İster suda jimnastik ister vakum gücü

Beach club'ların açılmasına (bazıları çoktan açıldı), Ramazan Bayramı'nın başlamasına sayılı günler kaldı. Kışın aldığı fazla kilolardan kurtulamayan bazıları için de kabus dolu günler başladı.
Arkadaş gruplarında herkesin dilinde bir zayıflama metodu var. Kimi teknolojiden medet umuyor, kimi Afrika'dan gelen çay tohumlarından. Aktarlara koşanlar, farklı spor dallarından medet umanlar da cabası.
"Madem yaza bu kadar ince girme derdindeydiniz neden bütün kış yatıp üstüne bir de homini gırtlak yediniz" diyorum "Sen kendi kilolarına bak" yanıtı alıyorum.
Üstelik sadece kadınlar da değil, erkeklerde de bir göbek sorunudur almış başını gidiyor.
"Yazın bol bol yüzersiniz, hava güzel yürürsünüz, e bir de az yersiniz oldu da bitti" deyince de azarı işitiyorum.
Geçenlerde iftar sonrası bir arkadaşıma çay içmeye uğruyorum. Getirdiği çamura benzeyen karışım boğazımdan bir türlü geçmiyor. "İç, iç yağları eritiyor, metabolizmayı hızlandırıyor" diyor. "Ne ara ölçtün benim metabolizma hızımı" demeye kalmadan göbek yağı eriten bir tür masaj aletini çıkartıp "Bak her akşam bununla 20 dakika masaj yapınca göbeğim eriyor" diyor. "Madem bir fincan çay ve akşam masajla bu iş halloluyor bütün kış neredeydi aklın?" demek geliyor içimden. Hevesi kursağında kalmasın diye susuyorum.
İNATÇI YAĞLARIM VARMIŞ
Ertesi gün en yakın arkadaşımla Etiler'de buluşuyorum. Bana sürprizi varmış. Ne diye heyecanlanırken bir estetik merkezinde buluyorum kendimi.
Ameliyatsız liposuction (yağ aldırma) yöntemi çıkmış.
Bir seansta altı santim incelmiş. Takıyorlar aleti bel bölgeme bir saat titriyorum. Sonuç bir santim bile incelmemişim. "Sizin yağlarınız inatçı, birkaç seans daha gelmeniz gerekiyor" diyor uzman. "Bir saattir midemin içi dışına çıktı zaten, birkaç gün muhtemelen yemek yiyemem incelirim" demeye kalmadan sonraki seans için randevu alırken buluyorum kendimi.
Başka bir arkadaşım "Sen iyisi mi açlık otu iç" tavsiyesinde bulunuyor.
"Goji berry tüketsene" diyen de duydu bu kulaklar "Teff otu çayını ihmal etme" diyen de. Ben de kilo ve yağ anlamında tık yok. Tartıda rakam hiç değişmiyor. Bir hafta aşağı inse, ertesi hafta yine eski yerine çıkıyor.
Kendini köprüden önceki son çıkışta hissedenler de doğadan, bu otlardan ve farklı sporlardan yana şansını kullanmaya devam ediyor.
Siz siz olun sağlıklı beslenmekten ve spordan vazgeçmeyin. Hem her şeyin azı karar, çoğu zarar demişler.
SUDA ALETLİ JİMNASTİK
Terlemek istemeyen ama kas yapmak isteyenlerin yeni takıntısı suda aletli egzersiz. Havuzda aerobik değil de elinizde ağırlıklarla fitness yapıyorsunuz.
Kadınların yeni gözdesi olmuş bile. Suyun kaldırma kuvvetinden faydalanıyorsunuz. Vücuda daha az stres bindiği için dezavantajı yok. Üstelik terleme derdi olmadığı için kulaktan kulağa yayılmış. Hatta kendi havuzlarında hoca ile çalışanlar bile var.
KANGURU GİBİ ZIPLA
Kanguru zıplaması hiç kuşkusuz Instagram'da en havalı duranı. Ayağınıza bir zıplama aparatı takıyorsunuz ve bir saat müzik eşliğinde zıplıyorsunuz. Yalan yok, çok zevkli. Ama vücudunuz hamsa ertesi gün ağrınız da o kadar fazla oluyor. Bacak kaslarını çalıştırıyor ama insan haftada kaç saat zıplar orası muamma.
VAKUM GÜCÜYLE ZAYIFLAMA
30 dakikada 2500 kalori yakan vakum gücüyle zayıflama da en trendy olanlardan biri. Bir tür etek giyiyorsunuz ve makinenin içinde koşuyor ya da yürüyorsunuz. Epey terletiyor. Bu sıcakta göze alabilenler bu makinelerin olduğu merkezlere akın ediyor. Birkaç kere denedim, epey efor sarf ettiriyor. Ama fiyatı da bir o kadar tuzlu.
ÇAYA SARANLAR ÇOĞUNLUKTA
Birçok ünlü, sosyal medya hesaplarından Afrika'dan gelen özel tohum çaylar öneriyor. "Ben içtim, kilo verdim" diyor. Yahu sen zaten manken değil miydin? Ne ara kilo aldın da verdin. Bir tek çay içerek olur mu bu iş! Bir de aktarlardan açlık otu alanlar var. Bir tür sinameki aslında. İnsanlar yanında bu çaylarla dolaşmaya başlamış. Akşam yemek sonrası sıcak su istiyor, çayını içiyor.
RETRO TERLE
80'ler trendi sadece modada geri gelmiyormuş meğer. ABD'den ülkemize yeni transfer olan zayıflama yönteminin adı Retro Sweat. 1980 yılındaki kıyafetleri giyiyor ve o yılların müziklerinde aerobik yapıyorsunuz. Kadınlar arasında yeni çılgınlık bu. Diğer sporlardan fazla zayıflatmıyor belki ama en azından trend diye yapmaya devam ediyorsunuz. Henüz çok yaygın değil. Ama kostüm partisi gibi oldukça eğlenceli.
ŞURADAN BURADAN GÖZÜME TAKILANLAR
Madem zayıflamaktan bahsettik, yapılan sporlara göz attık, protein de ekleyelim. İyi et yemek için steakhouse'lara gitmeye, yüzlerce lira harcamaya gerek yok. Beeves Kasap&Steak'lerin kurucusu ve sahibi etineniyisi.com isimli bir site açmış. İyi eti hesaplı şekilde evinize gönderiyor. 5-6 kişilik marine edilmiş kuzu kol siparişi bile verebiliyorsunuz. Sitede ayrıca özel tarifler de var.
Beşiktaş'ta dolanırken Kasap Döner'in tezgahının önündeki kadın döner ustası gözüme ilişiyor. Dönerleri incecik kesip servis ediyor. Beş çocuk annesi, iki de torun sahibi 49 yaşındaki Nezahat Sıcak önce firmada tezgahta işe başlamış. Sonrasında kendi isteği ile ustalık eğitimi almış. "En zor kısmı onlarca kilo ağırlığındaki döneri takması" diye anlatıyor. Dünyada başka kadın döner ustası var mı bilmiyorum ama Sıcak'la beraber bir kadın usta daha çalışıyormuş. Benim gibi sırf meraktan dükkana gelip döner yiyenler oluyor.
ER MEYDANINDA YEREL LEZZETLER
Bocuse d'Or dünyanın tartışmasız en prestijli şef yarışması. Bu yıl Avrupa elemeleri 11-12 Haziran tarihinde Torino'da gerçekleşecek. Ve Türkiye'yi Şef Mutlu Şevket Yılmaz ile ekibi temsil edecek. Yılmaz, Avrupa finallerinde ilk 10'a girdiği takdirde 2019'da Sirha Lyon fuarında düzenlenecek dünya finallerine gitmeye hak kazanacak ilk Türk olacak.
Lyon'daki finalleri geçen yıl izleme fırsatı buldum. Binlerce taraftar kendi ülkelerini temsil etmek için geliyor. Ülkeler bayraklarını dalgalandırıp saatler süren yarışmada hiç durmadan tezahürat yapıyor. Geçen hafta Gastronometro'da Şef Yılmaz ve ekininin hazırladığı yemekleri tattık. Eleme tam beş saat 35 dakika sürecekmiş. Mutlu Şevket Yılmaz ve ekibi yarışmada Türk lezzetlerine de yer vereceklerini açıkladılar. Domates dolması hazırlayacaklarmış ayrıca Taşköprü sarımsağı ve Ödemiş patatesi kullanacaklarmış. Finale kalırlarsa bakalım Türkiye'den destek için kaç kişi Lyon'a gidecek?
IN/OUT
Bol tahıllı ekmek out, karabuğday ekmeği in. Herkes farklı karabuğday ekmeği tarifleri paylaşır oldu, hatta seyahatte ekmeğini yanında taşıyanlar bile var.
Doğum günü kutlamalarında şeker hamuru ile yapılan temalı pastalar servis etmek OUT, şekli olmasa da doğal malzemelerle yapılan sağlıklı pastalar IN.
Matcha latte OUT, aktive edilmiş kömürle hazırlanan latte IN. Hem siyah renkte olunca sıcak çikolata içtiğinizi hayal edebiliyorsunuz.