Cumartesi 09.11.2019

Türk tasarımcıları keşfetmenin tam zamanı

Yıllardır moda dünyasında birbirinden başarılı işlere imza atan Tuvana Büyükçınar Demir ile modayı ve trendleri masaya yatırdık. Demir doğru bir dolaba sahip olmak ve akıllı alışveriş için bize tüyolar verdi

Karşınızda çalışkan, üretken, 10 parmağında 10 marifet olan bir kadın var. Tuvana Büyükçınar Demir, 1991 yılında çeşitli dergilerde moda editörlüğü yaparak moda dünyasına göz kırpıyor. Ve henüz Mimar Sinan Üniversitesi'nde Endüstri Ürünleri Tasarımı okurken 1999 yılında ithal ettiği ürünleri sattığı konsept butiği A46'yı kurdu.
Butiğinde zaman içinde ithal markalar yerine kendi tasarımlarına yer veren Demir, 2003'te A46 Organization isimli şirketini hayata geçirdi. Ardından dünyanın dört bir yanındaki iddialı butiklerde de satılan markası Tuvanam'ı hayata geçirdi. Ve sonra Emine Kütük ve Alara Koçibey ile çocuk ve ev dekorasyonu üzerine çalıştıkları 3 Moms ve 3 Homes isimli markaları kurdu.
Yani karşınızda moda, organizasyon ve dekorasyon alanlarında çalışan dört firmanın kurucusu bir kadın var. Bir yandan çeşitli markalara kapsül koleksiyonlar hazırlayan Demir ile gelecek haftayapılacak olan 14'üncü İstanbul İTHİB Uluslararası Kumaş Tasarımı Yarışması öncesinde bir araya geldik.
Yarışmanın danışmanlığını da üstlenen Demir ayrıca finale kalan 11 adayın özgün kumaş tasarımlarıyla özel bir de koleksiyon hazırladı. Yerinde durmayan, enerjik, hep mütevazı ve samimi olan bu moda tasarımcısını bulmuşken her konuyu masaya yatırdık...
- Hazır bir kumaş tasarım yarışması buluşmamıza vesile olmuşken son dönemde moda dünyasında çok konuşulan her geçen gün daha da gelişen kumaşlar ve kumaş teknolojileri hakkında biraz bilgi alabilir miyiz sizden?
- Teknolojinin modaya damga vurduğu bu yıllarda doğal olarak teknolojik kumaşlar ön planda. Mesela yanmaz, leke tutmaz, içinde kendi ışığı bulunan çok teknolojik işlevleri olan ve modaya damga vuran kumaşlar var. Metalik yüzeyler olabildiğince fazla. Ayrıca bir çılgınlığa ulaşan çiçek desenleri çok popüler. Desen çılgınlığından asla vazgeçilmiyor.
- Yıllarıdır moda dünyasında olan bir tasarımcıyı bulmuşken sezon trendlerini sormamak olmaz.... Bu sezon dolabımıza iddialı parçalar ekleyebilecek olsak, neler eklememizi önerirsiniz?
- İlk olarak kesinlikle her zaman için hayat kurtabilecek bir siyah elbise derim. Ardından kesimine güvenebileceğimiz siyah bir pantolon ve kalıbına güvenebileceğiniz beyaz bir gömlek... Kaşmir kazaklar. Her zaman hayat kurtaran blazer bir ceketler. Ve kaşmir bir paltoyu muhakkak dolabınıza ekleyin derim.
- Peki bir kadın dolabının olmazsa olmazı sizce nedir?
- Çok fazla aksesuvar kullanmayı severim. Vintage takılar ve sizin genel tarzınıza uygun olan bir eşarp. Çanta ve ayakkabılar ise her sezon trendlerle şekil değiştirdiği için çok gelip geçici bence.
ARTIK SEZON TRENDİ YOK
- Geçmişte kalmış bu zihniyet
öyle değil mi?
- Evet bu zihniyet artık çok eskilerde kalmalı. Bilinçli olmak lazım. İlk önce kendi vücudunuzu tanıyın. Vücudunuza yakışan ama trendleri yansıtan bir iki parça ekleyebilirsiniz dolabınıza. İyi kumaş, iyi kesim ve vücudunuzu iyi gösteren parçalar dolabınızın iskeletini oluşturur. Ayrıca ithal markalardan alışveriş yaparken asla demode olacak parçalar almayın. Az, öz ve bilinçli alışveriş yapma vakti. İkinci el ve vintage parçalarla dolabınıza farklı bir ruh katabilirsiniz. Pahalı ile ucuzu dengeli kullanmak lazım. Günlük kullanım için ulaşılabilir fiyatlarda parçalar satın alıp, daha kilit parçalara daha fazla harcayabilirsiniz.
- Trendler de artık çok çabuk değişiyor...
- Aslına bakarsanız artık sezon trendleri diye bir şey yok. Her markanın bambaşka bir hikayesi ve trendi var artık. Sevdiğiniz markalardan alışveriş yapın. Sevdiğiniz markanın trendlerine bakın. 90'ların etkisi ağır basıyor. Doğa, ekoloji ve çevre çok önemli. Metalik detaylar. Sürekli gündemde olan markalar değişiyor, onların yarattığı trendlerin peşinden gidiyor.
DÜŞÜNMEDEN ALMAYIN
- Hepimiz seviyoruz alışveriş yapmayı bunu kabul edelim. Ama akıllı alışveriş yapmaktan vazgeçmemek lazım... Bize akıllı alışveriş için birkaç tüyoda bulunabilir misiniz?
- Euro bazında Türkiye'ye gelen markaların fiyatlarının çok yüksek olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu markalardan alışveriş yapmak yerine bence Türk tasarımcıları keşfetmenin, onların koleksiyonlarından güzel parçalar almanın tam zamanı. Dünya ile rekabet içinde olan tasarımcıların kendilerini her geçen gün çok daha iddialı işlere imza atıyor. İlk tavsiyem bu bence Türk tasarımcıları keşfetmenin tam zamanı. İkinci tavsiyem ise bir şey satın alırken iki kere düşünme vakti. Her şeyden çok çabuk sıkıldığımız bir dönemdeyiz. Bir kere giyilenin ikinci kez giyilmediği, sosyal medya üzerinden sürekli alışveriş yapılmanın yönlendirildiği bir dönemdeyiz. Ancak bu kadar alışveriş yapmanın, aldıklarınızı bir sezon sonra bir kenara atmanın hem sizin ekonominize hem de dünyaya pek çok zararı var. Bu tüketim zihniyetinden çıkmak lazım. Dünyada farkındalık artmış durumda. Dünyada geri dönüştürülmüş malzemelerden hazırlanan koleksiyonlar ön planda. Oysa biz sosyal medyaya, cemiyet hayatında yer alan isimlerin dolaplarına bakıp daha çok alışveriş yapmaya çalışıyoruz.
ZAC POSEN VE İFLAS

Moda tasarımcısı olmayı hayal eden, şu anki popülariteden etkilenen herkes için ABD'li moda tasarımcısı Zac Posen'in yaşadıkları bir ders niteliğinde. ABD Moda Tasarımcıları Derneği'nin de başkanı olan Posen bu hafta iflas başvurusunda bulundu.
1980 doğumlu tasarımcı, satış sürecinde olduklarını ancak zamanın tükendiğini belirtip "Ortaklarım ve ben, devam edebilmek için çözümler bulmaya çalıştık. Elimizden gelen her şeyi denedik. Bu zor dönemde doğru stratejik ortakları bulmaya çalışıyordum. Perakende ve sektördeki zaman tükendi" açıklamasında bulundu. Henüz 20 yaşındayken kurduğu markasıyla ilgili zor anlar yaşayan Posen'den önce Christian Lacroix, Belçikalı tasarımcı Veronique Branquinho ve Hüseyin Çağlayan gibi önemli isimler de iflas açıklamasında bulunmuştu.
Haftanın konuğu
SERRA KEFELİ'NİN TERCİHLERİ

Kith&Kim markasının tasarımcısı Serra Kefeli ile alışveriş alışkanlıklarını ve vazgeçemediği parçaları konuştuk.
* Stilimi renkli, vintage ruhlu diyerek tarif edebilirim. Bolca ipekli parçaları kullandığım bir tarzım var.
* Bu sezon alışveriş için ilk olarak Zara'ya uğradım ve kendime uzun bağcıklı bir postal satın aldım.
* Her sezon doğruyu söylemek için mutlaka hem alışveriş yaparım hem trendlere bakarım. Ama genel olarak kombinlerimi alışveriş yaptığım vintage sitelerden aldığım parçalarla tamamlarım.
* Blazer ceket ve etek dolabımda en çok bulunan iki parça.
* Dolabımdaki en eski parçalarsa lisede giydiğim lacivert Marks&Spencer marka külotlu çorap ve 15'inci yaş doğum günümde giydiğim kolu kürk detaylı bluz.
* Bu sezon en çok kapri pantolon ve mini kot şortları sevdim.
* Canlı renkleri ve göz alıcı tonları çok severim. Kırmızı, mavi, sarı ve yeşilden vazgeçemem.
* Bu sezon benim için kurtarıcı kombin bol kazak, tayt ve postal üçlüsü.
Moda kazanı
ÇEVREYE DUYARLI MİLYARDER

Veronica Chou'nun ismini modaya yakın olanlar duymuştur. Ailesi Michael Kors ve Tommy Hilfiger gibi devlere yatırım yapan ve yaklaşık 2.1 milyar dolarlık bir servetin varisi olan Chou, kısa süre önce yeni bir tekstil markası kurdu. Everybody&Everyone isimli markasının tamamen çevreci ve geri dönüştürülmüş materyallerden üretim yapacağını belirten milyarder varis, "Yaklaşık beş yıldır böyle bir marka kurmanın üzerinde çalışıyordum. Modanın geleceği sadece bu olacak" diyor.
260 BİN STERLİNLİK HIRKA

Dünyada bir şey ne kadar nadir bulunuyorsa o kadar kıymetlidir. Ve tabii ki müzik dünyasının en efsane isimlerinden biri olan Kurt Cobain'in canlı yayında giydiği ve asla yıkanmamış olan bır hırkasına sahip olacaksanız da belirli bir miktarı gözden çıkarmanız garanti. Nirvana grubunun efsane solistinin 1993 yılında MTV Unplugged yayınında giydiği hırka geçtiğimiz hafta New York'ta düzenlenen bir müzayede tam 260 bin sterlin'e alıcı buldu. Ve tabii ki akrilik ve likra karışımlı Manhattan marka hırka tahmin edeceğiniz üzere gelmiş geçmiş en pahalı hırka olarak tarih geçti.
SELFRIDGES'DE İKİNCİ EL DÖNEMİ

Lüks markaları ve tasarımcıları bir çatı altında toplayan Selfridges, vintage ve ikinci el rüzgarına kapılmış durumda. Londra'nın merkezinde Oxford Caddesi'ndeki dev mağaza içinde ilk kez sürekli olarak hizmet verecek kullanılmış kıyafetlerin satıldığı bir alan açıldı. Müşterilerin kullandıkları kıyafetleri satabilmesine de imkan verecek bu hizmet aslına bakarsanız moda dünyasının ne yöne gittiğini de gösterir nitelikte.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.