Babamla baş başa sohbet bir başka

Yarın Babalar Günü... Eğer babanız yaşıyorsa onunla doya doya bir gün geçirin. Bu tavsiyeyi babasını sekiz ay önce kaybetmiş biri olarak veriyorum. Ben yarın en hüzünlü ziyaretimi yapacağım babama, oysa geçen sene bir alışveriş merkezinde babama ne hediye alsam diye mağaza mağaza dolaşıyordum. Hayat bize planlar yapmadan önce siz aklınızdaki tüm planları yapın diye bugün size, babanızla vakit geçirebileceğiniz, anı biriktirebileceğiniz tavsiyeler vereceğim. Bu tavsiyeler bolca huzur ve baba kokusu dolu... Şimdiden tüm babaların ve baba adaylarının Babalar Gününü kutluyorum.

KAMP YAPIN

Eğer hâlâ kamp yapmadıysanız yarın babanızla ufak çaplı bir orman gezisi yapabilirsiniz. Kamp sandalyelerinize kurulup, çayınızı demleyebilirsiniz. Bence babanıza kendi hayatından bahsetmesi için fırsat verin. Size uzun uzun kuş sesleri arasında kendi gençliğinden bahsetsin. Sizi ilk kucağına aldığında ne hissettiğinden... İş hayatı ile ilgili deneyimlerini anlatsın ve evliliğe dair tecrübelerini... "Aman yarın bir de nasihat mi dinleyeceğim babamdan, hediyesini verip çıkar arkadaşlarımla takılırım" demeyin sakın. Babanızın fikirlerine ne zaman ihtiyacınız olacağını bilemezsiniz... Onu iyi dinleyin ve doğanın sakinliği içinde babanızın sesini aklınıza kazıyarak unutamayacağınız bir gün yaşayın. Belgrad Ormanları, Kemerburgaz, Polonezköy ve Silivri tarafındaki kamp alanları güzel seçenekler olabilir.
MÜZELER GÜVENLİ
"Koronavirüs ortamında müze mi gezilir?" Dediğinizi duyar gibiyim. Ama asıl şimdi gezilir. Çünkü biz hafta sonu ekibi olarak tüm müzeleri gezip teftiş ettik. Tüm önlemler alınmış, öyle kalabalık gruplar şeklinde içeri girilmiyor. Hatta oldukça sakin olduğuna dair tüyo da vereyim. Size sadece maske takıp mesafenize ve kişisel hijyeninize dikkat etmeniz kalıyor. Eğer babanız sanattan hoşlanan biriyse, hazır gündemdeyken de Ayasofya'yı gezebilir, Arkeoloji Müzesi'nde antik çağlara doğru yol alabilirsiniz. Gitmişken Arkeoloji Müzesi'nin bahçesinde babanızla karşılıklı kahve içmeyi de unutmayın ki hatırım sizde 40 yıl kalsın.
SAHAFLARA YOLCULUK
Babanız bir kitap kurduysa, işte size en güzel seçenek, sahaflar... Eski kitaplar arasında, babanızla yürümenin, göstereceği kitapları heyecanla anlatışını dinlemenin tadını başka ne verebilir ki... Takın maskenizi, çantanıza da kolonyanızı atın ve babanızla birlikte Beyazıt Sahaflar Çarşısı'na doğru yol alın. Uzun uzun vakit geçirin, sahafların merdivenlerinden inmeden önce solunuzda kalan çeşmede, tarihe göz kırparak ellerinizi yıkayın. Serinlemenin verdiği ferahlıkla tekrar bir geriye bakın ve babanızla tam da orada bir fotoğraf çektirin. Sonra yürüyerek Kapalı Çarşı'ya inersiniz, Edebiyat Vakfı Kıraathanesi'nde bir çay içersiniz... Oradan Vefa'ya geçip, ara sokaklardaki sahaflarda vakit geçirmek ne de güzel olur.