Sokaktan ve salondan topluma bakış
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı 40., İletişim Yayınları ise 30. yaşını özel birer kitapla kutluyor. Farklı perspektifleri olsa da iki kurum düşünceyi, estetiği, kaliteyi önemseyen eserlere imza attı. İkisi de Türkiye'nin yakın tarihinin inişli çıkışlı dönemlerinde yol aldı
BENZER SIKINTILARDAN GEÇTİLER
İletişim Yayınları, 12 Eylül sonrası kuruluyor. Haftalık siyasi haber dergisi Yeni Gündem ile birlikte bir dizi dergi (Videosinema, Gençlik ve Toplum, Tarih ve Toplum) çıkarılıyor, ki Yeni Gündem dönemin ciddiyetle takip edilen dergilerinden. Kitap yayıncılığı 'ikincil konumda.' Amaç, Tanıl Bora'nın deyişiyle "12 Eylül'ün toplum ve devlet anlayışına karşı demokratik bir siyasal ve toplumsal kültürün güçlenmesine katkıda bulunmak." 80'li yıllar ki, askeri darbe nedeniyle korkunun hüküm sürdüğü zamanlar. Bu dönemde bu tür çabalar otoriteye göre sakıncalı hamleler. Ama söylenmesi gereken çok şey var. Aynı yıllardaysa İKSV'nin düzenlediği İstanbul Festivali bu korku zamanlarında aydınlar, sanatçılar, sanatseverler için farklı bir anlam ifade ediyor. Festival herkes için rahat bir nefes alınan bir tür kurtarılmış alan işlevi görüyor.
90'LI YILLARDA KURUMSALLAŞTILAR
80'lerin sonuna doğru iki kurum da önemli kararlar alıyor. İKSV bienal, film ve tiyatro olarak festival çeşitliliğini artırıyor. İletişim ise kitap yayıncılığına daha fazla odaklanıyor. Bilginin önemine işaret eden ansiklopediler yayımlanıyor. Alanlarında uzman insanların yazdığı (Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Tanzimat'tan Cumhuriyet'e, Sosyalizm ve Toplumsal Mücadeleler Ansiklopedisi, Modern Türkiye'de Siyasal Düşünce) hem entelektüel hem de akademik dünyada ufuk açıcı çalışmalar olarak kabul ediliyor. Arkasından edebiyat kitapları geliyor. Sonra araştırma ve inceleme dizileri... İletişim, 90'larda yayın dünyasında bir vaha olarak kendini iyice kabul ettiriyor. Dönemin o kaotik zamanlarında, yayımlanan kitaplar, dünyayı anlama yönünde önemli pencereler oluyor. 90'lar ise İKSV'nin kurumsallaştığı yıllar. İstanbul'u kültür sanat şehri yapmak hedefler arasında. Bu çabanın sonunda, daha fazla insana ulaşma imkanı sağlanıyor. Vakıf, kültür sanat dünyamızın dinamosu olacağının ipuçlarını veriyor. 2000'ler ise iki kurumun da altın çağını yaşadığı yıllar. Bir anlamda yıllarca ekilen tohumların ekinlere dönüştüğü zamanlar. Sonuçta İKSV'nin etkinliklerine 40 yılda yaklaşık dokuz milyon kişi katılırken, İletişim de 30 yılda 2 bin başlık altında kitap yayımladı.
EN SON HABERLER
- 1 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 2 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 3 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler
- 4 Yelkovan kuşlarının peşi sıra
- 5 Üstümüz başımız leopar
- 6 Bu oyunun seyircileri, cesaretli insanlar
- 7 Zamanın ötesinde bir albüm
- 8 7/24 şehirde yaşam
- 9 Sınırları koruyalım
- 10 Dümdüz bir karın, incecik beden için bahar diyeti kılavuzu