İki marka aynı reklamda kullanılırsa...
Dolce&Gabbana modaevi, son kampanyasında Armani Jeans ve Adidas’ın da aralarında bulunduğu farklı markaların görüntülerine yer verdi. Bu reklam moda dünyasını ikiye böldü... Peki bu durum etik mi, yenilik mi?
ETİK TARTIŞMA
Dolce&Gabbana, 2012 yılında aile değerlerini ve klasik bir İtalyan ailesini merkezine yerleştirdiği reklam kampanyasıyla yeniden konuşulmaya başlandı. Birbiriden ünlü ismin yer aldığı kampanyayla modaseverlere, "İddialı giyinebilirsiniz. Ancak aile bağlarınız kuvvetli, sokakta eğlenen ve geleneksel bir tavrınız da olabilir" mesajını verdi. Ancak bu sezonki reklam kampanyası etik bir tartışmayı da beraberinde getirdi... Afganistan, Kosova ve Libya gibi yerlerde savaş fotoğrafları çeken Franco Pagetti, sokakta bir grup kadın ve erkeği farklı markaların farklı sezonlara ait tasarımlarıyla görüntülüyor reklamda. Ancak baştan ayağa son sezon Dolce&Gabbana giyen mankenler tüm bu kalabalık arasında dikkat çekiyor. İnsan ister istemez bu fotoğraflara bakınca bu İtalyan markanın daha iddialı, gösterişli olduğunu düşünüyor. Bu da "Diğer markalara karşı takınılan bu tavır tartışma yaratacak türden" dedirtiyor insana. Hatta "Bir markanın kendi koleksiyonunu ön plana çıkarmak için diğer markaları asla istemeyecekleri bir şekilde göstermesi kabul edilebilir mi?" sorusu geliyor akıllara... Bu şekilde birçok platformda bu konu tartışılıyor. Ancak konuya bambaşka bir gözle bakanlar da yok değil. "Sadece tek bir markanın sokakta görüntülendiği günler eskiden kaldı. Bu tarz reklamlar moda tüketicisi için ilginç de değil, gerçekçi de değil. Bu nedenle aynı sokakta bambaşka markaları görüntülemekten daha doğal bir şey yok." Bu şekilde baktığınız zaman da demokratik bir alanda kendine daha gerçekçi bir anlam yüklemeye çalışan modanın yepyeni adımlarla tüketicilerle bağ kurmaya çalışması çok doğal kabul edilebilir. Lüks tüketim firmaları sokağı, diğer rakiplerini ya da önceki sezonki koleksiyonları göz ardı ederek bu yeni dönemde kendilerini var edemeyeceklerini anlamış durumda. Sokaktan, gerçeklerden, diğer popüler markaların varlığından soyutlanan bir gerçeklik de bu şekilde kendi tasarımlarınızı satmanız da mümkün değil. Baştan ayağa aynı markanın koleksiyonlarının giyildiği günler çok gerilerde kaldı.
FARK YARATAN REKLAMLAR
Güzellik tek bir kalıba sığmaz
1994 doğumlu Vitiligo hastası Chantelle Brown, son dönemin en sembolik isimlerinden biri... Arka arkaya birçok markanın yüzü olan Brown, 2015 yılında da İspanyol Desigual markasının yüzü olarak çığır açtı. Marka güzelliğin tek bir tarifi olduğuna inanmadıklarını ve farklılıklarımızla her birimizin güzel olduğunu vurgulamanın önemli olduğunu belirten bir açıklama yayınladı.
Kilolu olmak hata değil
H&M'in 2016 yılında Studio koleksiyonu için seçtiği yüz büyük beden manken Ashley Graham oldu. Bugüne kadar sayısız markanın büyük beden koleksiyonlarının yüzü olan Graham ilk kez normal beden ölçülerinde koleksiyon üreten bir markanın yüzü olmuş oldu. H&M kilonun trendleri ve modayı takip etmekte bir sorun olmadığını böylece dosta düşmana göstermiş oldu.
Yaşlılık trendleri takip etmenize engel değil
Geçtiğimiz yıl Saint Laurent ve Celine, moda dünyasında çığır açan reklam kampanyalarına imza attı. Saint Laurent, 71 yaşındaki Joni Mitchel'i marka yüzü yaptı. Kanadalı şarkıcı ve ressam Mitchel ile marka yaş ve moda arasındaki takıntılı tavrın değiştirilmesi gerektiğini vurguladı. Her yaştan, herkesin istediği gibi giyinme özgürlüğü olduğunun altı çizilen reklam kampanyası geçen yılın en çok konuşulan konularından biri oldu. Celine'in marka yüzüyse 81 yaşındaki Joan Didion oldu.
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler