Levlâ'nın aşırı acıklı sıradan hikayesi

Albümde yer alan her şarkının ortak bir hikayeyi anlattığı konsept albümlere rastlamak pek kolay değil. Bu türün çok güçlü örnekleri var tabii ki; ender oldukları için de müzikseverler için çok değerliler. Ne yazık ki son yıllarda bu türe heves eden, böyle bir albüm hazırlamak için çabalayan çok fazla müzisyen yok. Fakat son yıllarda büyük bir çıkış yapan Model, kasımın son haftasında çıkacak yeni albümleri Levlâ'nın Hikayesi'yle bu türe yeni bir örnek kazandırıyor. Levlâ'nın Hikayesi'nde, kahramanımız Levlâ'nın terk edildikten sonra yaşadıklarına şahit oluyoruz. Üstelik Model, aşırı acıklı bu sıradan hikayeyi bizi sıkmadan anlatıyor. Albümdeki 10 şarkı da Can Temiz imzalı. Temiz, her ne kadar büyük bir motivasyon ve şevkle bu işe koyulsa da albümü hazırlarken zorlanmış. "Kafamdakileri nasıl gerçekleştireceğimizi bilmiyordum" diyor ve karşılaştığı zorlukları anlatıyor bir bir: "İşin zor kısmı her şarkıya kendine özgün bir duygu katmak. Albümdeki şarkıların hepsinin güçlü olması gerekir; arada kaynamamalılar. Her şarkının vurucu nakaratları olmalı. Sonuçta biz 'popüler alternatif rock' yapıyoruz ve bu türün kendine özgü yapı ve kuralları var. Deneysel rock yapan topluluklar gibi şarkıları istediğimiz kadar uzun yapamıyoruz. Onlar gibi kafamıza esen hikayeyi anlatamıyoruz." Bir hikayenin başlığına, hikaye tamamlandıktan sonra karar verildiğini düşünürüz. Fakat Model'in Levlâ'nın Hikayesi albümünde bunun tam tersi yaşanmış. Grubun vokali Fatma Turgut, Levlâ'nın gerçek bir insan ve Can Temiz ile ortak arkadaşları olduğunu söylüyor, Levlâ ile tanışma hikayelerini anlatırken: "Bir dönem Can'la birlikte aynı spor salonuna gidiyorduk. Orada çalışan bir arkadaşımızın adı Levlâ'ydı. Önce 'Leyla'dır herhalde, nüfus memuru yanlış yazmıştır' diye düşündük. Sonra sorduk. Levlâ da adının anlamını anlattı bize. Levlâ, Farsçada 'var olması gereken her şey; ihtiyaçlar' anlamına geliyormuş. Bunu duyunca Can 'Ne güzel bir isim' dedi. Böylece bu albüm hakkındaki ilk fikirler de ortaya çıktı."
LEVLÂ'NIN DUYGULARINI BİZ DE YAŞADIK
Fatma Turgut, Levlâ'nın Hikayesi ile herkes gibi kendi hayatı arasında benzerlikler olduğunu da söylüyor. Grubun gitaristi Okan Işık da aynı fikirde: "Bence Levlâ ilginç bir karakter değil. Sıradan bir hikayesi var. Biz onun duygularını dile getirdik ama bu duyguları çoğumuz yaşadık." Levlâ'nın Hikayesi albümü iki bölümden oluşuyor. İlk bölümün adı: Yas Bahçesinde Beş Gün. Bu bölümdeki şarkıların isimleri ise, Ağlamam Zaman Aldı (İnkar), Bize Susmak Yakışır (Öfke), Antidepresan Gülümsemesi (Pazarlık), Levla Vazgeçti (Depresyon) ve Sen Ona Âşıksın (Kabullenme). İkinci bölüm ise Hafifle adını taşıyor ve daha 'aydınlık ve umutlu' şarkıları barındırıyor. Fatma Turgut, yasın her zaman bu evreleri içerdiğini ve genelde bu evrelerin albümdeki aynı sırayla gerçekleştiğini söylüyor. "Bu yüzden ilk bölüm benim için çok önemli. Ben de inkar ediyorum, savaşıyorum ve yorgun düşünce kabulleniyorum" diyor. Can Temiz ise genelde inkar ve depresyon evrelerine takılı kaldığını, bu evrelerin diğerlerinden uzun sürdüğünü anlatıyor. Fakat Okan Işık ve davulcu Kerem Sedef bu evreleri daha çabuk atlatanlardan. Sedef "Bir şey bitmişse bitmiştir" diyor ama Can Temiz'den cevap geliyor: "Hâlâ soruyu mu cevaplıyorsun yoksa mesaj vermeye mi başladın?"
KONSERLER BİZİ YORMUYOR
Model yeni albümünü yayınladıktan hemen sonra iki gün üst üste lansman konserine çıkacak ve hayranlarıyla buluşacak. İlk konser, 28 Kasım'da Zorlu PSM'de... İkinci konser ise ertesi gün Jolly Joker İstanbul'da. Model, en çok sahneye çıkan topluluklardan biri olduğu için bu iki günlük konser onları korkutmuyor. Fatma Turgut "Hiç sıkılmıyoruz ve yorumluyoruz. Seviyoruz sahnede olmayı" diyor. Okan Işık ise yataklı bir tur otobüsüyle konserlere gittikleri için ev rahatlığına sahip olduklarını söylüyor. Tabii Anadolu'yu karış karış gezen herkes gibi Model de 'meşhur yemekler'i çok iyi biliyor. Yakında bir yemek programı yaparlarsa şaşırmayın!