Giriş Tarihi: 29.3.2014

Tepeden tırnağa 80 TL...

Kendinize yakışanı bulmak için yüklü miktarda para dökmenize gerek yok. Bundan böyle tarzıma ve cebime uygun kıyafetleri almak için yollara düşüyorum. İlk durağımız Kadıköy

Modayla ilişkim yemeklerin çok lezzetli, kıyafetlerin de çok pahalı olmasıyla yıllar önce bitmişti. Fotoğraf makinem elimde, güzel giyinen kadınların ve erkeklerin fotoğrafını çekmekten mutlu oluyor, moda dergilerini karıştırırken iç çekiyor ve bazen dışarı çıkıp deli gibi para harcamak istiyorum. Malum kadınlık içgüdüsü. Bir yandan geçim, bir yandan kişisel gelişimim için harcadığım parayı düşünürsem üstüme başıma bir şey alma ihtiyacı son sıralarda yer alıyor. Bir hevesle mağazaya girip üç dört haneli fiyatları görünce o parayla yapabileceklerimi düşünüyorum; hafta sonu tatil, güzel bir akşam yemeği ya da birçok workshop... Yemeklerin davetkar kokusuna henüz bir çözüm bulamasam da konu moda olunca uygun fiyata istediklerimi bulabilirim diye düşündüm ve dışarı çıktım. Sırt çantamı kaptığımda aklıma ilk Kadıköy geldi. Hesabımı yaptım ve yola koyuldum. Nerede ne bulacağınızı hiç bilemeyeceğiniz saklı dünyalar cenneti burası. Bugünkü arayışımda iki kuralım var: Kilolarımı kıyafetlere sığdırmak için zorlamayacağım ve en hesaplı kıyafetleri bulacağım.
TASARIM SEVENLERİN ADRESİ SAKIZ GÜLÜ SOKAK
Vapurdan iner inmez Rexx Sineması'nın karşısındaki Sakız Gülü Sokak'a gittim. Bu ufak sokakta kıyafetten aksesuvara, kuaförden ayakkabıcıya her şey var. Vitrinindeki vintage giydirilmiş mankenleri görünce Atlas Campus'e attım kendimi. Bu kararımı hafta sonu uygulamaya kalkışmış olmamın cezasını kalabalıkta hırpalanırken çektim. Birkaç adım atmayı başardığımda mavi gömleğe ulaştım ve ilk hatamı bedeninden önce fiyatına bakarak yaptım. Çünkü adı sanı bilinen bir mağazada 30 TL'ye bu kadar şık bir gömlek bulabilmeniz için sezon sonunu beklemeniz gerekir. Burada 32 ve 38 bedenler için uygun fiyata ürünler var. Elbiseler 40, bluzlar 17, pantolonlar 30 liradan başlıyor. Atlas Campus'ün yanındaki Gargamel'in vitrini inanılmaz eğlenceli. Önce sadece kaykaycılar için bir mağaza olduğunu sandım ama içeri girince tasarım harikası ürünlerle karşılaştım. Farklılığını yansıtabilen her şey pahalıdır, bunu iyi bilirim. Tek kaşımı kaldırmış fiyatları sorarken iyi bildiğimi sandıklarım cebimde kaldı. Tasarım cüzdan ve çantalar 25-30 lira, yaz kış vazgeçilmez baskılı tişörtlerse 20-45 liraya satılıyor. Üstelik büyük beden de bulunuyor. Bütçeyi ilk dükkanda bitirmek her zaman pişmanlıktır. Tabi başka dükkanda beğendiğinizi almak için aldığınızı iade etmekten utanmıyorsanız.
MARKALISI 160 TL ÇİLEK SOKAK'TA 30 TL
Birkaç yer soruşturduktan ve esnaf abilerin çayını içtikten sonra Çilek Sokak'a girdim. Uzun sokağın her yanı mağaza dolu. Bir ara mağaza önündeki bir tezgahta kadınlar birbirlerinin elinden bir elbiseyi çekip tartışmaya başladı. Neyse ki tezgahın esnafı aynı modeli yüzlerce ürün içinde ustaca bularak olayı tatlıya bağladı. Açıkçası 5-10 liralık tişörtleri görünce iştahım kabarsa da o itiş kakışa yem olacağımı hissederek yola devam ettim. İlk girdiğim The Outlet mağazasında pantolonlar ve baskılı tişörtler 15 lira. Mağaza çalışanı Erol Abi'yle muhabbeti koyulaştırdım, konuya işlerin nasıl gittiğinden girdim geçim derdinden çıktım. Erol Abi seviyor tabi esnafın halinden anlayan müşteriyi. Çatık kaşlarla mağazayı gezip indirim istemek olmaz, hak etmek gerekir. Gözüme kestirdiğim tişörtü alıp usul usul kasaya yaklaştığımda 15 liralık tişört 10 TL olmuştu bile. Karşıda Sercan adındaki mağazaya derin bir nefes alarak girdim. Burada hareket etmek için kıvraklığınızı gerçek anlamda kullanmanız gerek. Birçok ünlü markanın 200-300 liraya sattığı kıyafetleri 20'yle 80 lira arasındaki fiyatlara bulabiliyorsunuz. Açıkçası ünlü bir markada 160 liraya gördüğüm gömleğin farklı rengini 30 liraya bulunca hiç düşünmeden sepete attım. Likralı pantolonlar standında renkli giyme cesaretini kendimde henüz bulamadığımdan birkaç kızı ezme pahasına siyah pantolonu aldım. Kasaya geldiğimde sert bir ses tonuyla indirim olmadığını söyleseler de güler yüzlülüğün faydasını 5 lira iskontoyla gördüm, aldığım gömlek ve pantolon 50 liraya indi. 'Bu kadar alışveriş yeter' diye düşünürken kendi mağazasında 80 liralık fiyat etiketiyle gördüğüm Amerikan markalı bluzu, sokağın sonundaki mağazadan 20 liraya hemen aldım. Toplam 80 lira ödeyerek aldığım kıyafetleri eve gelince yatağın üstüne serdiğimde kahkaha atmadım desem yalan olur. Marka sevdalısı olabilirsiniz ama cazip fiyata alışveriş yapmayı kim istemez? Üstelik AVM'de dön dolaş aynı ürünleri denemek yerine kalabalığa karışmak size de iyi gelecektir. Bu arada ikinci el giyim mağazalarının sıklığı gözümden kaçmadı, başka hafta sonuna artık.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.