Son Güncelleme: Cuma 10.06.2016
kutsal emanetler bu müzede
İslam sanatının en erken döneminden 20. yüzyıla uzanan zengin bir koleksiyona ev sahipliği yapan Türk ve İslam Eserleri Müzesi ziyaretçilere bambaşka bir dünya sunuyor. Teşhir edilen nadide eserler arasında Kur’an-ı Kerim’in küfi tarzda yazılan ilk nüshaları da var, eşsiz güzellikteki seramikler, halılar, ahşap eşyalar, çiniler ve daha niceleri de. Kutsal Emanetler bölümü ise manevi bir atmosfer sunuyor
OSMANLI'DA AÇILAN SON MÜZE
Müzenin geçmişi 102 yıllık. Osmanlı döneminde açılan son müze unvanına sahip. Biz de bu tarihi atmosferi yaşamak ve eserler hakkında bilgi almak için müzeye konuk olduk. Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nin 11. kuşak müdürü Seracettin Şahin karşıladı bizi. Şahin ilk olarak müzenin kuruluş hikâyesini paylaştı: "19. yüzyılın sonlarında vakıf binaları, cami, mescit, tekke ve türbelerden eserlerin çalınması engellenemeyince Osman Hamdi Bey'in başkanlığında kurulan komisyon yeni bir müze açmaya karar verir. 1914'te ilk Süleymaniye Camii Külliyesi'nin içindeki imaret binasında Evkaf-ı İslâmiye Müzesi ismiyle müze açılır. Cumhuriyet döneminde ise Türk ve İslam Eserleri Müzesi ismini alır. Teşhir edilen eserlerin artması sonucu 1983'te şu an bulunduğu yere taşınır." Müzenin zemin katındaki hipodrom kalıntılarının bulunduğu bölüme gidiyoruz. Şahin: "Bu alan 2012-2014 yılları arasında müzenin restorasyon çalışması sırasındaki kazı da yapıldı. Hipodrom'un batı oturma sıralarına ait tonozlu kalıntılar ortaya çıktı. Burayı müzenin teşhir alanlarından biri haline getirdik" diyor. Geç antik çağ mimarlığının başyapıtı olarak adlandırılan hipodrom kalıntılarına bilgi panoları ve çizimler de eşlik ediyor. Şa hin: "Şu taş bölümler oturma kademeleri. 50 bin kişilik bir hipodrom bu. Attaki boşluk da insanların geçiş yerleri" diye gösteriyor. İbrahim Paşa Sarayı'nın ikinci avlusu olarak adlandırılan müzenin üst katına çıkarken 13. yüzyıldan kalma bir Selçuklu Arslanı heykeli karşımızda selam duruyor. Girişte müzenin kurucularını yad etmek için fotoğrafları eşliğinde bilgilerine yer veriliyor.
ROMA'DAN OSMANLI'YA YOLCULUK
Yolculuğumuz Samarra Odası ile başlıyor. Bağdat'ın başkenti ve Fırat'ın incisi, ünlü seramik merkezi Rakka'ya uğrayıp Emevi ve Abbasi dönemindeki el yazması Kur'an-ı Kerimlerin ardından Şam Evrakları bölümünde Kur'an-ı Kerim'in ilk nüshaları olarak kabul edilen Kur'an yaprakları koleksiyonundan örnekleri görüyoruz. Şahin: "1. Dünya Savaşı sırasında müzenin kurucu heyeti üyesi İsmet Bey tarafından 1919 yılında Şam Evrakları trenle İstanbul'a getirildi. Müzedeki bu koleksiyon 250 bin civarında" diyor. Artuklu'dan Eyyûbi'ye, Büyük Selçuklu'dan Memluk'e, İlhanlı'dan Timurlu'ya, Safevî'den Anadolu Selçuklulara ve Osmanlı'ya kadar İslam sanatının en erken döneminden 20. yüzyıla uzanan zengin koleksiyonda yer alan eserleri gördüğünüzde zaman tünelinde yolculuk yapmış gibi hissedeceksiniz. Müzede teşhir edilen el yazmaları, seramikleri, halıları, ahşap eşyaları ve daha nice nadide eser sizleri bekliyor. Unutmayın, müzedeki Kutsal Emanetler bölümü ise size bambaşka bir manevi atmosfer yaşatacak.
SAKAL-I ŞERİF VE KUR'AN'IN İLK NÜSHALARI
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler