Cumartesi 21.09.2019
Son Güncelleme: Cumartesi 21.09.2019

Bay Picasso Konak’ta günbatımında

2005’te İstanbul’da açılan Picasso sergisi kapı pencere kırdırmıştı. Aradan 19 yıl geçti Picasso bir kez daha Türkiye’de ama bu sefer İzmir’de. Arkas Sanat Merkezi’ndeki sergi iddialı. Sanatçının kimi ikonik işleri var ama amaç bizleri farklı bir Picasso ile tanıştırmak

1941 yılının ocak ayında ünlü ressam Pablo Picasso, Fransa Nazi işgali altındayken Kuyruktan Yakalanan Arzu adlı bir oyun yazar. Gerçeküstü bir oyundur bu. Yazar arkadaşı Michel Leiris de Picasso'ya bu oyunu Paris'te kendi evinde sahneleme teklifi götürür. O da kabul eder.


Oyunu yönetmek Albert Camus'ye düşer. Leiris beceriksizi, Raymond Queneau soğanı, Jean Paul Sartre tombulu, Zaine de Campan, Louse Leiris, Dora Maar ve Simone de Beauvoir da kadın karakterleri oynayacaktır. Ekip önce yazar Leiris'in evinde provalar yapmaya başlar. Picasso da katılır provalara. Hayli heyecanlıdır. Bir süre sonra oyun aynı evde sahnelenmeye başlanır. 2. Dünya Savaşı sırasında, işgal yıllarında 20. yüzyılın sanat ve düşün dünyasının en önemli isimlerini bir araya getiren bu oyun onlar için işgale karşı direnişin bir başka biçimidir.


İzmir, Konak'taki Arkas Sanat Merkezi'nde açılan Picasso: Gösteri Sanatı başlıklı sergide karşımıza çıkan devasa bir fotoğraf işte o günlerden kalma... Picasso, Sartre, Camus, Simone de Beauvoir, Michel Leiris... Onları aynı karede gördüğümüz bu fotoğraf oyunun provaları sırasında çekilmiş. Pek çok yönden şaşırtıcı tabii. Ama Picasso'nın sahne sanatlarıyla ilişkisini göstermesi açısından da önemli.


Bu fotoğrafın devasa bir şekilde sergide yer alması elbette tesadüfi değil. Çünkü Arkas Sanat Merkezi'nde açılan serginin temel yaklaşımını yansıtıyor bu fotoğraf. Sergi Picasso'nın biraz da ressamlığı, ikonik eserleri, popülerliğinin gölgesinde kalan başka bir yönünü, gösteri ve sahne sanatlarıyla ilişkisini ele alıyor ve bizi farklı bir Picasso ile tanıştırıyor.


PICASSO GALAKSİSİ
Sirkten boğa güreşlerine, baleden tiyatroya kadar Picasso'nun gösteri dünyası ve sanatlarına olan ilgisini, buralardan aldığı ilhamla yaptığı eserleri ele alan sergi bir anlamda 'Picasso Galaksisi'nin az bilinen gezegenlerine götürüyor bizleri...


Sergi, Paris Picasso Müzesi'nin 2017'de başlattığı, Picasso'nun dünyasındaki farklı yönleri ortaya çıkarmak için hazırladığı Picasso Mediterranee projesinin kapanış ayağı. Burada farklı bir Picasso ile karşılamamız da boşuna değil.


Paris Picasso Müzesi bu proje hazırlanırken, daha en başta ünlü ressamın, 20. yüzyıl boyunca yaratılan Picasso mitinin gölgesinde kalan diğer özelliklerini anlatmak için yola çıkmış. Bunun için Picasso'nun hayatında önem verdiği sirk, boğa güreşi, bale ve tiyatronun onun sanatına etkileri üzerine yoğunlaşılmış. Ki ortaya da hem tanıdık hem şaşırtıcı hem görkemli hem sürprizli bir sergi çıkmış.


Bir taraftan Picasso'nun kimi ikonik kimi az bilinen işleri, diğer taraftan onları nasıl hangi bağlamda ortaya çıkardığı yalın bir şekilde ele alınıyor. Sergide aralarında Matador, Boğa Kafası, Boğa Güreşi: Matadorun Ölümü, Akrobat, Pulcinella Maskesi, Mavi Şapkalı Kadın Portresi'nin de bulunduğu sanatçının 83 eseri yer alıyor.


Ağırlıklı olarak Paris Picasso Müzesi'nden, bir kısmı da koleksiyonerlerden alınan eserlerle oluşturulan sergide amaç belli bir yalınlık içinde o farklı Picasso ile izleyiciyi tanıştırmak ve onunla baş başa kalabilmesini sağlamak. Mesela 2. Dünya Savaşı sırasında Paris'te bir bisiklet selesi ve gidonundan yaptığı o ünlü Boğa Kafası heykeli, Picasso'nun çok sevdiği boğa güreşlerinden nasıl etkilendiğinin ve onun sanatındaki çarpıcılığın en önemli örneklerinden biri olarak karşınızda öylece duruyor.


Ya da 1900'lerin başında Paris'te atölyesinin yakınlarında olan Medrano Sirki'ne gidip gelmeye başlamasından sonra sirk dünyasıyla ilgili yaptığı resimler ve bu tecrübesiyle 1930'de yaptığı ve ikonik işlerinden biri olan Akrobat. Sonrası size kalmış. Arkas Sanat Merkezi'nin açılmasını sağlayan, Arkas Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Lucian Arkas'ın dediği gibi geriye "Keyfini çıkarmak kalıyor."

HER ŞEY BİR HAYALLE BAŞLADI
Akdeniz'e kıyısı olan ülkeleri dolaşan serginin kapanışı için İzmir'deki Arkas Sanat Merkezi'nin seçilmesinin hikayesi de ayrı bir macera. Hatırlanırsa 2005'te Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi'nde açılan sergi ile Picasso ilk defa Türkiye'ye gelebilmişti. Ki böylesi bir sergi açmanın ne kadar meşakkatli olduğunu o yıllarda müze müdürü Nazan Ölçer anlatmıştı. Bunun için olsa gerek üç yıl önce Lucien Arkas'a 2011'de açılan sanat merkezinde bir Picasso sergisi açma fikri söylendiğinde Arkas fikrin çok iyi olduğunu düşünmüş gerçekleşme ihtimalini hayli zayıf görmüş. Fakat Paris Picasso Müzesi ile bağlantıya geçildiğinde bu ihtimalin zayıf olmayacağı görülmüş.


Gerisini Paris Picasso Müze Müdürü Laurent Le Bon'dan dinleyelim: "Yıllardır sanata karşılıksız katkı sunan bir kurum vardı karşımızda. Ortada iyi işler yapan bir kültür merkezi vardı. 20. sergilerini Picasso ile taçlandırmak istiyorlar, biz de farklı bir Picasso anlatmak istiyorduk. Heyecanlarımız karşılıklı sinerji yarattı. Ve bugün buradayız." Ücretsiz gezilebilen sergi 5 Ocak'a kadar sürecek.

SAHTE PICASSO'LARI TESPİT ETMEK KOLAY
Hazır Paris Picasso Müzesi yöneticisi Laurent Le Bon'u yakalamışken, sanat dünyasının başına bela olan sahte Picasso tablolarıyla ilgili soru sormadan edemedim. Malum, dünyanın dört bir tarafında sürekli sahte Picasso tabloları ortaya çıkıyor. Ki Türkiye'de bir dönem her gün bir tablo yakalanıyordu. Le Bon'a bu duruma karşı nasıl önlem alındığını sordum. La Bon, Picasso'nun eserlerine bizzat ressamın oğlunun sertifika verdiğini anlattı.

"Bir Picasso eseri ile karşılaşınca yapılması gereken ilk şey, eserin sertifikası olup olmadığına bakmak. Sertifikası olmayan eserlerin sahne olduğu hemen anlaşılacaktır ve bu eserlerin pazarda hiçbir değeri yoktur" diyor. Ama La Bon'un verdiği bir başka önemli bilgi daha var onu da paylaşayım: "Evet çok fazla sahte Picasso eserleri ortaya çıkıyor. Ama Rönesans dönemi sanatçıların eserleri sahte tablo dünyasında daha fazla üretiliyor."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.