Cumartesi 30.11.2019

3 bin tonluk geri dönüşüm

Moda dünyasının en çok konuşulan konusu sürdürülebilirlik... Bu konuda devasa bir adım atan Mango kısa süre önce kapılarını açtığı lojistik merkezini tamamen çevreci ve sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde inşa etti

Moda dünyasında son birkaç yıldır en çok konuşulan konu kesinlikle sürdürülebilirlik... Özellikle hızlı moda markaları uygun fiyatlı ve her kesimden insanın trendlere uygun alışveriş yapmasını sağlarken bir yandan çevreye karşı ne kadar büyük hatalar yaptıklarını fark etmiş durumda... Bu nedenle firmalar her anlamıyla yeniden yapılanmak durumunda.
Bu hafta Mango'nun Barcelona yakınlarındaki Lliça'da açtığı yeni lojistik merkezi ziyaret etme şansı yakaladım. 190 bin metrekarelik alana yayılan yani yaklaşık 30 futbol sahası büyüklüğündeki bu lojistik merkezinin en büyük özelliği tamamen çevreye duyarlı ve sürdürülebilirlik kriterlerinin uygulanıyor oluşu. Marka inşaatına 2011 yılında başlanan lojistik merkezinin çevre üzerindeki etkisini en aza indirmek için sayısız proje geliştirmiş. Deponun inşaatı sırasında kazı işleminde biriken 1.5 milyon metreküpten fazla toprak, poligon içinde diğer arazileri düzenlemek veya erişimleri uygun hale getirmek için yeniden kullanılmış. Toprak dokusu korunmuş. İnşaat sırasında nehir suyundan Bassa de Can Dunyo isimli özel bir lagün oluşturulmuş. Çevresi yaklaşık 400 bin metrekare olan lojistik merkezinin çevresi tamamen yeşil alana dönüştürüldü. Ve bu alan yağmur suyundan tedarik edilen damla sulama sistemi ile sulanıyor.
Tabii ki çevreyle ilgili atılan adımlar bununla sınırlı kalmamış. Mesela, lojistik deposunun iç kısmı ise, asgari elektrik tüketimi gerektirecek şekilde tasarlanmış. Aydınlatmaların büyük kısmı tamamen doğal. Öte yandan makinelerin bir kısmı aynı depo içerisinde geri dönüşümlü elektrik enerjisi kullanmaya olanak sağlayan bir kinetik enerji geri kazanım sistemiyle çalıştırılıyor.
Ve merkezde kullanılan ve her yıl sayısı 3 bini bulan kağıt, karton ve plastik gibi yeniden kullanıma elverişli malzemelere geri dönüştürülüyor. Merkezdeki karton ambalaj kutuların bile yüzde 40'ı geri dönüştürülmüş malzemeden elde ediliyor.
ARABAMDA BİLE NAZAR BONCUĞU VAR
Merkezde Mango Genel Müdürü Toni Ruiz ile bir araya geldik. Markanın Türk İshak ve Nahman Andiç Ermay kardeşler tarafından kurulduğunun altını çizen Ruiz, Mango'nun dünya genelinde bu boyutta başarılı olmasında DNA'sında yer alan Türk özelliklerinin etkili olduğunu söylüyor. "Tasarım bir yana Türk gelenekleri firmanın genetik kodlarına işlenmiş durumda. Nazar boncuğu dünya üzerindeki tüm merkezlerimizde. Genel merkezimizin girişinde hatta benim arabamda bile var. Merkez ofisimizde de farklı ülkelerdeki mağaza ve merkezlerimizde de hep Türk çalışanlarımız var buna özen gösteriyoruz. Üretimimiizn neredeyse yüzde 20'lik kısmı Türkiye'de yapılıyor. Tanıtım ve reklam faaliyetlerini en çok yaptığımız tüketicimize en yakın durmaya çalıştığımız noktaların başında da Türkiye geliyor. Euro kuruna rağmen inanılmaz başarılı bir seneyi tamamlamak üzereyiz Türkiye'de..." diye konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.