Taht oyunları insanı bozar!
İngiltere tarihinin iki güçlü kraliçesi arasındaki ilişkiyi anlatan İskoçya Kraliçesi Mary, taht mücadelesinin insanın kimyasını nasıl bozduğunu başarılı bir şekilde ele alıyor
SİNEMANIN GÖZDESİ TUDOR HANEDANLIĞI
Sinemacıların Tudor Hanedanlığı ilgisi sayesinde aslında 16. yüzyıl İngilteresi'nin çoğu şahsiyetinin hikayesine vakıf olduk. 8. Henry genel olarak sinemacıların hikayesini anlatmayı sevdiği bir kralken, 1998'de Cate Blanchett'li Elizabeth filmiyle başka bir hatta geçildi. 8. Henry ile Anne Boleyn'in kızı Elizabeth'in tahta çıkışı ve o erkek dünyasında nasıl varolduğunu anlatıyordu film. Ama asıl kıvılcımı 2007'de başlayan Tudors dizisi yaktı. 16. yüzyıl İngilteresi'nin tüm önemli kişiliklerini ve aralarındaki ilişkileri öğrenmemizi sağladı. Entrika, taht kavgaları, idamlar... O görkemli saraylarda işlerin nasıl döndüğünü böylece anlamış olduk. Dokuz yıl sonra Cate Blanchett Elizabeth: Altın Çağ filminde yine Elizabeth olarak karşımıza çıktı. İlk filmin izinden gidiyor, Elizabeth'i yüceltiyor ve onun İngiltere'yi nasıl bir dünya devleti haline getirdiğini anlatıyordu. 2008 yapımı Natalie Portman ve Scarlett Johansson'ın başrolde oynadığı Boleyn Kızı ise Tudors'un açtığı yoldan ilerliyordu. Elizabeth'in babası kral 8. Henry ile annesi Anne Boleyn'in hikayesine odaklanmıştı film. 8. Henry'nin karısı Anne Boleyn'i neden idam ettirdiğini böylece anlamış olduk. Tabii Anne'in kız kardeşi Mary Boleyn'in kim olduğunu ve aralarındaki ilişkiyi de. Şimdi İskoçya Kraliçesi Mary'de de bir başka Mary'nin hikayesini öğreniyoruz.
NERDEN BAKSAN TUTARSIZLIK
Geçmiş hayatlarında trajediler yaşamış, birbirini tanımayan bir grup insan 10 bin dolarlık bir ödül için bir oyun daveti alır. Kimi meraktan kimi para kazanma tutkusuyla davete icabet ederler. Fakat kendilerini ölümcül bir oyunun içinde bulurlar. Sonrası bir ölüm kalım mücadelesidir. Adam Robitel'in yönettiği Ölümcül Labirent, sinemada birçok benzeri olan bir gerilim filmi aslında. Ama bu değil temel problemi. Neden böylesi bir film çekildiğine dair bir cümlesinin olmaması. Tahmin edilebilir olay örgüsüyle akıp giden filmin sonuna gelince bütün bu ölümcül oyunun kimin ve neden planladığı sorusuna usulen bir cevap vermeye çalışıyor film. Öyle usulen ve insanı ikna etmekten uzak ki bir absürtlük ortaya çıkıyor ve gerilim filminin sonunda salondan gülerek çıkıyorsunuz. Bu da yetmezmiş gibi film devamının geleceğine dair bir tüyo da atıyor ortaya. Nerden baksan tutarsızlık deyip geçelim...
EN SON HABERLER
- 1 Sanal dünya çocuklara okuldan tatlı geliyor
- 2 Öğrendiğinizde şaşıracağınız 4 önemli beslenme bilgisi
- 3 Oysa her şey çok iyi gidiyordu
- 4 Sokaklar tenis kortuna döndü
- 5 Her şey bu ülkenin çocukları için
- 6 Bir rüyanın peşinde
- 7 7/24 şehirde yaşam
- 8 Hiçbir doğruluğu olmayan beslenme önerileri
- 9 İnsana güvenmekten vazgeçmeyin
- 10 Küçük sanatçılar için büyük deneyimler