Gündüz pazar gece galeri

Geçen pazar fotoğraf makinemle boş sokakları çekmek için yola çıktım. Günün neredeyse her saati kalabalık olan Karaköy, neredeyse bomboştu. Kuledibi'nden aşağı inip ne ararsanız bulabileceğiniz Perşembe Pazarı'na vardım. Fakat burayı hemen tanıyamadım. Hafta içi sokaklara taşan dükkanlar gitmiş, adeta graffiti sergisi açılmıştı. Dükkanların kepenklerini birbirinden renkli ve farklı graffitiler süslüyordu. Benimle beraber birkaç turist de sokağı fotoğrafladı. Hatta iki İngiliz genç kız sırf buraları görmek için geldiğini söyledi. Ertesi gün yine yollara düştüm. Bu sefer graffiti sergisi gitmiş, mahalleye tanıdık şehir telaşı hakim olmuştu.
ANLAMIYORUZ!
Girdiğim ilk dükkan nalburdu. Kapıdaki graffitiyi sorar sormaz dükkan sahibi Koray Kanlı başladı anlatmaya: "Durumdan hiç memnun değiliz. Benim mülkümü benden izinsiz boyamalarına anlam veremiyorum. Üstelik yaptıklarını da anlayamıyorum, karışık harfler var. Manzara olsa bir derece, hoş görünebilir. Bunları yapanlarla hiç karşılaşmadım, gece geliyorlar. Birkaç kere temizlettim ama yenisini yapınca vazgeçtim. Bazılarınınki güzel oluyor, bazılarınınki kötü. Henüz şikayet etmedim. Edenler var ama hiçbir işe yaramıyor. Bir senedir böyle. Ondan önce tertemizdi kepenkler. Bir başladılar, ara sokaklardaki dükkanlara kadar gitti. Bir imza kampanyası başlatmayı düşünüyoruz. Yanımdaki dükkanın sahibi de belediyeye şikayet etti ama bir sonuç elde edemedi."
İSTESEK BÖYLE REKLAM YAPAMAYIZ
İlk önce buradaki herkesin kepenklerine yapılan graffitilerden şikayetçi olduğunu düşündüm. Ama yanılmışım. Meğer esnaf bu konuda ikiye bölünmüş. Şikayetçi olanlara şaşırdığını söyleyen Fark Yapı İnşaat'ın sahibi Volkan Çelenk graffiticilerin işlerini seviyor: "Çok memnunum. Perşembe Pazarı rengarenk oldu, resmen içimiz açıldı. Graffiti kimine göre suç olabilir ama bana göre çok güzel bir sanat. Şikayet etmeyi de kesinlikle düşünmüyorum. Bence bu sokağa olan ilginin de artmasını sağlıyor. Turistler kepenklerimizin fotoğrafını çekiyor. İstesek de böyle reklam yapamayız." Konuya dahil olan iki yan dükkan sahibi Hasan Koruh da durumdan memnun: "Gençlerden ne isteniyor anlamadım gitti. Sokak kirli değil, küfür de yazmıyorlar. Yazıyorlarsa da anlamıyoruz açıkçası. Ama bu şekilde renk geldi mahallleye. İşin aslı ilk seferde ben de temizletenler arasındaydım. Üç gün sonra sabah bir geldim, baktım yeniden yapılmıştı. Anladım ki ben sildikçe yenisini yapacaklar, vazgeçtim. Şimdi de hoşuma gidiyor."
ESNAF ŞİKAYETÇİ Mİ DEĞİL Mİ BİLMİYORUZ
Kepenklerdeki graffitileri yapanların takma adlarına tag deniyor. Esnafla konuştuktan sonra bir de graffiticilerle konuşmak istedim. Ulaştığım isim Teo oldu. Kimliğini açıklamak istemedi ama Perşembe Pazarı'nın nasıl graffiticilerin gözdesi haline geldiğini anlattı. Kepenkleri aşıp duvarlara yayılan graffitilerin çoğunlukla akşamüzeri ve gece yarısı yapıldığını söyleyen Teo şöyle konuştu: "Graffitilerin altındaki sayılar grupların birbirlerini tanımasını sağlamak içindir çünkü graffiti grupları genelde birlikte çalışmayı sever. Polis açık olarak söylemese de aslında graffiticilere müsaade ediyor. Esnaf şikayetçi mi değil mi bilmiyoruz çünkü rastlaşmıyoruz. Kimse oraya zarar vermek amacıyla gitmiyor. Kepenkler kapanınca sokak çok da güzel gözüküyor. Esnaf temizlerse, yenisini hatta daha güzelini yaparız. Hatta bazen biz bile temizliyoruz, yeni çalışmalar yapmak için. Yakın zamanda yeni bir yer bulmak zorunda kalabiliriz." diyor.
DÜKKANLARIN ERKEN KAPANMASI ETKEN
İstanbul'da birçok graffitisini görebileceğiniz DSK grubunun Perşembe Pazarı'nda da birçok eseri var. Grubun üyelerinden Pars semti seçmelerinin en önemli nedeninin dükkanların erken kapanması olduğunu söylüyor: "Grubumuz Karaköy'ü İstanbul'un graffiti merkezi yapmak istiyor. Burası hem Taksim'e yakın, hem de gün geçtikçe turistlerin ilgisi artıyor. Diğer işlek semtlerde graffiti yapmak zor çünkü çoğu iş yeri geç saatlere kadar açık oluyor. Buradaysa dükkanlar saat 18.00'de kapanıyor. Tabii eski yapılarla dolu Karaköy'ün salaş görüntüsünü de seviyoruz" diyor.