Süper kahramanlar terapist koltuğunda

Clark Kent (Superman)

Sevgi dolu ebeveynlerle, mutlu bir çocukluk geçirmiş olsa da, sonrasında bu kişilerin biyolojik anne babası olmadığını öğrenerek büyük bir travma yaşamış. Ayrıca artık varolmayan bir gezegenden geldiği için kendini yalnız hissediyor. Bir diğer temel sorunsa, özel güçleri nedeniyle kendini ötekileştirilmiş hissetmesi. Bu nedenle terapinin ilk amacı, onun aidiyet problemini çözmek olmalı. Hem bu dünyaya hem Kripton'a ait olduğunu kabullenmesini ve farklılıklarını zenginlik olarak görmesini telkin etmek gerek. Entegrasyon problemi çözüldükten sonra, iki aile arasında kalmışlık hissini de ortadan kaldırmak da şart.
Bruce Banner (Hulk)

Zorlu bir vaka... Bundan daha ciddi bir stres bozukluğuna rastlayanınız var mı? Bilim adamı Bruce Banner, strese girdiğinde etrafı kırıp döken yeşil bir deve dönüşüyor! Bazen haklı olarak bazense paranoyak bir biçimde kendini mağdur ve kullanılmış hisseden bir karakter ve ciddi öfke kontrol problemleri var. Bu durumun farkında olduğu için pek çok defa kendini toplumdan uzaklaştırmaya çalışmış. Dolayısıyla öfke kontrolu tedavisiyle, sosyofobi tedavisi eşzamanlı gerçekleştirilmeli. Tabii terapi sırasında strese girip ortalığı dağıtması da kuvvetle muhtemel.
Tony Stark (Iron Man)

'Kapitalizmin kitabını yazmış', işkolik bir babaya sahip. Büyürken içten içe onun gibi olmak istiyor. Ama babası olumsuz özelliklere de sahip olduğu için, bu özdeşleşme hali, Stark'ın sık sık kendini sorgulamasına neden oluyor. Diğer yandan zengin, dikkat çekici, çapkın bir tip olsa da, kadınlarla ilişkilerinde sıkıntı yaşıyor. Çünkü onların kendi 'kabuğunu kırmalarından', iç dünyasına ulaşmalarından korkuyor. Bu yüzden kibirli bir tutum takınarak, insanları belli bir mesafede tutmaya çalışıyor. Düzenli terapi şart.
Selina Kyle (Kedi Kadın)

Yoksulluk içerisinde geçen çocukluk yıllarında zenginlere karşı bilenerek büyümüş. Bu yüzden hırsızlığı meşru bir yöntem olarak görüyor. Ancak yaptıklarının adil olup olmadığı düşüncesi de içini kemiriyor. Buna ek olarak asla kendisi olmayı başaramıyor, sürekli 'rol yaparak' yaşıyor. Kimseye güven duymadığı için, insanlarla sağlıklı ilişki kuramıyor. Terapide ilk yapılması gereken onun kendini toplumdan soyutlamasını engellemek. Ancak insanlarla daha samimi ilişkiler kurarsa iç hesaplaşmalarını çözebilir.
Peter Parker (Örümcek Adam)

Halası ve amcası tarafından yetiştirilmiş. Çekingenliğinden ve maddi sıkıntılardan dolayı, kendini yetersiz hissediyor. Hayatındaki en büyük travma, ihmalkarlığı yüzünden elinden kaçırdığı suçlunun amcasının ölümüne neden olması. Ayrıca sık sık olaylar karşısında harekete geçip geçmeme konusunda kararsız kalıyor. Hem müdahale ettiği takdirde yaşanacaklardan korkuyor hem de "Müdahale etmezsem suçlu olurum," diye düşünüyor. Suçluluk duygusunu hafifletirsek, bu durum özel hayatına da olumlu yansıyacaktır.
Bruce Wayne (Batman)

Zengin ve sevgi dolu bir aileye sahip. Ancak bir gün bir kuyuya düşüyor ve yeraltında yarasa sürüsüne yakalanıyor. Bu travmadan kısa süre sonra, ailesi öldürülüyor. O günden sonra Bruce hem intikam isteğiyle hem de suçluluk duygusuyla doluyor ve hayatını suçluları yakalamaya adıyor. Küçük yaştan itibaren, kendi korkularını tehlike hissiyle özdeşleştirmiş bir karakter. Bu yüzden korkusunu yenmek için bir tür misilleme güdüsüyle kendini etrafa korku salan bir avcıya dönüştürmüş. Hayatını intikam alma hırsıyla yaşayarak, içindeki boşluğu doldurmaya çalışıyor. Ama bu sağlıklı bir hayat tarzı değil, büyük bir psikolojik patlama yaşayabilir.