Setin başındaki sen olabilirsin

Belçika'nın Boom kasabasında düzenlenen Tomorrowland, dünyanın en önemli elektronik dans müziği (EDM) festivalleri arasında yer alıyor. Ödüllü festivale ilk kez düzenlendiği 2005'te 10 bin kişi katılırken 10. yılında satışa çıktıktan bir saat sonra tükenen biletlerin sayısı 360 binle ifade ediliyordu. Dünyanın dört bir yanından müzikseverlerin katıldığı festival ünlü DJ'leri ağırlamasının yanı sıra katılımcılarına rengarenk, masalsı bir atmosfer yaşatmasıyla da dikkat çekiyor. Lübnan'dan, Brezilya'ya, Norveç'ten Kanada'ya farklı coğrafyalardan gelen gençler ırk, din, dil farkı olmadan kardeşlik içinde birlikte eğlenmenin, dans etmenin tadını çıkarıyor.
60 DAKİKALIK SET
Ünlü DJ'ler derken festivalin programında gerçekten de her yıl Tiesto, Armin van Buuren, Erol Alkan gibi elektronik dans müziğinin kaptan köşkünde oturan isimler yer alıyor. Bu yıl da katılımcılar 22, 23 ve 24 Temmuz'da gerçekleşecek festivalde Martin Garrix, Axwell, Eric Prydz gibi DJ ve prodüktörlerin performanslarını izleme şansı bulacak. Bu yıl festival programında ilk kez yer alan The Mazda Sound of Tomorrow DJ Yarışması ise ünlü isimlerle aynı sahnede bulunma hayalleri kuran genç DJ adaylarını heyecanlandıracak nitelikte. Avrupa'dan yarışmaya katılmak isteyenler, 15-30 dakikalık mikslerini 25 Mart ve 1 Mayıs arasında Mixcloud'a (www.mixcloud.com/ competitions/mazdasounds/) yükleyebilecek. Önce 50 çalışmalık bir kısa liste oluşturulacak. Ardından yarışma jürisi 11 Haziran'da Barselona'da gerçekleşecek canlı performansa katılacak 20 finalisti belirleyecek. En beğenilen altı DJ ise Tomorrowland 2016'da sahnede 60'ar dakikalık performans sergileme imkanına ulaşacak.
BAŞLARDA BERBATTIM
DJ yarışması, geçen hafta Barselona'daki Mazda Space'te düzenlenen basın toplantısıyla duyuruldu. Toplantıya katılan isimlerden biri de Reality ve Are You With Me? hitleriyle ülkemizde de çok sevilen, Lost Frequencies adıyla tanınan Felix De Laet'ti. Yarışmanın jürisinde yer alan 22 yaşındaki genç prodüktörle toplantı sonrası kısa bir süreliğine sohbet etme fırsatı buldum. İşte o sohbetten notlar:
Plak şirketi Armada'dan gelen mail'i okuduğu günü, müzik kariyerinin şu ana kadarki en güzel günü olarak nitelendiriyor. "Her şey bu şekilde başladı" diyor.
Annesiyle birlikte yaşadığı evin hemen bahçesinde yer alan küçük ağaç evi stüdyo olarak kullanıyor. Çalışmalarını sessiz, izole bir ortamda sürdürdüğünü söylüyor.
Erken yaşta gelen şöhretten şikayetçi değil. Hatta söylediklerinin, yaptıklarının dikkate alınmasından memnun. Ama insanların sırf ünlü olduğu için kendisiyle fotoğraf çektirmek istemelerini 'cool' bulmadığını da itiraf ediyor.
Tomorrowland'de çalmanın birçok genç DJ'in hayallerini süslediğini belirterek yarışmanın büyük bir fırsat olduğuna dikkat çekiyor.
"Ben prodüktörüm. Son bir yıldır DJ'lik yapıyorum. Başlarda berbattım. Turneye çıktım, seyahat ettim, çok şey öğrendim. Hızlı öğrendiğimi düşünüyorum" diyor.
Şu sıralar favori şarkısı Twenty One Pilots'tan Stressed Out.