Cumartesi 29.11.2014

Seyyar sinema kumpanyası 20 yaşında

90'larda sinemamız dibe vurmuşken, salonlar bir bir kapanırken yola çıktı Gezici Festival. Sineması olmayan şehirlere film götürmek için. 20 yılda beş ülkeye 23 şehre gittiler. Dünyanın çevresini dolaşacak kadar yol katettiler. Her gittikleri yerde gönüllere ekilen sinema tohumu şimdi birer ağaç oldu

Bursalı küçük Zeynep, Karslı Şükriye Teyze, Artvinli Osman Amca ya da Sinoplu Ali... Hepsinin ortak bir özelliği var. Onlar Gezici Festival sayesinde sinemayla tanışmış ve bir filmi ilk defa beyazperdede izleyip sinemanın büyüsünü yaşamış insanlar... Bunlar yıllar içinde tanış olduklarım. Birde tanış olmadığım binlercesi var... Ankara Sinema Derneği'nindüzenlediği bir festival var ki 20 yıldır, şehir şehir dolaşıp insanların ayağına film götürüyor. Yükleniyorlar sinema bobinlerini düşüyorlar yollara. Seyyar sinema kumpanyası gibiler... Bazen gidilen yerde sinema salonu olmuyor ama ne gam, açtırıyorlar, Kars'ta, Sinop'ta ya da Artvin'de olduğu gibi. Bazen festivalle temas kurmaya çekinen şehir halkına yıllar içinde festivalin güzelliğini sabırla anlatıp o şehri koca bir sinemasever kent haline getiriyorlar, Bursa'da olduğu gibi... Bazen seyirci onları çağırıyor, kampanya düzenliyor "Bu yıl bizim şehrimize de gelin" diye, İzmir'de olduğu gibi. Onlar da gidiyorlar. 20 yılda Ankara'dan yola çıkıp Artvin, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edremit, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kars, Kayseri, Malatya, Mersin, Ordu, Samsun, Sinop ve Van'a gittiler. Bazı yıllar hızlarını alamayıp Türkiye dışına çıktılar, Bakü (Azerbaycan), Saraybosna (Bosna Hersek), Tiflis (Gürcistan), Üsküp (Makedonya) ve Drama'ya (Yunanistan) filmler götürdüler. Bugüne kadar beş ülke 23 şehir ve toplam 56 bin kilometre yol ve 1762 film... Kabaca bir hesapla dünyayı bir buçuk kez dolaşmışlar... Bildiğim kadarıyla da dünyada bir örneği yok bu festivalin. Halkçı bir festival oldular ama popülizmin tuzağına hiç düşmediler. Yılmaz Güney, Atıf Yılmaz filmlerini de gösterdiler, Godard, Kieslowski ya da Polanski filmlerini de. Kaliteden ödün vermediler. Türk sinemasının en iyileri onların yolculuklarında hep heybelerindeydi. 2003'te en iyi 10 Türk filmi seçilmesini sağladılar. Bu filmlerin kayıp kopyalarını bulup restore ettirdiler. Her yıl çıkardıkları kitaplarla bir külliyat oluşturdular. Lütfi Akad, Metin Erksan, Zeki Ökten, Atıf Yılmaz, Ömer Kavur gibi ustaların Münir Özkul, Sadri Alışık gibi unutulmaz oyuncuların ya da Zeki Demirkubuz, Reha Erdem gibi günümüzün en kıdemli yönetmenlerinin kitaplarıydı bunlar. Nereye gitseler seyirci onları çok sevdi. Hanelerinden biri gibi davrandılar. Mesela Van'da izleyiciler ayakta izlediler birçok filmi. Son film gösteriminde ekibin Kayseri'ye doğru yola çıkacağını öğrenince vedalaşmadan bırakmadılar. Ya da Kars'ta Yazı Tura filmini izlemek için aralığın soğuğunda iki saat dışarıda kuyrukta bekledi Karslılar ama gülen yüzlerini hiç asmadılar. Samimiyet, bütün kimlikleri sıfırlıyordu bu uzun yolculukta. Star olmak, oyuncu, yönetmen, gazeteci ya da yazar olmak değildi önemli olan. Yol arkadaşlığı önemliydi. Sinemacılar da bu yol arkadaşlığını sevdi. Başta Rahmetli Tuncel Kurtiz olmak üzere, Ömer Kavur, Atıf Yılmaz, Şener Şen, Uğur Yücel, Cem Yılmaz, Reha Erdem, Kenan İmirzalıoğlu, Nejat İşler, Taner Birsel, Tülin Özen, Zeki Demirkubuz, Olgun Şimşek, Erkan Can, Tarık Akan, Derya Alabora, Derviş Zaim festivalin yol arkadaşı oldu... Tabii unutulmazları da var festivalin. Kars'ta Cem Yılmaz ve Demirkubuz söyleşisini hiç beklenmedik bir anda Şener Şen, Kenan İmirzalıoğlu, Olgun Şimşek ve Uğur Yücel'in 'basmaları' akşamında da birlikte müzik yapmaları gibi. 90'larda sinemamızın dibe vurduğu, salonların kapandığı, Anadolu'da sinema kültürünün yok olmaya yüz tuttuğu bir dönemde Kültür Bakanlığı'nın da desteğini alarak bir idealle yola çıktı Başak Emre ve Ahmet Boyacıoğlu'nun önderliğindeki bu ekip. 20 yıldır memleketin dört bir yanına sinema tohumları ekiyorlar. O tohumlar kimi zaman bir çocuğun kimi zaman hiç sinemaya gitmemiş Şükriye Teyze'nin kimi zaman bir öğrencinin gönlünde sinema ağacına dönüşüyor... Emin olun o ağacın gölgesinden hayat bir başka görünüyor...
NELER VAR FESTİVALDE?
Festivalin, 20. yıl yolculuğu dün Ankara'da başladı. 4 Aralık'a kadar başkentteler. Sonra Eskişehir (3-7 Aralık) ve Sinop (5-8 Aralık) yolculuğu başlayacak. Yine dolu dolu bir programı var Gezici'nin. Ama 20. yılın ağırlığı da hissediliyor. Sinema Aşkına ve Müzede Bir Gün bölümü 20. yıl için dahil edilmiş programa. Yazar Murathan Mungan'ın seçtiği Cinayeti Gördüm, Konuşma ve Rashomon filmleri,

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.