Bodrum sezonu açıldı

Henüz tüm mekanlar açılmadı... Ama harıl harıl tadilat devam ediyor. İskeleler onarılıyor, şezlonglar boyanıyor. Masalar çoktan teraslara taşındı, Mimoza gibi klasik mekanlar kapılarını açtı. 23 Nisan tatilini fırsat bulup hafta sonuyla birleştirenler şu anda zaten Bodrum'da. Deniz suyu sıcaklığı 20 derece, kendine güvenenler denizde... Gündüzleri güneş içinizi ısıtıyor, akşam soğuğu içinse mekanlar varillerde ateş yakıyor. Kısacası baharda Bodrum keyfi bir başka oluyor. Peki ama şu an nereleri açık, yaza ne gibi yenilikler var? İşte Bodrum'dan son havadisler... Gazetecisi, sanatçısı, yazarı... Şehrin kaosundan ve magazincilerden kaçan, tatilde kalabalık değil de huzur arayanların tercihi yine Gümüşlük oluyor. Güne Limon'da kahvaltıyla başlıyor, ızgara hellimi, çikolatalı pancake'i muhteşem deniz ve doğa manzarasına karşı yiyip ruhunu dinlendiriyor... Ardından istikamet sahil... Tercihen de Mimoza... Denize sıfır konumlanan restoranda, begonviller, mimozalar arasında oturup lezzetli yemekler yiyorsunuz. Sahibi Fikret Alphan'ın çaldığı müziklerle de denize karşı hayallere dalıyorsunuz. Gece ayaz yaparsa da Alphan varillerde ateş yakıyor. O da yeterli olmazsa içeride şömine başında yemek ve müzik devam ediyor. Favası, baklası, ahtapot ve karides salatası... Hepsi lezzetli. Ama bir de buğulaması var ki mutlaka denenmeli. Mekana öğlen gelip güneş batana kadar rakı balık yapanlar da oluyor.
YALIKAVAK'A YENİ MARKALAR
Gümüşlük'te kahvaltının bir diğer adresiyse Mandalin. Otlu omleti, biber kızartması, zeytin çeşitleri... Yanında da tavşankanı çay... Deniz ayağınızda... Bir de dostlarınız yanınızdaysa değmeyin keyfinize... Palmarina, geçen yıl Türkbükü'nün pabucunu dama atmıştı. Bu yıl Türkbükü- Yalıkavak savaşları yaşanacak gibi gözüküyor. Palmarina'da hummalı çalışmalar devam ediyor. Günaydın Kids çocuk menüsüyle marinadaki yerini aldı. Çocuk parkını yapmış, açılmak için gün sayıyor. Levent İşkuleleri'nin altındaki The Agency, Kürşat Başar'ın müzik küratörlüğünde marinanın girişinde yer alacak. Cipriani, Nusr-Et, Sait... Geçen yılki mekanlar tam kadro bu yıl da açılacak. Henüz sadece Cookshop ve Sait kapılarını açmış. Diğerlerinin yaklaşık iki haftası var. Palmarina'nın en merakla beklenen mekanıysa şüphesiz dünya jet set'inin de müdavimi olduğu modern Peru ve Japon restoranı Nobu. Loft'un yerine açılacak olan mekanın ortağı Robert de Niro Bodrum'a gelir mi bilinmez ama dünyadaki müdavimlerinin geleceğine kesin gözüyle bakılıyor. 29 Grubu bu yaz Maki otelinden çıktı. Otelin işletmesi Ergun Yıldız'da. Otel 12 Mayıs'ta kapılarını açacak. Otelin kulübünü Tolga Sezgin işletecek, buraya Pop'u açacak. Restoran olaraksa 19 Mayıs haftası Flamingo açılacak. Türkbükü'nün an itibariyle açık olan mekanlarıysa balıkçı Garo ve Maçakızı.
HER KES YACHT CLUB'TA
Beach parti modası elbette bu yaz da sona ermiyor. Kuum Otel plaj kısmını tamamen değiştirmiş. İki bar, merkez barda toplanmış ve geniş bir sosyalleşme alanı yaratılmış. Haftada iki gün Suat Ateşdağlı ile beach parti düzenleyeceklermiş. İlki 20 Haziran'da başlıyor ama otel 1 Mayıs itibariyle kapılarını açıyor. Maki'nin beach partileriyse Pop'a emanet. Mekanda perşembe günleriyse yüzde 100 Türkçe partileri olacakmış. Şu sıralar Bodrum'da henüz tüm mekanlar açılmadığı için gece eğlenmek isteyenler soluğu Bodrum merkezde alıyor. Çarşamba ve cumartesi akşamları Marina Yacht Club'ta Diptonik isimli bir grup çıkıyor. Mekanın içerisi de dışarısı da tıklım tıklım doluyor. Rock, caz, blues, her telden çalıp söylüyorlar. Yüzde 100 Türkçe müzikle eğlenmek isteyenlerin tercihiyse yine Bodrum merkezdeki Mandalin oluyor. Mekan hemen deniz kenarında. Yaş ortalaması biraz genç, üniversite gençliğinin gözdesi olmuş... Ama Ajda Pekkan, Tarkan, popüler şarkılarla dans edip eğleniyorsunuz. Bu kadar eğlenceden sonra karnı acıkanlar da genelde Konyalı ya da Kırçiçeği'ne gidiyor. Ortaya etli ekmek ve çorba söyleyip Bodrum gecesini afiyetle sonlandırıyor.
Michael White'ın kalkan yorumu
Dünyaca ünlü markalar ve şeflerin ülkemize teşriflerine artık alıştık. Zorlu'da şube açan Obama, Sarah Jessica Parker gibi isimlerin de tercih ettiği şef olarak ünlenen Michelin yıldızlı Michael White bu hafta İstanbul'daydı. Ortağı olduğu Morini için kalkanlı, morel mantarlı, risottolu muhteşem bir menü hazırlamış. Kalkanı alışık olduğumuzdan epey farklı ama çok lezzetli. Şef bir taraftan yemekleri hazırlarken diğer taraftan masaları dolaşıp fikirlerini soruyor. Bu arada kısa bir sohbet imkanı buldum. Türk yemeklerini tatma fırsatı çok bulamamış ama köfteyi ve Şampiyon'un kokorecini çok sevdiğini söyledi.