Hollywood'un aykırı prensesi

2010 yılında Sundance Film Festivali'nde Jüri Büyük Ödülü'ne layık görünen Winter's Bone filmini izleyenler sinema dünyasında yeni bir yıldızın yükselişte olduğunu anlamıştı. O sıralar henüz 20 yaşında olan Jennifer Lawrence, oyunculuğuyla herkesi kendisine hayran bırakmıştı. 2011 yılında vizyona giren X-Men: First Class'da seksi Mystique karakterini canlandıran Lawrence'ın arka arkaya yer aldığı her film hem eleştirmenlerden tam not aldı hem de gişede başarılı oldu. İlki 2012 yılında vizyona giren The Hunger Games serisi, Silver Linings Playbook ve American Hustler güzel oyuncunun Hollywood'un yeni prensesi olduğunu dosta düşmana ispat etti. Dün Türkiye'de de vizyona giren The Hunger Games: Mockingjay-Part 2 ile çok konuşulan ve bir yandan da X-Men: Apocalypse isimli yeni filminin çekimlerini sürdüren Lawrence yaklaşık bir aydır film endüstrisi hakkındaki sert açıklamalarıyla dünya basınının gündeminde. Geçtiğimiz günlerde Vulture dergisi tarafından 2015 yılının en değerli oyuncusu seçilen oyuncu başarısı, güzelliği, espritüel karakteri, sosyolojik konular hakkındaki sert yorumlarıyla farklı bir Hollywood yıldızı olduğunun sinyallerini veriyor.
BABASI İNŞAAT İŞÇİSİ
Ancak Lawrence'ın küçük bir şehirde yaşayan ailesini New York'a taşınmaya ikna etmesi ve 14 yaşından itibaren ünlü bir oyuncu olmayı kafasına koyması da onun farklı bir karakteri olduğunu ortaya koyuyor. İnşaat işçisi bir baba ile çocuk kampı yöneticisi bir annenin ele avuca sığmayan kızı Lawrence, 2007 yılında ilk rolünü bir televizyon dizisinden kaparak ciddi bir oyunculuk kariyerine adım attı. 2008 yılında henüz 18 yaşındayken ilk sinema filminde rol alan Lawrence, iki yıl içinde yönetmenlerin, yapımcıların ve sinema eleştirmenlerinin kalbini kazanmayı başardı.
EN ÇOK KAZANAN OYUNCU
Ancak o bu kısa süre içinde saf güzelliği ve içten tavırlarıyla izleyicileri de peşinden sürüklemeyi ve kendine ait bir hayran grubu oluşturmayı başardı. O kısa süre içinde hem seksi, hem atletik, hem de yetenekli bir oyuncu olarak Hollywood'un yıllardır özlemini çektiği kadın oyuncu olduğunu ortaya koydu. 2013 yılında Times dergisinin Yaşayan En Etkili 100 İsim listesinde yer aldı. Aynı yıl Elle dergisi onu sinema dünyasının en güçlü kadını olarak seçti. Ve bir yıl içinde 52 milyon dolarlık kazancıyla Forbes 2015 yılında Lawrence'ı Hollywood'un en çok kazanan oyuncusu seçti.
VAKIFLARA BAĞIŞ YAPIYOR
Henüz 25 yaşında kendi ismini taşıyan bir vakfı olan ve World Food Programme, Feeding America ve The Thirst Project gibi vakıfların yer aldığı sayısız yardım derneğine bağışlarda bulunuyor ve destek veriyor. Sinema Oyuncuları Vakfı için sayısız çalışma yapan ve sinema endüstrisindeki her bireyin eşit ve sağlıklı şartlarda çalışması için uğraşan Lawrence en çok kadınlara yönelik ayrımcılıkla ilgili söyledikleriyle dikkat çekiyor.
SEVİMLİ OLMAKTAN YORULDUM
23 yaşında en iyi kadın oyuncu Oscar'ını kazanan genç oyuncu, "Sadece sevimli bir surattan ibaret değilim. Yönetmene kendi fikrimi söylerken hep olabildiğince sevimli olmaya çalışmaktan yoruldum. Aynı filmde başrolü paylaştığım erkek oyuncudan daha az para kazanmaktan da yoruldum. Kadınlara yönelik bu ayrımcılığın sonu gelmeli" sözleriyle tüm dünyanın bu konuya yönelmesini sağladı. Sahip olduğu gücü, hemcinsleri ve meslektaşları için kullanan ve bunu henüz 20'lerinin ortalarındayken başaran Lawrence'ın bu yüzyılın en önemli oyuncularından biri olarak görünmesine kesin gözüyle balkıyor.

YALNIZ OLMAKTAN SIKILDI
Gencecik yaşında bu kadar büyük bir şöhrete sahip olmak insanın belki de özel hayatında sürekli yaralanmasına neden oluyor. Jennifer Lawrence şöhret basamaklarını tırmandığı dönemde İngiliz oyuncu Nicholas Hoult ile aşk yaşamaya başladı. İkili bir dargın bir barışık ilişkilerini sürdürürken Lawrence'ın 2014 yılında Coldplay grubunun solisti Chris Martin ile flört etmesi gündeme oturdu. Çift ilişkilerini gizli saklı yaşamaya çalışsa da Martin'in henüz eşi Gwyneth Paltrow'dan boşanmamış olması Lawrence'a büyük tepki duyulmasına neden oldu. Geçtiğimiz yıla damga vuran ünlü isimlerin iCloud hesaplarının hacklenmesi sırasında internete en çok çıplak ve aşırı provokatif fotoğrafı yüklenen isim de Lawrence oldu. 60'a yakın seksi fotoğrafı internete düşen Lawrence "Bu bir seks suçudur. Benim istemediğim hiç kimsenin çıplak fotoğraflarımı görmeye hakkı yok. O fotoğraflara bakanların hepsi de kendilerinden utanmalı" diye açıklama yaptı. Skandalın ardından Lawrence ve Martin'in ilişkileri tamamen bitti. Şu an hayatında hiç kimse olmayan Lawrence geçtiğimiz günlerde verdiği bir röportajda, "Yalnız bir jenerasyonuz. Tüm cumartesilerim evde tek başına geçiyor" diyerek içinde bulunduğu zor durumu da ifade etti.