Çanakkale içinde vurdular beni!
Son Mektup, bir pilot ve hemşirenin o olağanüstü şartlarda filizlenen aşkı ekseninde Çanakkale Savaşları'na bakıyor. Ama eldeki hikayeler arasında neyi anlatacağı konusunda odaklanma sorunu yaşıyor
ALMAN VAR ANZAK YOK
Neticede görüntü yönetmeni Uğur İçbak'ın çabalarına (uçak savaşı sekansları oldukça nitelikli), yer yer etkili oyunculuklara rağmen Son Mektup, senaryosundan kaynaklanan ciddi sorunlar nedeniyle vasat bir yapıma dönüşüyor. Ama filmin artıları da var. Mesela 1. Dünya Savaşı'ndaki Çanakkale cephesinin açılmasının asıl sorumlusunun Churchill olduğunu vurgulaması, genel Çanakkale anlatılarında yok sayılan Almanlar'ın varlığını hatırlatması doğru atışlar. Ama öte yandan Kara Savaşları es geçilince savaşın seyrini değiştiren komutanlardan Mustafa Kemal ile birlikte Anzaklar da yok sayılıyor. Tabii böyle olunca bir tarafta göğüs göğse sert siper çarpışmaları yaşarken diğer tarafta birbirine saygı duyan askerler arasındaki centilmenlik de işlenmemiş oluyor. Ki bu, savaşı unutulmaz kılan noktalardan biridir mesela. Bir de filmdeki İstanbul'un fethi ile İtilaf devletlerinin Çanakkale cephesini açmasının bir bağlantısı olduğu vurgusu çok da gerçeği yansıtmıyor. Malum Çanakkale Savaşları'nın omuzlarımıza yüklediği sorumluluk çok büyük. Birkaç nesil orada gözünü kırpmadan toprağa düştü. Belki de bu sorumluluk Çanakkale'yi sinemada işlerken bocalamamızı sağlıyor. Ya da başta da dediğimiz gibi orada yaşanan gerçek bizim için o kadar ağır ki, bütün kurmaca filmlerimiz o ağır gerçeğin altında eziliyor! Ama bunlar başka bir yazının konusu galiba...
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler