Issız adadan müzik sahnesine

"Önyargıları yıkmak atomu parçalamaktan daha zordur" diye boşuna dememiş Einstein. Murat Ceylan'ın Yeni Nesil adlı albümü uzun süre masamda durdu. Kartonetindeki fotoğrafa bakıp "Yakışıklı müzisyen kontenjanından yapılmış bir albüm daha" dedim önce. Sonra kim olduğunu hatırladım, bu kez de "Televizyon programıyla gelen şöhretin açtığı kapılar sayesinde albüm de yapmış" diye düşündüm. Elim bir türlü CD'nin jelatinini yırtıp albümü dinlemeye gitmedi. Taa ki üç gün öncesine kadar... Daha ilk şarkıda utandırdı beni Murat Ceylan. Albümdeki diğer şarkıları dinledikçe pişmanlığım arttı. Şarkıları çok sevdim. Neydi Söyle ve WRUW 4'u belki biraz daha fazla... Albüm, müzikte yürüyeceği yolu daha baştan çizmiş, kendine güvenen bir müzisyene aitmiş hissi verdi bana. Söz ve müziklerin tamamının Ceylan'a ait olması da derli toplu bir albümün ortaya çıkmasını sağlamış. Elbette çalıştığı ekipte Çağrı Sertel, Can Şengün, Alp Ersönmez gibi usta müzisyenlerin olması da en büyük şanslarından biri. Üçü İngilizce, dördü Türkçe yedi şarkıdan oluşan Yeni Nesil, son dönemde sık sık karşımıza çıkan, son kullanım tarihi belli albümlerden değil. Hatta bu anlayışa güzel bir alternatif sayılabilir. Albüme ismini veren Yeni Nesil günümüzde herkesin ünlü olma arzusunu, hiç kimsenin birbirinden farkı kalmayışını ve çabuk tüketilen duyguları anlatsa da Ceylan şarkıda anlatılanların aksine kendine özgü tarzı ve nitelikli şarkı sözleriyle yeni neslin anti tezi olarak karşımızda duruyor.
İKİ YAŞINDA PİYANO ÇALIYORDU
Bu arada 25 yaşındaki Ceylan'la ilgili ufak bir araştırma da yaptım. İki yaşından beri piyano çalan müzisyen aynı zamanda absolut kulak yani duyduğu her notayı referans almadan, başka bir notayla karşılaştırmadan tanıyabilme yeteneğine sahip. 10 yıl boyunca çok değerli bir isim olan Prof. Ergican Saydam'dan klasik müzik dersi almış ve Chopin'den Mozart'a dünyanın en önemli bestecilerinin eserlerini yorumlamış. Piyano dışında gitar da çalan Ceylan, Bilgi Üniversitesi'nde yüksek lisans yapıyor ve şu sıralar özel bir televizyon kanalında yayınlanacak yeni bir dizinin çekimleri için Ayvalık'ta bulunuyor. Düzgün fiziği ile dikkat çeken Ceylan, bugüne kadar sporun birçok dalıyla uğraşmış, hâlâ da düzenli olarak spor yapmaya devam ediyor. Aynı zamanda beslenmesine de dikkat eden müzisyen, yıllardır ağzına ekmek koymamış.
MÜZİK İYİLEŞTİRİR (Mİ?)
"Müzik iyileştirir." Son dönemde bu cümleye sık rastlar olduk. Kendini tükenmiş hisseden müziğe sığınıyor. Peki müziğin gerçekten böyle bir gücü var mı? Kimi şarkıları duyduğunuzda yüzünüzde bir gülümseme belirir. Ya da tam tersi kendinizi gözyaşlarına boğulmuş bulursunuz. Geçmişle gelecek birbirine karışır, müzik sizi nereye götürmek istiyorsa kendinizi orada bulursunuz...
DENGEYİ SAĞLAMA KÖNEMLİ
Müziğin duygularımız ve vücudumuz üzerindeki etkisi tahmin ettiğimizden de fazla. Bilimsel olarak da kanıtlanmış durumda. Son dönemde en çok merak edilen stres ve depresyonla başa çıkmamıza yardımcı olup olmadığı... Uzmanlar bu durumu şöyle açıklıyor: Her vücudun kendi eczanesine sahip olduğunu düşünün. Bir dizi kimyasal yan yana dizilmiş yazılacak reçeteye göre farklı durumlarla başa çıkabilmek için sıralarının gelmesini bekliyor. Uykuya ihtiyacımız olduğunda sakinleştirmek ya da tehlikede olduğumuzda vücudumuzu alarma durumuna getirmek gibi... Eğer eczacı işini düzgün yaparsa doğru kimyasallar uygun zamanlarda bir araya geliyor. Örneğin bir köpek sizi takip etmeye başladığında içinizdeki eczacı bir doz adrenalin ve bir doz kortizol vererek size koşmaya ya da mücadele etmeye hazır hale getiriyor. Eğer yoğun ve stresli bir yaşam sürüyorsanız kendinizi depresif ve aküsü boşalmış gibi hissedebilirsiniz. Bunun nedeni içinizdeki eczacının ortada tehdit edici bir durum olmamasına rağmen size sürekli olarak, azar azar adrenalin ve kortizol vermesi. İşte burada devreye müzik giriyor. Sakinleştiren müzikler dinlemek adrenalinin etkisini ve kan dolaşımındaki kortizol seviyesini azaltıyor. Bu da stresin azalmasına neden oluyor. Ayrıca müzik içimizdeki eczacıya dopamine ve serotonin gibi kimyasalları dağıtmasını söylüyor. Bu da modumuzu düzeltiyor ve depresyonla stresin yok olmasını sağlıyor.