Son Güncelleme: Pazar 16.08.2015
İyi ki doğdun Münir Usta!
Sinemamızın ve tiyatromuzun büyük ustası o. Münir Özkul'dan bahsediyoruz. Bugün onun doğum günü ve 90 yaşına basıyor. İyi ki doğdun Münir Usta ve iyi ki varsın demek boynumuzun borcu!
MÜNİR ÖZKUL YILLAR SONRA...
O andan itibaren de ezber bozan bir yaşamı olur. Sistemle çok da uyumlu biri olmamıştır. Mesela okulu sevmez "Daha geçen gün okula gittik, her gün okula gidilmez ya" der. Ama okulu kırdığı zamanlarda da soluğu kütüphanede alıp Akbaba dergisi özellikle de Cemal Nadir'i okur. Dayatmalara, zorunluluklara karşı da adeta alerjisi vardır. Duygularının, vicdanın sesini dinler hem hayatta hem sahnede. Mesela paşa torunu olsa da, çocukken paşa olmak istese de, 12 Eylül askeri darbesine karşı dik durması bilmiştir. Şehir Tiyatroları'nın sahnelediği Kanlı Nigar'da, darbe sonrasındaki oyunda 'Paşam da Paşam' repliğine müdahale etmek isteyenlere karşı aslanlar gibi direnir ve sonra da tiyatrodan istifa eder! Onun verili düzenle uyumsuzluğu bir anlamda kendini hırpalamasına da neden olur. Alkolle olan sorunları ya da bir dönem şizofreni teşhisi konulması da bu yüzdendir. Ama bakın onu muayene eden ünlü psikiyatr Dr. Süleyman Velioğlu'nun söylediklerine: "Bu adamı neden iyi etmek istiyorsunuz, sanatı ve başarısının nedeni bu yakındığı özellikler. Onları iyi edersek, ortada sağlıklı bir kabuk kalır. Bırakın olduğu gibi devam etsin, şimdi mutsuzlukları içinde mutludur. İyi olursa büsbütün mutsuz olur." Geçen hafta hayata gözlerini yuman edebiyatçı ve sinema yazarı Tarık Dursun K. onun için "Filmlerdeki insani tarafımızdır" der, ki bunun altına imza atmam diyen yoktur herhalde. Şöyle filmlerini bir düşünün her şeyden önce babadır o bizim için. Sinemadaki personasını öyle çizmiştir. Ama siyaset ya da müzik dünyasındaki babalarımızdan farklıdır. Mahmut Hoca olsa da Yaşar Usta olsa da fark etmez, evlatları olarak ne yaparsak yapalım bizim yanımızdadır. Bunu hissettirir bize. Onun için film icabı olduğunu bildiğimiz halde ona kalkan eli kırasımız gelir! Tiyatroda sahne hayatı boyunca 64 oyunda rol aldığı biliniyor. Maalesef genç kuşaklar olarak onu sahnede izleyememenin eksikliğini yaşarız. Ama Özkul'un, Kanlı Nigar, Don Kişot, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı oyunlarındaki performansları, üzerinden yıllar geçse de hâlâ unutulmuş değil. Tiyatro eleştirmenleri özellikle Sersem Kocanın Kurnaz Karısı'ndaki performansının Türk tiyatrosunda hâlâ aşılamadığını yazıp çizerler. Peki böylesi büyük bir aktörün oyunculuk sırrı nedir? Kendisine sorulduğunda aslında basittir cevabı: "Yaşamımda, tiyatroda da sinemada da yalnızca duygularla oynadım, oynuyorum. Seyirciye yakınlığım hep buradan gelir. Onlar beni, hep kendileri gibi gördüler." Sersem Kocanın Kurnaz Karısı oyununda canlandırdığı Tomas Fasulyeciyan'ın son repliği "Aktör dediğin nedir ki?" diye başlar ve "Oynarken varızdır, yok olunca da sesimiz o boş kubbede, bir hoş seda olarak kalır..." diye devam eder. O kadar da değil Münir Usta. Sen bizim için hep varsın! Var olmaya da devam edeceksin. İyi ki doğdun Münir Usta...
AH O TİRADLARI YOK MU?
EN SON HABERLER
- 1 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 2 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 3 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler
- 4 Yelkovan kuşlarının peşi sıra
- 5 Üstümüz başımız leopar
- 6 Bu oyunun seyircileri, cesaretli insanlar
- 7 Zamanın ötesinde bir albüm
- 8 7/24 şehirde yaşam
- 9 Sınırları koruyalım
- 10 Dümdüz bir karın, incecik beden için bahar diyeti kılavuzu