Cumartesi 26.09.2015
Son Güncelleme: Cuma 25.09.2015

Evlilik iyi geldi çok güzel her şey

atv'de ekrana gelecek Evli ve Öfkeli dizisinde aldatılmış bir polisi canlandıran Birce Akalay, oyuncu Sarp Levendoğlu ile evliliğinde birinci yılını doldurdu. "Çok şanslı bir kadınmışım" diyen Akalay, "Sarp çok olduğu gibi biri. Bana kendisini ne eksik ne de fazla anlattı" diyor

Tescilli bir güzel, okullu bir oyuncu... Birce Akalay yaşam grafiği hep yukarı çıkan isimlerden... Adımlarını ufak ufak atıyor ama yere sağlam basıyor. Sadelik belki de onu tanımlamak için seçilebilecek en güzel sözcük. Çünkü tarzı, yaşamı, evliliği hep bir sadelik içinde geçiyor. İstanbul Üniversitesi Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji bölümünden mezun olduktan sonra girdiği güzellik yarışmasında Türkiye üçüncüsü olan Akalay, güzelliğine sarınmıyor. Oynadığı her karakter bunun ispatı. Yer Gök Aşk dizisindeki Havva rolüyle geniş kitlelerin hayranlığını kazandı. Eski Başbakan Adnan Menderes'in hayatını konu alan Ben Onu Çok Sevdim dizisinde opera sanatçısı Ayhan Aydan karakteriyle, farklı rollerin altından kalkabileceğini ispat etti. Küçük Ağa dizisindeki Sinem karakteri ise komediye ne kadar yakıştığını gösterdi... Her sezon onu farklı bir imajla ve rolle görmeye alıştık. İzleyici Birce Akalay'ı evin güzel kızı gibi seviyor. Bu nedenle oyuncu Sarp Levendoğlu ile evliliği de ilgiyle izleniyor. Çünkü seyirci bu çifti birbirine çok yakıştırdı. Birce Akalay bugünlerde yeni rolün telaşında... atv'de ekrana gelecek Evli ve Öfkeli isimli dizi için harıl harıl çalışan oyuncu, evlendiği gün aldatıldığını öğrenen bir polis memurunu canlandırıyor. Biz de diziyi bahane ederek Akalay'la Pera Palaca Jumeirah'ta bir kahvaltıda buluştuk. Uzun uzun evlilikten, hayallerinden ve yeni dizisinden konuştuk.
- Evli ve öfkeli tanıdıkların var mı?
- Aldatılan kadın öfkeli olur. Bunun evli olmakla bir ilgisi yok. Aldatılan ve öfkeli demek daha doğru olur sanırm. Öfkesini gösterir, gösteremez o kişinin karakteriyle ilgili. Hepimizin parmak izi farklı.
- Senin parmak izin nasıl peki?
- Bilmem. Sabah sabah çok zor yerden sordun. Aslında sakin biriyim. İçimde kopar her şey. Sinirlendiğimde ağlarım ama üzüldüğümde ağlayamam. Sen bana kötü bir şey söyle, tartış, ben seninle tartışamam, beceremem... Birkaç şey söylemeye çalışırım ama sinirden söyleyemem. Gözlerim dolar, bir köşede ağlarım. Sonra aklıma gelenleri yazarım mesajla. Yazarak konuşabilen biriyim. Kimi insanın öfkelendiğinde laflar hemen ağzından çıkar, ben tam tersinin doğru olduğunu düşünüyorum. Sinirlendiğimizde istemediğimiz şeyler söyleyebiliriz, empati yapmayı unutabiliriz. Sinirliyken ve heveslendiğimizde bir sürü şeyi es geçebiliriz.
- Sen nasılsın şu an; evli ve ne?
- Evli ve çalışkan. İkimiz de çalışkanız şu an. Güzel böyle, başka ne zaman çalışacağız ki?
- Birbirinizi az gördüğünüz anlamına mı geliyor bu?
- Benim de çekimlerimin başlamasıyla öyle oldu. Geçenlerde çalışmaya başlamadığım dönemde bir düğün kutlamasına katıldım. Çıkışta magazince arkadaşlar sordu; "Sarp bey nerede?" diye... "Çalışıyor" dedim. Hemen yazmışlar; "Eşine hasret kaldı." O kadar da değil ama... Evde görüyorum Sarp'ı (gülüyor). O Deliormanlı isimli bir filme başladı, benim de ilk bölümlerim çekiliyor ve yoğun geçiyor, özlem var yani...
- Daha önce aynı dizide oynadığınız için 24 saat bir aradaydınız... Şimdi farklı bir düzene alışmak zorluyor mu?
- Özlüyor insan. Birlikte çalışmak güzeldi çünkü biz çok keyifli çalışıyorduk. Oyuncu olarak da keyifliydik, karı-koca olarak da zorlanmadık. Yine olur, yine çalışırız. Ama birbirimizin setteki varlığını özlüyoruz. Çünkü iyi arkadaşız her şeyden önce. Eş olmak öyle bir şey değil mi? Tanıştığımızda konservatuar arkadaşı gibiydik öyle de devam etti, onun tadı başka...
- Aynı çatı altında iki oyuncunun yaşamı keyifli mi?
- Çok şükür egoları olan insanlar değiliz. O yüzden zor olmuyor bizim için. Fikir alışverişi yapabiliyoruz. Ben biraz daha başına buyruğumdur. Sorarım, fikir alırım ama istediğim konusunda fikrim sabittir. Süreç içinde kafamda süzerim, Sarp'a sorduğumda ondan fikrime yakın cevaplar gelmiştir... Sarp daha çok fikir alarak ilerler...
- Nasıl birisin evde?
- Huysuz uyanmam ama yorgun uyanınca kendime gelmekte zorlanırım. Evde çok vakit geçiremiyoruz. Evde olduğumuzda da sonuna kadar tadını çıkarıyoruz. Eşimiz dostumuz gelsin, yemekler yensin, içilsin, güzel sofralar kurulsun isteriz... Sarp yemek yapmayı çok sevdiği için evin aşçısı o. Ben de istiyorum yemek yapmak, yapabiliyorum da ama ondan fırsat kalmıyor (gülüyor). O sofistike yemekler yapar, reçeteler dener. Eşimiz dostumuz geleceği zaman o kollarını sıvar mutfağa girer, ben ona yamaklık yaparım. Dört kedimiz var, evin gerçek sahipleri onlar. Evde vakit geçirebildiğim zaman film izlerim. Çok güzel bayıla bayıla uyurum (gülüyor). Çalışırken ev dinlenilen yer oluyor, o yüzden huzurlu ve derli toplu olması lazım. Aksi halde rahat edemem, uyuyamam. Misafir gider, sabaha bırakamam toplarım.
- Ailene düşkün olduğunu biliyorum. Evlenme kararına ne dediler?
- Ailem biraz farklı büyüttü beni. Sanırım tek çocuk olmamla alakalı. Her tür kararıma "Sen bilirsin" derler. Çok ufak yaşta birey olmayı öğrendim bu sayede. Kimse bana parmak sallamadı. Ben biriyle evlenmeye karar vermişsem, o sorgulanacak bir şey değildi artık.
- Kariyerinde iyi bir noktadasın... Yeni projeye "evet" derken için sıkışıyor mu?
- Tabii sıkışmaz mı? Kaç senedir uğraşıyorum, çabalıyorum. Kariyer de çocuk gibi, sen nasıl çocuğunu doğru okula vermek için uğraşıyorsun, ben de doğru projeyi seçmek için uğraşıyorum. Orada eşinin, arkadaşının, dostunun fikirleri de çok önemli. O karar noktasında bir kuyuya düşüyorsun, yanındaki kişinin seni oradan çıkarması gerekiyor. Ben bazen o kuyuya düşüp, kalıyorum. Birilerinin beni oradan çıkarması gerekiyor. Onu da Sarp yaptı, sağolsun. İşin fragmanı yayınlandığında ona teşekkür ettim zaten.
- Seni çok iyi anlar mı eşin?
- Anlar. Ben de onu anlarım. Profesyonellik anlamında konuşuyorum. O da aynı işi yapıyor ve aynı sancıları çekiyor. Bir işin mayası tutmadığında orada o kadar saat yer almak çok zor. Düşünsene iş tutmamış ya da oyuncular uyumlu değil. Öyle bir işin içinde var olmaya çalışmak çok zor! Mutlu olmadığın bir yerde çalışabilir misin? Benim sancım, karın ağrım o. Ortalama bir işte de mutlu çalışıyorsam, o bana iyi gelir. Yoksa "Kariyerimde belli bir yere geldim, asla düşmemeliyim" derdinde değilim. Elbette, bir tık daha yukarı çıkmak isterim. Mesela Ayhan Aydan rolü yedinci bölümde sonlandırıldı ama inanılmaz mutlu olduğum bir setti. İşin reyting başarısıyla doğru orantılı değil mesleki anlamda mutluluk.
- Hayattan dersler alan biri misin?
- Ben hep kendimi dinlerim. Onu yapmazsam olmaz. Duygularımı yoğun yaşarım ama o duyguya kendimi kaptırmak yerine, onun farkında olup, onu süzmeyi etmeyi tercih ediyorum. Anneannemin ölümüyle öğrendim bunu. Çok üzüldüm ama o üzüntüye kendimi kaptırıp onu son yolculuğunda bensiz bırakmadım. Ölümü galiba ilk kez gerçekten tanıdım o gün ve onu hakkıyla uğurlamaya gayret ettim. O dönüm noktasından sonra her konuda bu böyle oldu benim için. Kendimi çoşkulu duygulara kaptırmak yerine, onları tanımayı bir kere daha anlamalı tercih ediyorum.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.