Cumartesi 31.08.2019

Kıyamet yine yeniden

Kıyamet/Apocalypse Now, sinema tarihinin en iyi filmlerinden biri kabul edilir. Ama filmin maceralı öyküsü bir türlü sonlanmaz. Filmin üçüncü versiyonu yakında sinemalarda gösterilecek ve biz bir kez daha Kıyamet’i konuşacağız

Öyle filmler vardır ki, macerası birkaç belgesele, kitaba bile sığmaz. Francis Ford Coppola'nın Joseph Conrad'ın Karanlığın Yüreği kitabından uyarladığı Kıyamet/Apocalypse Now gibi mesela... Üzerine kaç belgesel çekildi, kaç makale yazıldı takip etmekte zorlanıyor insan. Her seferinde de yeni yeni şeyler ortaya çıkıyor. Sinema tarihinin en iyilerinden biri olduğu düşündüğüm bu filmi, Mehmet Akif'in "Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar" dizesinin sinemadaki karşılığı olarak düşünmüşümdür. Çünkü Vietnam Savaşı'nın temelinde de ABD'nin medeniyet ihraç etme niyeti vardır. Bunu savaşla yapmaya çalışmış ama sağlam kayaya çarpmıştır. Coppola da işte bunu anlatır bize. Ama filmin maceralı çekim süreci, sonrasında kurgu masasında yaşanan krizler bu filmin öyküsünü çetrefilli hale getirir. 1979 yapımı filmin ilk versiyonu 153 dakikadır. Kıyamet deyince de aklımıza ilk bu versiyon gelir zaten. Ama 2001 yılında yeni bir Kıyamet ortaya çıkarıldı. Yeniden kurgulanan, 1979 yapımı versiyonunda yer almayan 49 dakikalık sahnelerin eklendiği Apocalypse Now Redux adı verilen yeni versiyon Kıyamet'i biz, ancak 2008 yılında İstanbul Film Festivali'nde izleyebilmiştik. Sinema yazarı arkadaşımız, rahmetli Cüneyt Cebenoyan'ın takdim ettiği film 202 dakikaydı ve ilk versiyonla kıyaslandığında daha etkiliydi. Şimdi karşımızda yeni bir Kıyamet daha var: Apocalypse Now Final Cut. Filmin 40. yılı nedeniyle yönetmeni Coppola'nın kurguladığı bu üçüncü versiyon Kıyamet, 25 Eylül'de Başka Sinema salonlarında gösterilecek. 180 dakikalık filmde yeni sahneler olacağı açıklandı. Bakalım üçüncü versiyon Kıyamet, Kıyamet'in değerinin üzerine ne ekleyecek izleyip göreceğiz.
YOL'UN DA FARKLI VERSİYONLARI VAR
Kıyamet kurgu değişikliği ile farklı versiyonları ortaya çıkan ne ilk film ne de son. Bizden bir örnek vermek gerekirse Yol da Kıyamet ile benzer çetrefilli bir serüveni yaşamıştır. Şerif Gören'in yönettiği Yılmaz Güney'in yapımcısı ve senaristi olduğu Yol'un Cannes'da Altın Palmiye alan versiyonunu çoğumuz bilmeyiz. Çünkü bu versiyon uzun süre Türkiye'de gösterilmedi. 90'larda film Türkiye'de gösterime çıkacağı zaman yeniden elden geçirildi. Zaten yaygın olarak bu versiyon bilinir ve Yol deyince de bu versiyon akla gelir. Aradan yıllar geçti Yılmaz Güney'i Türkiye'den kaçıran adam olarak bilinen, filmin yapımcılarından Donat Keusch Yol'un yeni bir kurgusunu yaptı. Vakti zamanında filmin Cannes Film Festivali'ne katılması için Yılmaz Güney ile kısalttıklarını anlatan Keusch yeni versiyonda, filmi kısaltılmadan önceki haline getirdiklerini anlatmıştı. Kimi festivallerde bu versiyon gösterildi ama filmin o hali Türkiye'de henüz gösterime girmedi. Belki önümüzdeki günlerde girer. Yani Kıyamet deyince de Yol deyince de hangi versiyon üzerine konuşuyoruz aslında pek de belli değil. Lakin ikisi de o kadar büyük filmler ki versiyonları değişse de değerleri hep baki kalıyor...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.