Cumartesi 16.04.2016

Portakal çiçeği bahane kebap şahane

Sokaklarda çalgıcılar çalıyor, portakal çiçeğinden taç yapmış kadınlar oynuyor. Her köşe başında buram buram kebap kokuyor. Bici bici tatlısı sıcak havada insanın içini serinletiyor. İstikamet eğlencenin ve kebabın da şehri olan Adana

Bu hafta istikamet elbette dumanı tüten şehir Adana. Malum geçtiğimiz hafta Portakal Çiçeği Festivali vardı kentte. Ünlüsü, ünsüzü, etoburu... "Adana'nın yolları taştan, Portakal Çiçeği sen çıkardın bizi baştan" dedik ve şehrin yolunu tuttuk. Sebebi ziyaretimiz Portakal Çiçeği Festivali. Ama malumunuz gecemiz, gündümüz kebap ve ete doydu. Elbette isteyenler için balık ve kozmopolit kafe alternatifleri de vardı. Lakin Adana'ya ayak basar basmaz havalimanında burnunuza gelen portakal çiçeği kokusu şehirde yerini ete bırakıyor. Ne de olsa kebabın soylu toprağına gelmişiz, o halde rejimi de bir kenara bırakalım ve Adana'yı keşfe başlayalım. Geçtiğimiz hafta malum otçular, etçiler savaşları yaşandı. Ege'nin tek ot yetişmeyen kasabası Alaçatı'da düzenlenen Ot Festivali ile Adana Portakal Çiçeği Festivali aynı tarihe denk geldi. Alaçatı'yı bilmem ama Adana sokaklarında kebap kokuları, yerel halkın coşkusu, sokak çalgıcıları ve kahkaha sesleri vardı. Festival zamanı sokaklar pek bir hareketli oluyor. Bu yıl konserlerin iptal edilmesine rağmen ilgi azalmamış. Her an Nükhet Duru, Fatih Terim, Feridun Düzağaç, Çiğdem Kayalı, Keremcem gibi tanıdık simalara rastlıyorsunuz.
HERKES EĞLENİYOR
Kimine sahnede, kimine bir otelin barında, kimine de sokakta ya da göbek atarken Kazancılar'da... Adana'da en çok merak ettiğim konu meşhur Kazancılar kebapçısı ve eğlence hayatıydı. İlk olarak Kazancılar'da aldık soluğu. Yüzlerce kişinin aynı anda yemek yediği tek bir mekan. Lakin sanki damsız almıyorlar. Hiç erkek erkeğe masa yok. Aksine kadın kadına eğlenmeye gelenler çoğunlukta. Üstelik tüm kadınların kafasında çiçekten taçlar var. Kimileri kocaman tüllü portakal çiçeği taçları takmış kimi benim gibi ufak çiçekler tercih etmiş. Taçlar plastik ama o kadar da olsun artık. Kazancılar Adana'nın kalbinin attığı bir nokta. Gündüz dükkanlar var, akşam eğlence ve yemek şöleni... Koca sokakta fasıl sesleri de eksik olmuyor. Hatta ilerleyen saatlerde çalgıcılara dansözler de eşlik ediyor. Bu arada Adana'da elbette Adana kebap yenir ama burada yediğim ciğerin de çok lezzetli olduğu bilgisini paylaşayım. Sadece akşam Kazancılar'da değil gündüz sokaklarda da kebap şölenine fasıl eşlik ediyor. Gazi Paşa Kebap'ta yemekleri mideye indiriken fasıl ekibi sokaktan geçiyor ve çevre apartmanlarda balkonlara çıkan kadınlar da sizle birlikte şarkılara eşlik ediyor
SUŞİ DE VAR
Adana'ya gelip de elbette Adana kebap yemeden olmayacağı gibi şalgam suyu içmemek de olmaz. Hatta benim gibi litrelik pet şişelerde şalgam suyu satın alabilirsiniz. Bir de cezerye... Ama burası tam bir kozmopolit şehir dedim ya baştan... Suşi restoranı bile var. Hilton Oteli'nin içinde Fondragon Pearl isimli Çin ve Japon mutfağından örnekler sunan bir restoran var. Hemen yanında ise Spice Market isimli başka bir restoran mevcut. Yok Akaretler'de kapanan Jean Georges'un meşhur Spice Market'i değil elbette. Ama dünya mutfağından örnekler sunan mönüsü oldukça iddialı. Gece fasıl dışında rock n roll tarzı bir eğlence isterseniz de buyurun Sheraton Oteli'nin 03.00'e kadar açık barına. Burada sahne alan grubun canlı performansları oldukça başarılı.
Yapmadan dönmeyin
Malum İstanbul'daki birçok kafenin menüsüne girdi ama hiç biri Adana'dakine benzemiyor. Bicibici tatlısından bahsediyorum. Nerede olursanız olun, Adana'nın sıcağında iyi geliyor.
Adana'nın Merkez Parkı hem peyzaj hem uzunluğuyla yurtdışındakileri aratmıyor. Bir Venedik değil elbette ama gondol sefası da insanın ruhunu okşuyor. Yalnız gondolda güneş için konan şemsiyeyi mutlaka açın derim. Zira köprünün altından geçerken çocuklar tükürebiliyor.
Gece acıktıysanız ve sakatata da "Hayır" demeyenlerdenseniz buyurun şırdan yemeye...
Adını 1967 senesinde 52 kiloda şampiyon olan milli güreşçi Metin Çıkmaz'dan alan 52 artık sosyetik bir yerde, Kurtuluş Mahallesi'nde hizmet veriyor.
Tercihiniz et değil balıksa Adnan Menderes Bulvarı üzerindeki mekanlara gidebilirsiniz.
Londra'dan İstanbul'a
Karaköy hareketleniyor. Yurtdışından markalar da ülkemizde şube açmaya devam ediyor. Bunlardan sonuncusu da Londra'dan tanıdık bir mekan: Bun&Bar... Karaköy'de dün akşam soft opening açan mekan Now Hotel'in altında yer alıyor. Hamburgerleri oldukça iddialı. Bir diğer önemli unsuruysa şüphesiz kokteylleri... Taze meyvelerle yapılan kokteyl mönüsünde yok yok. Bir diğer özelliğiyse fiyatların makul seviyelerde tutulması. Entelektülleri, iyi müzik ve iyi kokteylden hoşlananları hedef seçen mekan bakalım Karaköy'de ne kadar başarılı olacak? Ama daha açılmadan yoğun ilgi olduğunu belirtelim. Bu arada otelin diğer tarafında yer alan kısma ise Sushi Co. açıldı. Böylelikle Karaköy'e bir Uzakdoğu markası da giriş yapmış oldu. "Karaköy biter" diyenlere inat gelişmeye devam ediyor. Now Hotel'in lobisi de oldukça şık olmuş. Ah bir de duvarlara astıkları tablolar için aynı şeyleri söyleyebilseydim!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.