaları siz düşünün. Ben size hesaplayayım, beş kadın için ikili çatışma durumları 10 farklı şekilde olabiliyor. Kimin tarafını tutacağınıza ise tamamen bu kadınların size göstereceği tepki katsayısına göre karar vermelisiniz. Muhtemelen çoğu durumda tepki katsayısı en yüksek kişi eşiniz (Lohusa sendromunu unutmayın) olacağından genellikle çatışmalarda onun tarafını tutun. Eşiniz ve annesi arasındaki çatışmalarda sakın taraf olmayın, uzun vadede zararlı çıkarsınız. Yetkililere yine seslenmek istiyorum, acilen bu durumda kalan erkekler için AKA (Arada Kalan Adamlar) yardım hattı açılsın. Bir telefonla profesyonellerden destek alabilelim. Tabii zorlu durumlar bunlarla sınırlı değil. Ama umarım sorunlarımıza çözüm üretmek için bu yazı bir başlangıç olur.