Cumartesi 16.06.2018
Son Güncelleme: Cumartesi 16.06.2018

Didem Dilmen: Erkekler kadınların futbol konuşmasından keyif alıyor

Didem Dilmen futbol yorumlarıyla bir süredir a Spor ekranlarını renklendiriyor. İflah olmaz bir futbolsever olan Dilmen’i Dünya Kupası’nda da ekranlarda izleyeceğiz. Soğukkanlı yorumlarıyla takdir toplayan Dilmen “İçim çok rahat. Çünkü ben erkeklerin kadınların futbol konuşmasından keyif aldıklarını biliyordum” diyor

Didem Dilmen, 1981 doğumlu. İstanbul Üniversitesi Reklamcılık bölümünden mezun olduktan sonra sekiz yıl reklamcılık yapıp, orta düzey yöneticiliğe kadar yükselmiş. Ancak 2008'de hem işinden hem de reklamcılık sektörünün ağır darbe almasından ötürü mesleğinden olmuş. "Ne yapacağım, hayatımı nasıl sürdüreceğim" diye düşünüp dururken çıkış yolunu altı yaşından beri tutkunu olduğu futbolda bulmuş! Sil baştan yeni bir kariyer rotası çizen, Kadir Has Üniversitesi'nde bunun eğitimini alıp ardından da spor medyasına 27 yaşında bir stajyer olarak dahil olan Didem Dilmen sektörün her noktasında varolmuş. Kaset de taşımış, metin yazarlığı da yapmış, editörlük de... Dergilere yazılar da yazmış, radyo programlarında da yer almış. Fakat mesleğindeki esas dönüm noktası ise 8 Mart 2018'de a Spor'dan Mustafa Göksu'nun onu arayıp bir seferliğine programa davet etmesiyle yaşanmış. Tabii o davet tek seferlikle kalmadı ve spor ekranları, uzun zaman sonra yeni bir kadın futbol yorumcusuyla tanışmış oldu. a Spor ekranlarına renk katan Didem Dilmen ile bir araya geldik.


- Futbola ilginiz ne zaman başladı?

- Altı yaşlarımdayken ailede başladı. Babam futbola çok meraklı bir adam, iyi bir taraftardı. Merak ettim bu adamın bu kadar çok ilgisini çeken şey nedir diye... Böyle başlayıp sonra iş çok büyüdü. Dünya Kupası'nı oturup başından sonuna izlemeler, şampiyonluk turu atmalar vesaire...


- Okul yıllarında da devam etti herhalde futbola olan ilginiz?

- Tabii... Maç ayırt etmeksizin izlerdim. En büyük şansım da 11-12 yaşlarımdayken Şampiyonlar Ligi'nin başlaması oldu. Bir takım tutmaktan daha fazlası varmış, hiç tanımadığın iki takım, hiç tanımadığın futbolcular var ama sen oturup o maçı da izliyorsun. Oyunun kendi büyüsüne kapıldım diyebilirim. İyi bir Roma taraftarıyımdır, 93-94 Milan kadrosunu ezbere sayarım, 1994 ve sonrasındaki tüm Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonalarını baştan sona izledim. Taraftarlıktan öte bir şeydi işte bu.
- Futbola dair ilginç anılarınız var mı okul hayatınızda?

- Ortaokul birinci sınıftayım. Sınıfta erkeklerin egemen olduğu arka sıralar var. Pazartesi sabahları mutlaka hafta sonu oynanan maçları konuşurlardı aralarında ben de hep dalardım muhabbetlerine. Bir süre sonra şöyle bir sahne oluşmaya başladı: 13-14 erkek çocuğu, karşılarında ben ve sınıfta kendi Maraton programımızı yapıyoruz.
CİNSİYET DEZAVANTAJ DEĞİL
- Tribüncü müydünüz?

- Yook. Televizyoncuyum ben. Televizyonda hangi maçı yakalarsam izlerim, özellikle de Avrupa liglerini.
- Spor medyasına adım atmadan önce "Burası çok erkek egemen bir sektör, dışlanabilirim, sıkıntı çekerim" gibi çekinceleriniz oldu mu?

- Olmadı. Bunu yapan iki kadın vardı zaten, Banu Yelkovan ve Feryal Pere. Onlar yapıyorsa ben de yapabilirim dedim. Cinsiyetin bu işte bir avantaj ya da dezavantaj olabileceğini düşünerek girmedim.
- a Spor ile yolunuz nasıl kesişti?

- Mustafa Göksu aradı beni, "8 Mart Dünya Kadınlar Günü için Son Sayfa'ya konuk olarak gelir misin" dedi. Sonra 'Düşünür müsün sürekli olmayı' diye sordu. a Spor yöneticileri bir araya gelip konuştular, aslında riskli bir karardı. Çünkü hitap edilen erkek kitle ekranda kadını yalnızca spiker olarak kabul ediyor, moderatör olmasını da istemiyorlar. Ama hiç korkmadan bu kararı verdiler. Tepkilerden de çekinmediler. Benim içimse çok rahattı çünkü ben erkeklerin kadınların futbol konuşmasından keyif aldıklarını biliyordum.


- Seyircilerden nasıl tepkiler aldınız, enteresan yorumlar geldi mi?

- İlk gün Twitter'da adımı aratmak gibi bir hata yaptım. Onu bir daha yapmam. Daha ilk cümlemden beni asanlar olmuş. İnsanlar hakikaten şoke olmuşlar beni ekranda görünce. Çok ciddi destek mesajları da geldi ama.
- Futbolun hikayelerine, tarihçesine epeyce hakim gibisiniz. Zaman zaman bu bilgili haliniz çevrenizdekileri şaşırtıyor mu?

- Bazen çok sıkıcı oluyorum, onu biliyorum. Özellikle maç izlerken... Arkadaşlar başta normal normal maç izleyeceğiz zannederlerken bir süre sonra şöyle yorumlar gelmeye başlıyor "Didem, yeter, maçın zevki kalmadı bir sus..." Benimle maç izlemek o kadar keyifli olmayabiliyor.
- Rıdvan Dilmen ile akrabalığınız var mı?

- Hayatım boyunca tanıştığım insanların yüzde 99'u hep bu soruyu sordu: Sen Rıdvan Dilmen'in neyi oluyorsun? Hiçbir şeyi değilim sadece hayranıyım.
BELKİ DAHA BİZ KADINLAR TEMKİNLİYİZ
- Sizinle beraber üç dört kadın yorumcu daha sayabiliyoruz ancak. Bu sayının bu kadar az olmasının sebepleri neler?

- Aslında kadınların bu sektörde dışlandığı düşüncesi de pek doğru değil. Sadece bu iş biraz sebat etme meselesi. İnsanların idame ettirmek zorunda oldukları hayatları var neticede, belki de bu noktada biz kadınlar biraz daha temkinli davranıyoruzdur.
BİR TOTTİ BİR HAGİ
- En unutamadığınız maçlar?

- 1994 Dünya Kupası Finali, Brezilya-İtalya. 2002'deki Senegal maçı ile tüm 2008 serüvenimiz de kesinlikle unutulmazdı. - Sizde iz bırakan futbolcular? - Totti ve Hagi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.