Foster hedeflerini 12’den vuruyor

JodIe Foster, Hollywood dünyasının en karakterli sinemacılarından biridir nazarımızda. Oyuncu olarak oynadığı her filmde fark yarattığı bilinen bir gerçek. Ayrıca duruşu, çizgisi her zaman takdir görür. Ama Foster'in bir de 29 yaşında başladığı, yönetmenlik kariyeri var. Belki seyrek film çektiği için, belki de yönetmenliği oyunculuğunun gölgesinde kaldığı için onun bu sinemacı kişiliği pek öne çıkmaz. Ama baştan söyleyelim Foster'ın yönetmenlik kariyeri, oyuncuların, bir de kamera arkasını deneyeyim hevesinin ötesindedir. 90'larda Little Man Tate ve Yılbaşı Tatili filmlerini çeken Foster, 2011'de Kukla ile yönetmenliğe geri dönmüştü. Kukla fazla iz bırakan bir film olmasa da Foster'ın yönetmen olarak kendini geliştirdiğini gösteriyordu. Beş yıl sonra gelen Para Tuzağı için ilk elden Foster'ın yönetmenlik kariyerinin zirvesi denilebilir.
BORSA DÜNYASI
TV'de Money Monster adlı borsa programı sunan ve borsa dünyasını eğlenceli bir şekilde anlatan ama aslında hisse işportacılığı yapan ekran ünlüsü Lee Gates'in (George Clooney) programını sunarken, onun verdiği tüyolara inanıp küçük birikimini kaybeden Kyle Budwell (Jack O'Connell) adlı küçük bir yatırımcı tarafından rehin alınmasını anlatıyor film. Yatırımcının Le Gates'e bombalı yelek giydirmesi ve yaşananların canlı yayında gerçekleşmesi bir anda olayı ilgi odağı haline getiriyor. Programın soğuk kanlı yönetmeni Patty Fenn (Julia Roberts) ise ortadaki krizi yöneten kişi oluyor. Foster, silahını kuşanmış bir kovboy gibi. Hedefine paradan para kazanma hırsını, kapitalizmi, borsa dünyasını, insanlara hızı dayatan sistemi, aşınan ahlaki değerleri ve medyayı almış kurşun sallıyor. Öyle rastgele de değil, hedef odaklı nokta atışlar yapıyor ve hedeflerini 12'den vuruyor! Foster, olay örgüsü sağlam, sürprizli bir senaryoyu, dinamik ve hızlı bir anlatımla peliküle taşıyor. Filmdeki gerilim unsurunu sürekli diri tutuyor, sağ gösterip sol vuran ve seyirciyi şaşırtan durumları iyi kullanıyor. Oyuncu yönetimi konusunda da oldukça iyi Foster. Ama hiçbir oyuncuyu öne çıkarmıyor. George Clooney, Julia Roberts ve genç oyuncu Jack O'Connell ortalama performanslar sergilese de amaca uygun oynuyorlar. Hollywood dünyasından yaptığı vicdani ve liberal çıkışları Foster bu sefer sert sayılabilecek bir öyküyle çektiği filmde yapıyor. İyi de ediyor. Hollywood'un tüketin, daha hızlı tüketin dediği ve küçük insanı hiç önemsemediği bir zamanda Foster, günde 15-20 dolar kazanarak hayatını sürdürmeye çalışan bir insanın dramını anlatarak keser döner sap döner gün gelir hesap döner demeye getiriyor.