Mitolojiden müziğe armağan: Hera

Kübra Hera Aslan. Futbola ve spor programlarına meraklı olanların yakından tanıdığı bir isim. Uzun süre farklı kanallarda spor spikerliği yaptı. Şimdilerde ise çocukluk hayalini gerçekleştirme yolunda ilerliyor. Bir tesadüf sonucu karşılaştığı Ozan Doğulu ile müzik dünyasına adım atan Hera'nın Öle Öle single'ı bir süre önce yayımlandı.
- Spor spikerliğinden müziğe geçiş nasıl gerçekleşti?
- Şarkıcı olmak hayalimde hep vardı. Çocukluğumdan beri şarkı sözü yazıp beste yapıyorum. Bu zamana kadar beklememin nedeni babamın müziğe karşı çıkmasıydı. Daha masabaşı bir iş yapmamı istiyordu. Bu yüzden üniversitede işletme okudum. Üç yıl önce babamı kaybettik. Ben de artık kendi hedeflerim doğrultusunda yürümeye karar verdim. Şansıma bu konuda önümde güzel kapılar da açıldı.
- Açılan ilk kapı hangisiydi?
- Hayalimde Ozan Doğulu ile çalışmak vardı. Bir süre önce albüm yapmak isteyen bir arkadaşım Ozan Bey'le görüşmeye gitti. Ben de o gün yanlarına uğradım. Görüşmede olay arkadaşımdan bana döndü.
- Arkadaşınız albüm yaptı mı?
- Yapamadı. Ozan Bey bana inandı. Hemen çalışmalara başladık. Zaten elimde söz ve müziği bana ait birçok şarkım vardı. Single değil, albüm yapalım diye başladık ama yetiştiremedik.
YÜZDE 50 GÖRSELLİK
- Şarkının söz ve müziği size ait değil mi?
- Evet. Haziranda yine söz ve müziği bana ait ikinci single da çıkıyor. Kıpır kıpır bir yaz şarkısı olacak. Sözleri de futbolla ilgili... Zaten müzikte kendi şarkılarımla ilerlemek istiyorum.
- "Bu kadar yeni isim arasından nasıl sıyrılacağım?" diye paniğe kapıldığınız oldu mu?
- Paniğe hiç kapılmadım. Özgüvenim var. Çünkü bunun için gerekli donanımların hepsi bende var. Sesimin güzel olduğunu düşünüyorum, şarkı yapıyorum. Bu işin yüzde 50'si de görsellik, onun da olduğunu düşünüyorum. Ozan Doğulu'nun desteğini almak da çok büyük bir artı. O yüzden rahatım.
- Müzikte hedefiniz nedir?
- Yavaş yavaş ilerlemek istiyorum. Derdim şarkımın 100 milyon tıklanması değil. Çünkü bazı şarkılar tıklardan daha büyük. Kenan Doğulu'nun, Yıldız Tilbe'nin... Arka arkaya şarkılar çıkarmak istiyorum. Pes etmeyi düşünmüyorum.
- 17 yaşında bir güzellik yarışmasında dereceye girdiniz. Sonra spor spikerliği yaptınız. Şimdi de şarkıcılık... Spot ışıkları altında olmayı seven biri misiniz?
- Hepsi tesadüf sonucu gerçekleşti. Asla planlı değildi. Güzellik yarışmasına 2009'da katıldım. Annemle bir alışveriş merkezinde gezerken yarışmayı düzenleyen organizatör beni fark etti. En son spikerlik yaptığım kanaldaki işimle ilgili teklifi de bir kafede aldım. Kısmetler hep ayağıma geldi.
- Peki bir bankada çalışabilir miydiniz?
- Eğer bu ışıkların altında hiç olmasaydım çalışabilirdim.
- Şarkıcı olarak şunu asla yapmayacağım dediğiniz bir şey var mı?
- Asla yapmayacağımı değil, ama yapacağım şeyi söyleyebilirim: İleride müzikle ilgili inandığım herkese yardım edeceğim, destek olacağım.

- Sokakta tanınmaya başladınız mı?
- Erkekler futbolu daha yakından takip ettikleri için beni daha çok tanıyorlar. Kadınlar da yavaş yavaş tanıyor. Sosyal medyada hakkımda çok güzel yorumlar yapılıyor. Kötü yorumların oranı çok düşük.
- Şarkıyla ilgili şimdiye kadar aldığınız en güzel tepki neydi?
- "Sevgilime aşık olmadığım kadar bu şarkıya aşık oldum" yazmış bir dinleyici, çok hoşuma gitti. Bir de şarkı çıktığında Ece Seçkin sosyal medya hesabından paylaştı. Bu da beni çok gururlandırdı.
- Yakın dönemde konser var mı?
- Yaz boyunca Bodrum'da ve Çeşme'de kulüplerde çıkacağım. Popüler şarkıların ağırlıklı olduğu bir repertuvar hazırladık.
SABAHLARI MUTLU UYANIRIM
- Güzellik başa bela mı?
- Olduğu zamanlar oldu, olmadığı zamanlar da. Ama ben böyle olduğum için şükrediyorum. Halimden memnunum. Beni babama çok benzetirler. Babam çok yakışıklıdır. Ablam ve annem de güzeldir. Genetiğimiz böyle sanırım...
- Malatyalısınız değil mi?
- Evet ama baba tarafı İranlı. Ben doğma büyüme İstanbulluyum.
- Şarkılıcılık konusunda annenizden izin aldınız mı?
- Evet, annem en büyük destekçim. Arkadaş gibiyiz. Beraber yaşıyoruz zaten.
- Karakterinizi nasıl tarif edersiniz?
- Sıcakkanlıyım ama ilk kez tanıştığım kişiyle arama mesafe koyarım. Önce tanımak isterim karşımdakini. Güven problemim var. Genelde mutlu bir insanım.
- Bir gününüz nasıl geçer?
- Sabahları güzel uyanırım. Sağlıklı bir şekilde kahvaltımı yaparım. O gün yapmam gerekenlerle ilgili hazırlığımı bir gün önceden tamamlarım. Planlı programlı hareket ederim. Haftada dört gün spor yapıyorum, dans ediyorum. Temiz havada yürüyüş yapmayı çok seviyorum. Oturduğum yer sahile yakın. Beni yürürken ya da bisiklete binerken görebilirsiniz.
HEDEFE İLK ULAŞAN BEN OLUYORUM
- Geçmişe dönüp baktığınızda pişmanlık duyduğunuz bir şey var mı?
- İşle ilgili hiçbir pişmanlığım yok ama özel hayatımla ilgili keşke yaşamasaydım dediğim çok şey oldu.
- Güven sorunu yaşamanızın kaynağı bu olaylar mı?
- Tabii ki. Ama sadece ikili ilişkiye bağlamamak lazım. Ben esas sıkıntıyı arkadaşlıklarda yaşıyorum. Çünkü kız arkadaşlarımla hedeflerimiz genellikle hep aynı oluyor. Ve o hedefe en çabuk ulaşan insan ben oluyorum. Geride kalan da kızıyor, küsüyor, üzülüyor. O yüzden arkadaşlıklarım çok uzun sürmüyor.
- Hera mitolojide bir tanrıça. Kıskançlığı ile ünlü... Siz kıskanç mısınız?
- Kendimi ona benzetiyorum ama kıskançlık yönünden değil. Hera kendinden emin bir tanrıça. Ben de öyleyim. O duruş bende de var. İkili ilişkilerde hiç hesap yapmam, olduğum gibiyimdir. Ama 'olduğum' ağırdır, akıllıdır. Kontrol bendedir.