Cam Adam’dan kaçarken Ebola’ya yakalandık
Cam Adam’dan kaçarken Ebola’ya yakalandık
Yazı bitirip şehre dönmenin en güzel tarafı yoğun geçen sanat takvimi. Bienal, tasarım haftası, sanat fuarları derken sanata doyuyor, İstanbul'da yaşamanın keyfini çıkarıyoruz. Bu sanat dolu etkinlikler arasında İKSV tarafından ilki 2012'de düzenlenen Tasarım Bienali bugün üçüncü kez kapılarını açtı. Üstelik hepimizin yakından ilgilendiği bir soruyu irdeliyor: "Biz İnsan mıyız?" diyor ve insanın ilk günden bugüne tasarımla ilişkisini ele alıyor. Bienalin adı Biz İnsan mıyız?: Türümüzün Tasarımı: 2 Saniye, 2 Gün, 2 Yıl, 200 Yıl, 200.000 Yıl. İnsanın 200 bin yıl boyunca tasarımla kurduğu ilişki sadece tasarım boyutuyla değil, arkeolojiden son teknolojiye, tıptan mimarlığa, bilimden iletişime birçok alanda incelenmiş. Tasarım Bienali kapılarını ücretsiz olarak bu sabah açtı ve 4 Aralık'a kadar da devam edecek. Biz perşembe günü küratörleri Beatriz Colomina ve Mark Wigley ile sergileri gezdik. Sonuç mu? Birkaç gününüzü bienal sergilerine ayırın ve tasarımın farklı boyutlarında gezintiye çıkmaya hazırlanın. Sergiler beş farklı mekana yayılmış: Karaköy'deki Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, Studio-X Istanbul, DEPO, bomontiada'da yer alan Alt Sanat ve girişin müze biletleriyle yapılacağı Sultanahmet'teki İstanbul Arkeoloji Müzesi.
İLK TURU YAPALIM
Elbette bienal sadece sergilerden oluşmuyor. Konuşmalar ve panellerin yanı sıra bu yıl Yaratıcı Mahalleler programı ve kentte tasarım odaklı mekanlara yapılacak yürüyüşleri içeren Tasarım Rotaları gibi ek programlarla da renkleniyor. O halde gelin ilk turu beraber yapalım. Nerede ne var, görülmesi gerekenler ve şaşırtan eserlere bir bakalım. Küratörler Colomina ve Wigley, "Dünyada hiç olmadığı kadar insan savaş, kanunsuzluk, yokluk ve iklim şartları nedeniyle zorunlu olarak yerinden olurken, diğer yandan insanın genetik yapısı ve iklimin kendisi aktif olarak yeniden tasarlanıyor. Artık iyi tasarım olgusuna sığınmalıyız. Tasarım baştan tasarlanmalı" diyerek tasarımı yeniden düşünmeyi hedefliyor. Bienal sergileri, dört farklı proje kümesinden oluşuyor. Gezegeni Tasarlamak bizi geniş topraklar ve ekolojilerdeki insan tasarımı üzerine yeniden düşünmeye davet ediyor. Yaşamı Tasarlamak, üretilen yeni mekanik, elektronik yaşam formlarını inceliyor. Bedeni Tasarlamak başlığı altında sergilenen proejeler, insan bedeninin nasıl sürekli yeniden inşa edilen bir yapı olduğunu farklı açılardan ele alıyor. Zamanı Tasarlamak sergilerinde ise en eski tarihteki insan aletlerinden kendimizi iki saniyede yeniden tasarlayabildiğimiz sosyal medya kanallarına uzanan yeni bir arkeolojiyle tanışıyoruz.
NEREDE, NE KAÇ LİRA?
EN SON HABERLER
- 1 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 2 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 3 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler
- 4 Yelkovan kuşlarının peşi sıra
- 5 Üstümüz başımız leopar
- 6 Bu oyunun seyircileri, cesaretli insanlar
- 7 Zamanın ötesinde bir albüm
- 8 7/24 şehirde yaşam
- 9 Sınırları koruyalım
- 10 Dümdüz bir karın, incecik beden için bahar diyeti kılavuzu