Şef, Fransız değilmiş

Taksim'de açılan beş yıldızlı Martı Otel'in mutfaklarını iki Michelin yıldızlı bir Fransız şefin yönettiğini duymuş, ama bir türlü gidememiştim. Nihayet bu fırsatı yarattım. Otelin iki restoranı vardı: Biri üst katta ufak tefek şeyler yenebilecek Quad ve alakart menüsünün iddialı olduğunu varsaydığım Brass. Biz giriş katındaki Brass'a yöneldik. Menü bir Fransızın elinden çıkmış gibiydi: Köy usulü kaz ciğeri pate, geleneksel quiche lorraine (kiş loren), Fransız usulü soğan çorbası, balkabağı çorbası, Fransız usulü balık buğulaması bouillebaisse, kuru et ve ördekle lezzetlendirilen cassoulet adlı Fransız kuru fasulye yemeği...
ŞEF TÜRK
Taze somon füme ve Frenk soğanı katılmış Japon spesiyalitesi chawanmushi, karides, tavuk, hindistancevizi ve limonotuyla hazırlanmış Tayland çorbası Tom yum, yumurtayla yapılan Japon çorbası Sukiyaki gibi Uzakdoğu'dan esintiler de göze çarpıyordu. Biz Fransız yemeklerini tercih ettik: Bouillabaisse, cassoulet, soğan ve balkabağı çorbaları, kiş loren, kırmızı şaraplı ördek soframızı şenlendirdi ve hepsi de çok başarılıydı. Sadece balık buğulamanın yanındaki kızarmış ekmek dilimleri, yenmeyecek kadar bayattı. Arkadaşım garsondan yeni kızartılmışları getirmesini rica etti. Garsonumuz, bir servis elemanı için affedilmez sayılanı yaptı ve "O ekmekler yeni kızartılmıştı," diye savunmaya geçti, sonra da ekmek tabağını alıp mutfağa gitti. Yeni ekmeklerle döndüğünde özür diledi, ama iş işten geçmişti. İçki listesinde yerli şarap fiyatları 80 liradan başlıyor, ama hızla 180, 250 liralara fırlıyordu. Biz içki içmedik. Bir arabaya yerleştirilmiş sıradan tart ve pastalardan ibaret tatlılardan da yemedik. Fransız şefin başarılı yemeklerini konuşurken, aşçı geldi, kendisini tanıttı; Emre İnanır adlı, bir süre Güney Afrika'da da bulunmuş bir Türk şef çıkmasın mı? Adını belleğimdeki iyi şefler listesine kaydettikten sonra, kişi başı içki hariç 65 TL hesap ödeyip ayrıldık.
Beğendiklerim
Taksim'de başarılı Fransız ve Uzakdoğu yemeklerini tadabileceğiniz iyi bir mekan. Otellerin güvenlik denetimini sevmeyenler için: Brass'a, otele girmeden, dışarıdan, ayrı bir kapıdan da ulaşılabiliyor.
Beğenmediklerim
Garsonun büyük gafı bir yana, restoranın en büyük handikap, ön taraf kafe olarak ayrıldığı için, karanlık ve kasvetli bölümde yer alması. Tatlı listesi çok yetersiz; şarap fiyatları da yüksek.
Mutfak **** Servis *** Ambians ***
Brass Restaurant Martı Otel İstanbul İnönü Cad. Devres Han No: 50/4, Beyoğlu-İstanbul Tel: (212) 334 88 50