Giriş Tarihi: 15.8.2015

Su üstünde spor daha etkili

Londra'da, Amerika'da ve Ege sahillerimizde suda tahta üzerinde egzersiz yapanların sayısı her geçen gün fazlalaşıyor. Dengede durmak için kasların daha fazla çalıştığı bu sporun en keyifli tarafıysa suya düşmek

Şu sıralar Çeşme ve Bodrum sularında sörf tahtası üzerinde egzersiz yapanlar sizin de dikkatinizi çekiyor mu? Daha geçtiğimiz yıl herkes sörf dersi alıyordu ya da kite board denemeleri yapıyordu. Peki ama ne oldu da sörf tahtaları egzersiz minderine dönüştü... Aslında suda sörf tahtası üzerinde yapılan fitness Amerika'dan Londra'ya, oradan da tüm dünyaya yayılan bir trend. Londra'da Hyde Park'taki gölde akşamüzeri dersler de düzenleniyor. Beyonce, Gwyneth Paltrow sörf tahtası üzerinde suyun üzerinde spor yapan ünlü isimlerden bazıları. "Her gün yeni, moda bir icat çıkıyor, aerobiği karada değil de suda yapmanın ne gibi avantajları var" dediğinizi duyar gibiyim. Ama "Denemeden karar vermeyin" diyorum. Zira suya düşmemek için çaba sarf ederken insan hayli yoruluyor. Dengede durabilmek işin püf noktası. Bu da sandığınız kadar kolay değil. İlk derste birçok hareketi yaparken kendinizi suda buluyorsunuz. En azından bu deneyim benim için öyle oldu. Ama zamanla denge kurmak kolay hale geliyor.

KARIN BÖLGESİ İÇİN İDEAL

Türkiye'de suda egzersiz genellikle sörf tahtası üzerinde yapılıyor. Oysa yurtdışında bunun için yüzen özel tahtalar var. Bu tahtanın yaratıcısı da işletme analisti olarak çalışırken gününü suda spor yaparak geçirmeye karar veren ve işini bırakan 27 yaşındaki Leila Francis Coleman. Coleman internet üzerinde havuzlar ve deniz için farklı yüzen tahtalar satıyor. Suda tahtanın üzerinde yapılan spor özellikle karın ve bel bölgesinin çalışmasında daha etkili oluyor. Zemininiz sabit olmadığı için kaslar denge kurabilmek için daha sıkı çalışıyor. Fitness eğitmenleri başka birçok sporda çalışmayan kasların bu egzersizle çalıştığını söylüyor.

SERİNLEME EFEKTİ

Bu sporun en zor kısmı soğuk suya düşmek. Aslında o anda kalp atışı hızlandığı için yapılan egzersiz daha da etkili hale gelebiliyor. Benim gibi öğlen sıcağında deneyenler içinse serinleme fırsatı doğuyor. Bu arada suya düşüp tekrar board'a çıkmak da kol ve bacak kaslarının çalışmasına yardımcı oluyor. Anlayacağınız suya düşseniz de kazanıyorsunuz.
180 MİLYON DOLARLIK OTELDE ŞAL YERİNE MASA ÖRTÜSÜ
Nişantaşı'nda arazisiyle birlikte 180 milyon dolara mal olan St. Regis Oteli büyük şaşaayla açılmıştı. Otelin içine de iki Michelin yıldızlı şef Wolfgang Puck'ın restoranı Spago açılmıştı. Açıldığı günden itibaren herkes Spago'yu konuşuyor. Puck'ın yemeklerine diyecek yok. Ama şal istediğinizde "Şu an hepsi misafirlerimizde, boşalınca getireceğiz" yanıtını veren işletme sonunda şal yerine masaya beyaz masa örtüsü getirdi. İlgisiz garsonlar ve umursamaz tavırlar da cabası. İki kişi yaklaşık bin lira hesap alınan bir restoranda müşteri haklı olarak biraz özen istiyor. Ama yemeklerin her birinin birbirinden lezzetli olduğunu da söylemekte yarar var. Kokteylleri de bir o kadar iddialı. Keşke servisteki sorunlar da ortadan kalksa...
SUNSET'İN DÖNERCİSİ, HAVALİMANININ HAVYAR EVİ
Dünyada Dubai ve İstanbul'un gastronomi alanındaki atakları devam ediyor. Yeni sezonda İstanbul'da birçok yenilik olacak. Bu sonbahar-kış döneminde anlaşılan İstanbul'daki iyi restoranlar arasında sıkı bir yarış olacak.
Şu an en çok merak edilenlerden biri Sunset'in sahibi Barış Tansever'in Nişantaşı'nda açtığı dönerci. Nişantaşı'nda Topshop'un karşısına açtığı ve Lezzet Co adını verdiği dönercinin içinde hali hazırda ustalar çalışıyor. Önünden geçerken pek içeri girmek istemiyor insan. Ama Tansever'in nasıl bir iş çıkardığını da merak etmeden duramıyor. Bu arada Tansever'in Galata taraflarında yer baktığı da kulaktan kulağa dolaşıyor.
Zorlu Center'daki Morini rüştünü ispatladı, şehrin popüler mekanları listesindeki yerini aldı. Şimdi üç ortak Kanyon'da yeni bir marka yaratma telaşında...
Dinesty Grup'tan da bu yıl yeni ataklar var. Akmerkez'de açılan Brasseri Cognac maalesef tutmadı ve kepenkleri kapadı. Ama Metin Şen, Nedim Keçeli, Cenk Önal, Cem Önal ve Levent Bilgin ortaklığında kurulan grup sonbaharda iki yeni projeye imza atmaya hazırlanıyor. Bunlardan ilki Kanyon Alışveriş Merkezi'nde eskiden Hakkasan'ın olduğu yere açacakları caz bar. Diğeriyse havalimanına açmayı planladıkları Caviar House...
Atiye Sokak yine hareketleniyor. Sokakta yeni bir mekan daha "Merhaba" dedi. İzzet Özilhan'ın açtığı gastro-pub'ın akıbeti bakalım nasıl olacak?
İstanbul'un keşfetmeyi en sevdiğim semtidir Serdar-ı Ekrem... Şimdi bu sokağın yeni bir de misafiri var ve bence keşfedilmeyi hak ediyor. Adı: The Gourmand... İçeri adım atınca solda sandviç, tatlı, kurabiye satılan reyon var. Sağ taraftaysa mini bir şarküteri bölümü. Emmentalli sadviçi mutlaka deneyin derim. Fiyatı da 9.50 TL.
Arda Türkmen ise 15 gün içinde Karaköy'de bir terasta Mükellef isminde modern meyhane açmaya hazırlanıyor.
Şehrin en iddialı mekanlarından biri de kuşkusuz Nişantaşı'nda açılacak olan Central. Dünya mutfağından lezzetler sunacak restoranın ortakları arasında Kaan Boyner ve Önder Öztarhan da var. İş çıkışı buluşma noktası olmayı hedefleyen mekan saat 23.00-01.00 arası mahalle barına dönüşecekmiş.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.