Son Güncelleme: Cuma 15.09.2017
Piyanonun başında atlı karıncadaki çocuk gibiyim
Piyanosunun başına geçiyor, yazdığı şarkıları söylüyor, bize de onu hayran hayran dinlemek kalıyor. Müziğin kalbi kırık prensi Tom Odell, 23 Eylül’de İstanbul’da konser verecek. Konser öncesi biraz hayattan, kitaplardan bol bol müzikten konuştuk
- Son albümünüz Wrong Crowd'un kartonetindeki yazınızda masumiyetten bahsediyorsunuz. Post-truth (gerçek ötesi) bir dönemden geçiyoruz, günümüzde yaşanılanlar inanılmaz. Böyle bir dönemde masumiyeti korumak mümkün mü?
- Bu soruya en iyi yanıtı nasıl verebilirim bilemiyorum. Benim küçük bir köpeğim var. Adı Bobby. İstekleri çok basit. Sevgi dolu bir hayvan. Sadist ve çıkarcı bir köpek asla değil. Ama bir şekilde kedim Louie'yi öldürmeye çalışıyor. Ona kediyi öldürmemesi gerektiğini öğretmek çok zor. Belki de imkansız... Sorduğun soruyla ne kadar ilişkili oldu bilemiyorum, ama bunları yazarken Bobby hâlâ amacına ulaşmaya çalışıyordu.
- Albümünüzün adı Wrong Crowd yani Yanlış Topluluk. Toplumda ait olduğunuz yere dair hâlâ kafanızda soru işaretleri olduğunu söylüyorsunuz. Bu durum sizi nasıl etkiliyor?
- Sanırım şarkı sözü yazarı olmak her zaman çevrenizle aranızda biraz mesafe bırakmayı gerektiriyor. Ve yalnız kalabileceğiniz belli bir vakte ihtiyacınız oluyor. Kimi zaman mücadele etsem de bu kaçınılmaz bir gerçek. Peki kendimi hiç yalnız hissediyor muyum? Zaman zaman evet. Zaten bu herkes için de geçerli değil mi? Etrafınızın çok fazla insanla çevrili olması da durumu değiştirmiyor.
- İkili ilişkilerinizde kalbinizle mi aklınızla mı hareket edersiniz?
- Kalple hareket etmek sanırım çok önemli. Ama elbette ben de zaman zaman birçok insan gibi çok fazla düşünmenin kurbanı oluyorum.
- Âşık olduğunuzda kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Hiç sevdiğiniz kişinin sokağında sabahladığınız oldu mu?
- Aşık olduğumda kendimi harika hissediyorum. Ve evet, birçok kez sabahladım.
- Sahne üzerindeki karizmanız David Bowie ile karşılaştırılıyor. Sahnede kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
- Sahneye çıktığımda bütün kaygılar yok oluyor. Orada olmayı çok seviyorum.
- Konser öncesi ritüeliniz var mı?
- Bir ritüelim yok. Çay içip gruptakilerle sohbet ediyorum çoğunlukla. Biraz huzur ve sessizlik iyi geliyor. Kimi zaman da müzik dinlemeyi tercih ediyorum. Aslında ne yaptığım biraz da nasıl hissettiğime bağlı. Bu da her zaman farklı oluyor.
- Piyanosuz yapamıyorsunuz değil mi?
- Piyanonun başına oturmayı çok seviyorum. Aramızda acayip bir bağ var. Bir yandan da meditasyon gibi. Çalarken transa geçiyorum. Kendimi atlıkarıncaya binmiş çocuklar gibi hissediyorum. Çalmaya başladığımdan beri duygularım hiç değişmedi. Tamamen bambaşka bir dil. Kendimi en kolay şekilde ifade edebildiğim....
- İstanbul'a gelecek olmakla ilgili sizi en çok ne heyecanlandırıyor?
- İstanbul'a lise çağlarındayken geldim. Yediğim kebaplar ve Mısır Çarşısı ile ilgili çok güzel anılarım var.
- Bizi nasıl bir konser bekliyor?
- No Bad Days turnesinin son konserlerinden birine tanık olacaksınız. Bizim için çok önemli ve duygusal olacağını söyleyebilirim.
MÜZİK KLİBİ ÇEKMEYİ SEVİYORUM
- Edebiyata olan düşkünlüğünüzü biliyorum. Şu sıralar ne okuyorsunuz?
- John Updike'ın kitaplarına sardım bu aralar. Benim için yeni bir keşif oldu. Tavşan serisini aldım. Sanırım dört kitaptan oluşuyor. 1950'lerin sonundan itibaren her 10 yılda biri seriye yeni bir kitap eklemiş. Dürüst olmam gerekirse kendimi kaptırmış durumdayım. Harika bir yazar. Serideki kitapların hepsi günümüzde de geçerliliğini koruyor, bu da eserleri daha etkili hale getiriyor. Anlatması zor. Kesinlikle tavsiye ederim.
- Sizin favori üç romanınız hangileri?
- Seçmesi çok zor. Ama bu sabah düşündüğümde aklıma gelenler şöyle: Silahlara Veda (Ernest Hemingway), Küçük Prens (Antoine de Saint-Exupery) ve İmkansızın Şarkısı (Haruki Murakami)
- Günümüzde müzisyenler multimedya sanatçılara dönüştü. Siz sanat alanında hangi disiplinlerin birbiriyle etkileşiminden heyecanlanıyorsunuz?
- En çok müzik ve film işbirliği beni heyecanlandırıyor. Müzik klipleri çekmeyi çok seviyorum ve bu işe çok özen gösteriyorum. Şarkı sözlerinin anlamını detaylandırmak ya da belki de karıştırmak ve saptırmak için harika bir fırsat.
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler