Bozcalı'nın üzerindeki tarih tozu kalkıyor

Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında doğdu. İki dedesi de paşaydı. Annesi Dahiliye Nazırı Memduh Paşa'nın kızı, babası Bahriye Nazırı Bozcaadalı Hasan Paşa'nın oğluydu. Sabiha Rüştü Bozcalı, sanat tarihimizin ilk kadın ressam ve illüstratörlerinden. Adını pek bilen yok, hatta da ismini zikredene de pek rastlanmıyor. Sanki tarihin tozu adının, eserlerinin, yaşamının üzerini örtmüş gibi... Salt Galata'da açılan Ressam Sabiha Rüştü Bozcalı sergisi işte bu kalın tarih tozunu kaldırıyor. 1998 yılında vefat eden sanatçının Salt Araştırma'ya bağışlanan arşivinden görkemli bir sergi çıktı. Sergide Bozcalı'nın yaşamı, eserleri anlatılıyor ve Türkiye'nin kültür ve sanat tarihindeki rolüne ışık tutuluyor.
ZONGULDAK'A GİDEN RESSAM
Annesi Handan Hanım sayesinde resme ilgi duyan Bozcalı, 15 yaşından itibaren farklı dönemlerde Berlin, Münih, Paris ve Roma'da; Lovis Corinth, Moritz Heymann, Karl Caspar, Paul Signac, Giorgio de Chirico ve Namık İsmail gibi dönemin tanınmış ressamlarının atölyelerinde çalışarak kendini geliştirmiş bir ressam. Signac'ın "kabiliyetli, resim sanatının gerektirdiği hassasiyete sahip ve kendini tamamen bu mesleğin zorlu çalışmasına adayan biri" diye tanımladığı Bozcalı, o yıllarda manzara ve natürmortlar ama özellikle de portreleriyle dikkat çekiyor. 1938-1943 yıllarında sanatçıların Anadolu şehirlerini resmetmekle görevlendirildiği 'Yurt Gezileri'ne katılan sanatçılardan biri oluyor. Yolu da Zonguldak'a düşüyor. Fabrikalara yoğunlaşarak şehirdeki endüstriyel gelişim ve modernleşme ve yeni bir kültürel kimlik oluşturma sürecini eserlerine yansıtıyor. 1953'ten itibaren Milliyet başta olmak üzere Yeni Sabah, Hergün, Havadis, Cumhuriyet ve Tercuman'da gazete ressamı olarak çalışan sanatçı yakın dostu Reşad Ekrem Koçu'nun önemli eserlerinden İstanbul Ansiklopedisi'nin de ressamlarından biriydi. Salt Galata'da açılan sergi 28 Şubat'a kadar sürecek. Bir ressamı keşfetmek isteyenlere duyrulur...