İslami geleneğin en değerli markası

Dünyada tasarım ve inovasyon konularında parmakla gösterilen markaların başında gelen halis muhlis Türk menşeli Dice Kayek, dünyada İslami geleneği en iyi yansıtan sanatçı ve tasarımcılara verilen Jameel Ödülü'nün sahibi oldu. 2009 yılında modanın hızlı tüketimine karşı bir mesaj niteliğinde hazırladıkları ve toplam 27 elbiseden oluşan İstanbul Contrast Sergisi'nden bir seçki ile bu değerli ödüle layık görülen Dice Kayek markasının yaratcıları Ayşe ve Ece Ege kardeşler, ödüllerini geçtiğimiz hafta Londra'daki Victoria&Albert Müzesi'nde yapılan törenle aldılar. Hazırlandığı yıldan bu yana dünyanın çeşitli müzelerinde sergilenen ve ilhamını İstanbul'dan alan İstanbul Kontrast Sergisi genelinden seçilen Jameel Ödüllü üç özel elbise, 11 Aralık'ta Londra'da sanatseverlerin beğenisine sunulmaya başladı. Geçtiğimiz yıllarda Sevan Bıçakçı'nın da aday olduğu Jameel Ödülü'nü ilk kez Türkiye'ye kazandıran Ege kardeşler, bu saygın ödülün ardından sadece Cumartesi SABAH'a konuştu.
-Hem modern sanat hem de İslam dünyası için çok değerli bir ödülün sahibi oldunuz. Ne hissediyorsunuz?
- Jameel Ödülü ummadığımız bir ödül oldu. Birbirinden kıymetli sanatçıların yarıştığı bir ödülü kazanmış olmak bizi sonsuz onurlandırdı.
- Bunca değerli sanatçı arasından sıyrılıp Jameel Ödülü'nü kucaklamanızdaki ana etken neydi sizce?
- Jüri üyelerinden bazıları Müslüman kadının modern yüzünü yansıtması nedeniyle Dice Kayek markası ve koleksiyonunun bu ödülü alması için özellikle oylarını bizden yana kullandıklarını belirttiler.
- Bu ödül ile markanızın saygınlığı açısından nasıl bir ilerleme yaşayacağınızı düşünüyorsunuz?
- Jameel Prize'ın çok prestijli bir ödül olması Dice Kayek'i başka bir boyuta taşıdı. Ayrıca birçok önemli sanatçı arasından bu ödülün bir moda tasarımcısına veriliyor olması da bizi son derece gururlandırdı.
- Ödüle aday olan tek moda markasıydınız. Adaylar arasından hangi özelliğinizle öne çıktınız?
- Bu sergiye giren elbiselerimizde ciddi bir yapısallık var. Sergilediğimiz bütün bu işlerin en önemli özellikleri iç yapımları: Dışarıdan gözle görülemeyen ama detaylı bakıldığında bu heykelimsi etkiyi yaratmak için her bir giysiye çok özel bir iç inşa yapıldı. Aslında bu iç yapı, en az giysiler kadar emek ve işçilik gerektiriyor. Bu yapısallığın jüriyi etkilediğini düşünüyoruz.
- Sergiyle ilişkili bir de kitap yaptınız. Kitapta neler bulacağız?
- Bu özel sergi vesilesiyle limitli sayıda basılan, metinlerini Elif Şafak'ın yazdığı İstanbul Contrast kitabını hazırladık. Serginin açılmasıyla birlikte bu kitap Victoria&Albert Müzesi'nin mağazasında satışa sunuldu. Sanat, tasarım ve zanaatı buluşturan kitap, Dice Kayek'in İstanbul'unu anlatıyor.
Dice Kayek: İstanbul'u anlatıyoruz
İstanbul Contrast modanın geçici doğasının ötesine uzanan bir proje. Victoria&Albert Müzesi bu koleksiyondan üç elbise seçti. Elbiselerin ilki olan Ayasofya 6 bin 622 adet antika üfleme cam boncukla, üç ay gibi bir sürede elde işlendi. Müzede gösterilen ikinci eser görkemli İstanbul camilerinin mimarisinden esinlenilerek hazırlanan Kubbe. Özel bir kumaşın tamamen elle katlanması tekniğiyle oluşturulan bu giyside önemli bir iç yapı söz konusu. Son eser ise Kanun i Sultan Süleyman'ın kaftanından esinlenilmiş olan Kaftan. Bu elbisenin en önemli özelliği, gözle görülmeyen el yapımı iç inşası sayesinde verdiği heykelimsi yansıma.